Alma

Bayağı açık uçlu bir kısa film olduğunu düşünüyorum . Küçük yaşlarda başlanan koşullama sürecine karşı bir eleştiri gibi . Televizyon ve reklamlarla enformasyon bombardımanına tutulan çocuklarda ilerki yaşlarda oluşan beden imgesi baskısı veya bir içgüdü gibi istemsiz bir şekilde insanları kategorilendirmeye sebep olan şekilciliğin başlangıç süreci gibi algıladım filmi. Yani varlığını kendine yüklenen anlamlarla ifade etmek zorunda hisseden insanın esir,köle olma durumu. Tıpkı 21.yüzyılda sosyal medyada beğenilme,takip edilme ,fotoğraflarla bilinebilme gereksizliğini gerekli sanan ,rakamlarla tatmin olmaya çalışan yeni nesil köleler gibi.

İlerki dönemlerde kaynağı bilinmeyen acıların sebebi küçükken barbie ve ken e maruz kalma olabilir veya özçekim tekniğinin yaygınlaşmasıyla artan yüz ve burun estetik ameliyatları kaynağı çok eskilere dayanan koşullanmaların bir sonucu olabilir . .7.5/10

Neden korku gerilim filmlerinin değişmez figürleridir oyuncak bebekler ve kız çocukları?

izlemek için;

http://www.youtube.com/watch?v=Y0InMPkAHtE

Tyler Durden der ki; "Sahip olduğun herşey, en sonunda gün gelir sana sahip olur."

Korku filmi ayarında bir animasyon olmuş cidden.Arkada çalan sevimli müzikle uyumsuzluk mu desem yada bilinçli bir uyumsuzluk uyumu yaratılmaya çalışılmış mı desem bilemedim. İzledikten sonra bana resmen ürpertici bir his bıraktı.Buna rağmen uzun metrajlı halinin yapılmasını da istedim.Mazoşist miyim neyim o.O

Bunu beğenen bunu da beğenebilir belki..

(Yeni nesli şizofren yapma çabaları =))