... Devamı 1950li yıllar, bir dağ köyü... Saniye ve eşi Süleyman, çocukları Hikmet, Yılmaz, Mehmet ve Asiye ile birlikte dağ yamacına kurulmuş birkaç haneli bir köyde; iki odalı, altında bir ahırı ve avlusunda kümesi olan derme çatma, asma bir evde yaşamaktadır. Ailenin sakin ve huzurlu yaşantısı evin hanımı Saniyenin vereme yakalandığını öğrendiklerinde sarsılır. Saniye öleceğine inandığından geride kalacak çocuklarının geleceği için (kendisi henüz hayattayken) eşini kısır bir kadınla ile evlendirir. Fakat altı ay sonra hastalığı yenerek eve döner. Artık iki kadın aynı evde yaşamaya başlayacaktır Kümes, her şeyin her zaman göründüğü gibi olmadığını, görünenin yalnızca görenin istediği olduğunu anlatan bir hikayedir. Evrendeki tüm etkileşimlerin doğal sonucu olarak ortaya çıkan insan davranışlarından yola çıkan bu hikaye, aslında insanın hiçbir zaman tamamen kendi iradesiyle eylemlerde bulunmadığını; mutlaka onun davranışını şekillendiren bir etkenin var olduğunu; en temel etkenin ise ben duygusu olduğunu anlatıyor.