... Devamı Pantelis Voulgaris, Yunanistan’ın acılı yakın tarihine gerçek bir hikayenin içinden bakıyor. Taş Yıllar şu sözlerle başlıyor: "II. Dünya Savaşı’nın sonunda Yunanistan, kendini kanlı bir iç savaş trajedisinin içinde buldu. Muhafazakar hükümetler Amerika tarafından desteklendi... Solu bitirmek için çalıştılar. Hapisler, sürgünler, idamlar..." Voulgaris, 14 yıllık birliktelikleri süresince sadece 70 saat bir arada olabilen ve bu birlikteliğe bir de çocuk sığdıran Eleni ile Babis’in gerçek öyküsünü anlatıyor. Babis’in hapse atılmasından sonra Eleni, uzun yıllar sürekli saklanarak ve kaçarak yaşıyor, yakalanıp askeri mahkemede yargılanıyor ve mahkum oluyor. 1967 Albaylar Cuntası her şeyi daha da kötüleştiriyor. 1974’de diktatörlüğün sona ermesine kadar Eleni’nin neredeyse hiç tanıma fırsatı bulamadığı sevgilisi Babis’le yaşadıkları, Yunanistan’ın trajik tarihinin de küçük bir parçasını oluşturuyor. Taş Yıllar, aynı zamanda çalınmış yıllardır. Eleni bu yüzden yaşayamadığı ve ertelediği bir hayatın ardından bize bakar. Ruken Öztürk