... Devamı Reklam yönetmenliğinden sinemaya geçiş yapan İngiliz yönetmen Dominic Murphy, kamerasını West Virginiadaki Appalachian Dağlarının eteklerine taşıyor ve kanundışı dansçı Jesco Whiteın hayatını yeniden kurguluyor. Kendine özgü yerel dans gösterileri ve sefalet dolu geçmişiyle yakın zamanda postmodern bir ikona dönüşen dağların dansçısı Jesco, Murphynin sert objektifiyle, delilik yolunda ilerleyen kurgusal bir rock yıldızına dönüşüyor. Film, tüm vaktini çakmak gazı çekerek geçiren on yaşındaki Jesco ile başlıyor ve sonrasında da Jesconun toplama kamplarını aratmayan ıslahevlerinde, akıl hastanelerinde süren yolculuğunu aktarıyor. Jesconun, her türlü uyuşturucuyla beslenen mutsuz bir hayattan tek kurtuluşu, yerel dansçı olan babası D. Rayden öğrendiği dağ dansı oluyor ve step dansını andıran bu garip yeteneğiyle sefil barlarda sahneye çıkmaya başlıyor. Hayatım hem bir partiydi... hem bir şaka... hem de trajedi, diyen Jesco, yolda tanıştığı Cillayla sorunlu ama tutkulu bir ilişkinin içinde buluyor kendini. Jesco ve Cilla, zamanla Johnny ve Juneun bulanık bir kopyasına dönüşüyorlar; alkol ve uyuşturucu bağımlılıkları, gözü kara halleri, dansları ve kendilerini izleyen Elvisin hayaleti Meleksi yüzüyle Edward Hogg, Jesconun bu en son portresine bir tür masumiyet, bir kırılganlık katıyor. Cilla rolündeki Carrie Fisher ise, çok çok uzak bir diyarda aşık bir savaşçıya dönüşüyor yeniden.