Güzel günler görecegiz

(2011)

To Better Days

Film 1 Saat 52 Dk. Dram Türkiye 3 Şubat 2012

6.3

60 OY
PUAN VER
5

Imdb: 6.1 (893 OY)

KONUSU
Film, bir gün içerisinde İstanbulda geçer. Beş farklı karakterin günlük hayatta kesişen yolları ve farkında olmadan birbirlerinin hayatına müdahalelerini anlatır. Film, doğrusal olmayan kurgusu ile bütün hikayeleri iç içe geçirerek anlatır. Bir günlük zaman dilimi; geriye, şimdiye ve ileriye atlanar ... Devamı
Film, bir gün içerisinde İstanbulda geçer. Beş farklı karakterin günlük hayatta kesişen yolları ve farkında olmadan birbirlerinin hayatına müdahalelerini anlatır. Film, doğrusal olmayan kurgusu ile bütün hikayeleri iç içe geçirerek anlatır. Bir günlük zaman dilimi; geriye, şimdiye ve ileriye atlanarak ilerler.

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@zehri_zakkum

4 yıl önce

Kan davası, hapisten yeni çıkan "suçsuz" bir suçlu, ailesiyle ilişkileri berbat bir polis, o... damgası yiyen masum bir doğulu kız ve onu seven dünya iyisi delikanlı, kandırılmış bir rus fahişe ve onun aşağılık pezevengi, yetmiyormuş gibi gece yarısı vapuruyla her şeyi bırakıp yeni bir hayata başlama umudu...

Ödül almış klişeler klişesi bir film, izlemezseniz bir şey kaybetmezsiniz.

@ustilago

10 yıl önce

bir daha yerli film izlemeyelimde batsın şu yapımcılar bu ne laa yapmayın filim falan

@poormf

10 yıl önce

6.5 / 10

Müziğin çok baskın olması nedeniyle olaylar arası geçişlerde leitmotif olarak kullanılan şiirler anlaşılmaz olmuş.

Cep telefonlarının yaygın kullanıldığı zamanda konfeksiyon atölyelerinde hala Küçük Ceylan, Orhan Baba dinlenip Yılmaz güney posterleri mi asılıyormuş?

İstanbul'da bahis için boks maçları düzenleniyormuş ta haberimiz yokmuş.

Komiserin evliliğinde yaşanan sorunlar göze sokulurcasına abartılı olmuş.

Töre cinayetine ramak kalmışken diğerinin polisin elinden silah kapıp uzun uzun tiratlar atmasına diğer polisler nasıl sessiz kalmış?

... gibi soru ve olumsuzluklara karşın Nesrin Cevadzade olmak üzere genel olarak oyunculukların iyi olduğu, akıcılığı olan izlenebilir bir film çıkmış ortaya ama daha fazlası değil... 65/100

@gundula

12 yıl önce

Hiç tanımadığınız biri için en fazla ne yapabilirsiniz?, diye sorgulatan film... Dayanamadım ağladım...

@slavesusar

12 yıl önce

film başlarda murphy kanunlarını hatırlatıyor insana,paralel giden tüm hayatlar olabilecek en kötü ihtimaller dahilinde devam ediyor ve siz ister istemez "arada iyi bir şey de olsa keşke!" diyorsunuz ama filmin sonunda ismine yakışır bir çalım atıyor senaryo ve bu sizi fazlasıyla tatmin ediyor..

oyunculuklar hakkında söylemek istediğim bir iki kelam var ki; 1.si nesrin cavadzade o mükemmele yakın telaffuzuyla uzaktan yakından benzemediği bir insan prototipinin üstesinden başarıyla gelmiş,2.si ise buğra gülsoy o kadar tikican bir karakter yerleştirmiş ki beynime,bu role hiç uyduramadım kendisini hele hele o berbat şiveyle konuşmaya başladığında arkadan biri mi konuşuyor diye bakmaktan kendimi alamadım.

sonuçta ben zaten türk filmlerini çok severim ama bu film cidden yabana atılmamalı.. zaten balon gibi şişip duran bazı hollywood filmlerine daha fazla gaz verip duracağımıza arada sırada da yerli filmlerin sırtını sıvazlasak olmaz mı?

@rinustalarin

12 yıl önce

5.2 / 10

Olması için çok uğraştım. 1 günde 2 tane güzel, kaliteli Türk filmi izledim deyip gururlanmak çok istedim...

Lakin filmin giriş müziği sahne falan çok hoşuma gitmişti, ancak devamında da aynı müzik gelince Polat da yetmedi diziyi kurtarmaya. Bir de çok yalapşap bağlantılar sağlandı bazı karakterler arasında. Durum şöyle de ifade edilebilir; Bir sergi düşünün. İçerisinde 7 yaşındaki bir çocuğun yaptığı, dünya birinciliği kazandığı bir resim var, ünlü bir heykeltraşın yaptığı bir heykel var, bir ev hanımının takı kursuna gidip öğrendikleriyle yapmış olduğu güzel denebilecek bir kolye var, Ünlü bir fotoğrafçının fotoğrafları var ve ayfonla çekilmiş, fakat o makine için harika denebilecek güzel kareler içeren fotoğraflar var.... Kendi içlerinde, farklı kişiler tarafından sanat olarak adlandırılabilecek şeyler bunlar.

Peki sizce serginin temasını, bütünlüğünü oluşturabilir mi bunlar? Ya da serginin sanat dünyası için bir dönüm noktası olar
... Devamı
Olması için çok uğraştım. 1 günde 2 tane güzel, kaliteli Türk filmi izledim deyip gururlanmak çok istedim...

Lakin filmin giriş müziği sahne falan çok hoşuma gitmişti, ancak devamında da aynı müzik gelince Polat da yetmedi diziyi kurtarmaya. Bir de çok yalapşap bağlantılar sağlandı bazı karakterler arasında. Durum şöyle de ifade edilebilir; Bir sergi düşünün. İçerisinde 7 yaşındaki bir çocuğun yaptığı, dünya birinciliği kazandığı bir resim var, ünlü bir heykeltraşın yaptığı bir heykel var, bir ev hanımının takı kursuna gidip öğrendikleriyle yapmış olduğu güzel denebilecek bir kolye var, Ünlü bir fotoğrafçının fotoğrafları var ve ayfonla çekilmiş, fakat o makine için harika denebilecek güzel kareler içeren fotoğraflar var.... Kendi içlerinde, farklı kişiler tarafından sanat olarak adlandırılabilecek şeyler bunlar.

Peki sizce serginin temasını, bütünlüğünü oluşturabilir mi bunlar? Ya da serginin sanat dünyası için bir dönüm noktası olarak kabul edilme şansı nedir? Bence bu soruları sormadan önce, bunlar kendi başlarına sanat mı, değil mi onu iyice özümseyip, daha sonra bir araya nasıl gelirler de, yepyeni bir sanat oluştururlar onu araştırmak lazım...

Uğraşılmış, ona şüphe yok, ancak Umut adasının kaliteli oyunculuğunun bulunmadığı ve cervantesten, Orhan Veli'den toparlanmış ve birbiri ile bağdaşsa da, bir türlü senaryoya adam akıllı bağdaştırılamamış şiirler silsilesi var. Bu da senaryoyu paramparça etmeye yetmiş...

Klişe olmak kavramı, Holywood'un ve onu örnek alan diğer ''non-usa'' (!)filmlerin içerisinde yer aldığı senaryo, çekim ve gizli emperyalizm sistemi ise, bu filmde hiç birine dair bir iz göremedim.

Örnek alınca da beceremiyoruz, örnek almayınca da beceremiyoruz bazen. Bu film de, masamıza gelen, birkaç gün önce alınmış çerezden oluşan ufak bir kaseden fazlası değil malesef...

Örnek alıp becerememek mi daha kötü, yoksa örnek almayıp, vasat bir kamera yönetimiyle, olayları insanlara vasat oyunculukla (1-2 oyuncu dışında) bağlamakla becerememek mi daha kötü, kararını siz verin.

Saygılar...

@ibodirector

13 yıl önce

4.1 / 10

Güzel Günler Göreceğiz... Altın Portakal'dan -en iyi film- dahil olmak üzere 4 ödülle dönen film, eleştirmenler ve bazı yönetmenler tarafından acımasızca eleştiri yagmuruna tutulunca merakımı daha bir cezbetmişti. Genç sinemacıları desteklemeyi çok istesem de, maalesef filmin övgü hakedecek tek bir tarafı bile yok. Inarritu filmleri sonrasında popülerleşen -farklı hayatların kesişmesi ve birbirine... etkileri- konusunu merkeze alan yapım, yer yer inandırıcılık sorunundan muzdarip oldukça zayıf ve basit senaryosuyla, sinematografik açıdan hiçbir degeri olmayan ortalamanın altında bir dizi görseliyle, Toygar Işıklı'nın melankolik müziklerinin filmin her duygu patlaması yapılması amaçlanan sahnelerine bangır bangır yayılmasıyla aldığı -film, senaryo, kurgu- ödüllerini hiçbir şekilde haketmiyor. Bu da Altın Portakal'ın bu sene sırf kadınlardan oluşan jürisinin -kadın duyarlılıgı-na maglup oldugunu gösteriyor ki umarız ileriki senelerde jüri
... Devamı
Güzel Günler Göreceğiz... Altın Portakal'dan -en iyi film- dahil olmak üzere 4 ödülle dönen film, eleştirmenler ve bazı yönetmenler tarafından acımasızca eleştiri yagmuruna tutulunca merakımı daha bir cezbetmişti. Genç sinemacıları desteklemeyi çok istesem de, maalesef filmin övgü hakedecek tek bir tarafı bile yok. Inarritu filmleri sonrasında popülerleşen -farklı hayatların kesişmesi ve birbirine... etkileri- konusunu merkeze alan yapım, yer yer inandırıcılık sorunundan muzdarip oldukça zayıf ve basit senaryosuyla, sinematografik açıdan hiçbir degeri olmayan ortalamanın altında bir dizi görseliyle, Toygar Işıklı'nın melankolik müziklerinin filmin her duygu patlaması yapılması amaçlanan sahnelerine bangır bangır yayılmasıyla aldığı -film, senaryo, kurgu- ödüllerini hiçbir şekilde haketmiyor. Bu da Altın Portakal'ın bu sene sırf kadınlardan oluşan jürisinin -kadın duyarlılıgı-na maglup oldugunu gösteriyor ki umarız ileriki senelerde jüri seçiminde böyle bir hataya düşülmez.

@lowen

13 yıl önce

7.8 / 10

Çok daha kötülerini izlemiş biri olarak,basında ve Altın Portakal'da ödülü aldıktan sonra.neden bu kadar eleştirildiğini anlayamadığım,açık ara son yıllarda izlediğim en iyi Türk filmlerinden biri diyebilirim..Emre Kavuk-Hasan Tolga Pulatikilisi Antalya'da aldıkları ödülden sonra çıkan tartışmalar nedeniyle ödülü iade edebileceklerini ve bir daha festivallere katılmayacaklarını söylemişler,haksız değiller..Kesişen hayatlar ile ilgili ülkemizde pek örnek film yokken,çabuk tüketilen popüler filmler revaçta iken bu tür filmleri karalamaya çalışmak biraz ayıp oluyor..Senaryo'da 2 kere sağlam ters köşe oldum..Sinema sever arkadaşların kaçırmamasını dilerim..
G

@gotella

13 yıl önce

4.2 / 10

film biraz geyiğe kaymıştı açıkçası ve uğur polatla arka sıralardaki dudak insanı bildiğin kötü oynamışlar.
SPOILER

Güzel günler görecegiz filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Güzel günler görecegiz filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Güzel günler görecegiz filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL