... Devamı Yönetmen Peter Schamoni, And dağlarındaki ücra bir kasabada, zor koşullar altında büyümüş sanatçının 75. yaşını kutlamak amacıyla, etkileyici başarı öyküsünü otantik bir biçimde anlatıyor: Avrupa sanat çevrelerini fetheden ve sanat dünyasında ünlü bir yıldız haline gelen "Medellin’li Adam" Botero’nun yapıtları, Tokyo’dan, Stockholm’e, Washington’dan, Caracas’a dek dünyaki pek çok müzede, 70’i aşkın kişisel sergide yer aldı. Botero, anavatanı Kolombiya’daki müzelere ise 200 civari yapıtını ve modern Avrupa sanatı örneklerinden oluşturduğu anlamlı koleksiyonunu bağışladı - "Hazineler" olarak bilinen bu yapıtların orijinalleri Kolombiya’da o güne dek hiç görülmemişti. 2005’te sanatçının yapıtlarında yeni bir başlangıç gerçekleştiğinden söz etmek mümkün; Botero yeni bir konuyu, Abu Ghraib’deki Irak hapishanesinin işkencelerini ve korkunçluğunu hiddetle ve büyük bir enerjiyle ele almaya başladı. Film, Botero’nun Abu Ghraib imgelerini ve taşıdıkları önemi, bütün yapıtları bağlamında geniş bir izleyici kitlesine sunuyor.