... Devamı Film yapımcısı Tamra Davis, geç dönem arkadaşı, 1960 doğumlu ressam Jean-Michel Basquiat’nin, ani yükselişini ve düşüşünü haritalıyor. Suçun hüküm sürdüğü 1970’lerin New York’unda, şehri SAMO mahlası ile grafitilerle kaplayan ressamın boyası 1981’de ilk defa kanvasa değer. 1983’e gelindiğindeyse o artık ’rock yıldızı’ muamelesi gören bir sanatçıdır. 1985 yılında Andy Warhol’le yakın arkadaşlık kurup, beraber resimler yapsalar da, bu birliktelik 1987’de Andy Warhol’ün ani ölümüyle son bulur. Kariyerinin zirvesinde öldüğünde sadece 25 yaşında olan sanatçının tabloları günümüzde milyon dolarlarla satılmaktadır.
Tamra Davis, kendisinde vücuda gelmiş gibi gözüken inişli-çıkışlı şehir yaşamına ayna tutan kaderi ve muazzam yeteneğiyle bir ressamın, bu karizmatik genç adamın etrafını saran gizemi, şefkat ve anlayışla detaylandırıyor. Basquiat ile yapılmış ve daha önce hiç yayınlanmamış röportajları, arkadaşlarının ve sanat dünyasının yorumlarıyla birleştiren film, 20.yüzyıl ssnatının bsşat ışıltılarından birinin dokunaklı bir portresini sunuyor.