12 yıl önce
Tahnit filmine yorum yazdı:
22 mayıs filmine yorum yazdı:
Zihninin derinliklerinde bir uyarı çığlığı vardı. Ama sen duymak istemedin.Bedenin bunu inkar edip durdu. O uyarıyı duyamayacak kadar zayıftın. Bu olanların hiçbirine de hazır değildin. Sen sadece kendinin kurtarıcısıydın, bizim değil. Oğlumu kurtaramaz mıydın?
22 Mei - 22 Mayıs / 2010
Koen Mortier'in ikinci uzun metrajı olan '22 Mayıs'ın çıkış noktası, patlayan bir bombanın ardından, hayat ve ölüm arasındaki tutarsızlığın neden olduğu bir vicdan muhasebesine dayanıyor.
Yönetmenin önceki filmi Ex Drummer'e göre daha farklı bir anlatı sunulması ve konunun yavaş işlenmesi yadırganacak olsa da, bağımsız film takipçileri için farklı bir yapım denebilecek ölçüde.
Puan: 6.0
Kim Şarkı Söylüyor Orada filmine yorum yazdı:
"Güneş yükseliyor cumartesi sabahı. Bir ses duyuyorum uzaklardan. Ordan burdan fakir insanlar güneşin doğmasını bekliyor. Belgrad'a, Belgrad'a... Krstic'lerle... Hazırlanıyor insanlar. Hepsi bir sebepten yolculuk yapıyor ama talihsizler."
Ko To Tamo Peva - Kim Şarkı Söylüyor Orada / 1980
Rotamız, Slobodan Sijan'ın bakışından II. Dünya Savaşı zamanındaki Yugoslavya. Naziler, Avrupa'da ilerlemeye devam etmektedir. Eski tip, sobalı, harap bir otobüs ve yolcuları... Filmin içten Balkan yaşayışıyla birliktebize vaat edeceği bundan fazlası değildir ve yeterlidir de.
Belgrad'ın yakınlarındaki herhangi bir Yugoslavya kırsalında, savaşın her an kapıda olmasına rağmen, günlük hayatın rutin koşuşturması devam etmektedir. Filmin başında iki çalgıcı çingene çocuktarafından karşılanırız. Söyledikleri hüzünlü müzik yaşanacakların özetidir ve film boyunca bize bu iki çalgıcı çingene eşlik eder. İstikamet Belgrad'dır, fakat yolcuların da, şoförün de hesabı katmadığı bir şey vardır; Belgrad, Naziler ... Devamı"Güneş yükseliyor cumartesi sabahı. Bir ses duyuyorum uzaklardan. Ordan burdan fakir insanlar güneşin doğmasını bekliyor. Belgrad'a, Belgrad'a... Krstic'lerle... Hazırlanıyor insanlar. Hepsi bir sebepten yolculuk yapıyor ama talihsizler."
Ko To Tamo Peva - Kim Şarkı Söylüyor Orada / 1980
Rotamız, Slobodan Sijan'ın bakışından II. Dünya Savaşı zamanındaki Yugoslavya. Naziler, Avrupa'da ilerlemeye devam etmektedir. Eski tip, sobalı, harap bir otobüs ve yolcuları... Filmin içten Balkan yaşayışıyla birliktebize vaat edeceği bundan fazlası değildir ve yeterlidir de.
Belgrad'ın yakınlarındaki herhangi bir Yugoslavya kırsalında, savaşın her an kapıda olmasına rağmen, günlük hayatın rutin koşuşturması devam etmektedir. Filmin başında iki çalgıcı çingene çocuktarafından karşılanırız. Söyledikleri hüzünlü müzik yaşanacakların özetidir ve film boyunca bize bu iki çalgıcı çingene eşlik eder. İstikamet Belgrad'dır, fakat yolcuların da, şoförün de hesabı katmadığı bir şey vardır; Belgrad, Naziler tarafından kuşatılmak üzeredir.
Yeraltı filminden tanıdığımız oyun yazarı, senarist Dusan Kovacevic tarafından kaleme alınıp, Emir Kusturica filmlerinden tanıdığımız Slavko Stimac ve Aleksandar Bercek gibi tanıdık yüzlerin sahne aldığı film, kara mizahın en iyi örneklerinden biri.
Puan: 8.1
In Darkness filmine yorum yazdı:
Adamın biri, Sochanın cenazesinde kendinden emin bir ifadeyle: Yahudilere yardım ettiği için Tanrı onu cezalandırdı dedi. Sanki birbirimizi cezalandırmak için Tanrıya ihtiyacımız varmış gibi.
In Darkness - Karanlıkta Kalanlar / 2011
Yahudi, komunist, sosyalist, anarşist, çingene, eşcinsel ve engelli bireylerin gördüğü zulümler, II. Dünya Savaşına ışık tutan filmlerin hep odak noktasında olmuştur. Yaşanmış gerçek olaylardan yola çıkan, Agnieszka Hollandın yönetmenliğini üstlendiği 'Karanlıkta Kalanlar',yine bu odak noktasından hareketle çekilmiş bir dönem filmi.
Almanyada ve Polonyada bulunan Yahudilerin yerleştirildiği gettoların gölgesindeki, kimsenin kimseye güvenmediği, fakirlerin daha fakirlerden çalarak yaşam mücadelesi verdiği işgal altındaki Lvov kentinde, lağım işçiliği ve küçük çapta hırsızlıklar yaparak ailesine bakmaya çalışan Leopold Socha ve benim eserim dediği Yahudileri hikayenin temelini oluşturuyor.
PiyanistveHayat Güzeldirgibi soykırım filmlerinde de ısrarla değin ... DevamıAdamın biri, Sochanın cenazesinde kendinden emin bir ifadeyle: Yahudilere yardım ettiği için Tanrı onu cezalandırdı dedi. Sanki birbirimizi cezalandırmak için Tanrıya ihtiyacımız varmış gibi.
In Darkness - Karanlıkta Kalanlar / 2011
Yahudi, komunist, sosyalist, anarşist, çingene, eşcinsel ve engelli bireylerin gördüğü zulümler, II. Dünya Savaşına ışık tutan filmlerin hep odak noktasında olmuştur. Yaşanmış gerçek olaylardan yola çıkan, Agnieszka Hollandın yönetmenliğini üstlendiği 'Karanlıkta Kalanlar',yine bu odak noktasından hareketle çekilmiş bir dönem filmi.
Almanyada ve Polonyada bulunan Yahudilerin yerleştirildiği gettoların gölgesindeki, kimsenin kimseye güvenmediği, fakirlerin daha fakirlerden çalarak yaşam mücadelesi verdiği işgal altındaki Lvov kentinde, lağım işçiliği ve küçük çapta hırsızlıklar yaparak ailesine bakmaya çalışan Leopold Socha ve benim eserim dediği Yahudileri hikayenin temelini oluşturuyor.
PiyanistveHayat Güzeldirgibi soykırım filmlerinde de ısrarla değinilen holokost çıplaklığını görmek sizi rahatsız edebilir. Yine deHollywood'un olağan soykırım algısına nazaran değişik bir bakış açısı sunması yönüyle ilginizi çekebilecek bir film. Schindler'in Listesi ve/veya Okuyucu filmlerine benzerlik gösterse de, hikayenin temeline sinmiş ciddi bir suçluluk duygusundan bahsetmek mümkün değil.
Puan : 7.3
Taxidermia Tahnit / 2006
Şehvet, açgözlülük ve kibir Üç farklı hikayenin, parçadan bütüne yaklaşım yoluyla oluşturduğu anlatısal yapı, rahatsız edici ve mide bulandırıcı. Mideniz sağlam değilse, vazgeçin, izlemeyin.
Gyorgy Palfi, Taxidermia ile ilk defa tecrübe ettiğim bir yönetmendi. Sırpski Film felaketini tecrübe etmiş biri olarak, önyargıyla yaklaştım ilkin. Fakat, Taxidermia, gerek göstergelerindeki anlam-yahut yan anlam- derinliği, gerek başta belirttiğim Inarritunun Amores Perrosu gibi parçadan bütüne yaklaşımıyla cazip bir film.
Macar sinemasının son 30 yılına damgasını vurmuş ünlü yönetmen Bela Tarrın etkileri filmde açık bir biçimde görülüyor: Örnek olarak küvet sahnesi. Bela Tarr, bir röportajında Gyorgy Palfi ve filmi Taxidermiayı değerlendirirken: Muhtemelen benim ilk dönemimde yaptığım gibi denemeler yapıyordur, sonrad ... Devamı
Taxidermia Tahnit / 2006
Şehvet, açgözlülük ve kibir Üç farklı hikayenin, parçadan bütüne yaklaşım yoluyla oluşturduğu anlatısal yapı, rahatsız edici ve mide bulandırıcı. Mideniz sağlam değilse, vazgeçin, izlemeyin.
Gyorgy Palfi, Taxidermia ile ilk defa tecrübe ettiğim bir yönetmendi. Sırpski Film felaketini tecrübe etmiş biri olarak, önyargıyla yaklaştım ilkin. Fakat, Taxidermia, gerek göstergelerindeki anlam-yahut yan anlam- derinliği, gerek başta belirttiğim Inarritunun Amores Perrosu gibi parçadan bütüne yaklaşımıyla cazip bir film.
Macar sinemasının son 30 yılına damgasını vurmuş ünlü yönetmen Bela Tarrın etkileri filmde açık bir biçimde görülüyor: Örnek olarak küvet sahnesi. Bela Tarr, bir röportajında Gyorgy Palfi ve filmi Taxidermiayı değerlendirirken: Muhtemelen benim ilk dönemimde yaptığım gibi denemeler yapıyordur, sonradan kendini geliştirecektir yorumunda bulunmuş ve haklılık payı da var. Ama yine de filmi sadece deneysel sinema içinde değerlendirmek yanlış olacaktır.
Puan: 7.1