Dogville Yorumları

Dogville filmi detayları

@ynnzbisedicem

11 yıl önce

babasıyla arasındaki diyaloğa kadar mesajı alttan alttan veren ve repliklerle de noktalayan film.

@vegidemiyorum

11 yıl önce

Lars von Trier? Sen ne muhteşem bi yönetmensin be adam, film dediğin ancak bu kadar sağlam olabilirdi sanırım. Bayıldım, tek kelimeyle bayıldım. Filmi izleyeli üç dört saat oldu hala aklımdan atamıyorum, harikaydı. Her insan evladı izlemeli bunu. İnternette yazan konuyu okursanız eğer sıradan bir öykü sanabilirsiniz hatta belkide bende bu yanılgıya düştüm, belkide şaşkınlığımın ve bu kadar etkilenmemin nedeni de budur. Ama sanırım bu Trier filmlerinin ortak noktası, çok sıradan gibi görünen konuların çok etkileyici bir şekilde incelenmesi. Tam da dediği gibi?Film ayakkabının içindeki taş gibi seni rahatsız etmeli.?cidden bu bakış açısıyla bakıldığında filmlerinin bu denli tokat etkisi yaratması çok doğal.

Filmi izlemeye karar verip süresinin tam tamına 3 saat olduğunu gördüğümde ufak bir korkmadım değil, dedim nasıl geçecek acaba bu 3 saat. Ama bu öyle iyi bir baş yapıt ki en sıkıldığınız anlarda bile elinizi bir türlü fareye uzatıp kapatamazsınız, şahsen ben kapatamadım.

Filmin konu
... Devamı
Lars von Trier? Sen ne muhteşem bi yönetmensin be adam, film dediğin ancak bu kadar sağlam olabilirdi sanırım. Bayıldım, tek kelimeyle bayıldım. Filmi izleyeli üç dört saat oldu hala aklımdan atamıyorum, harikaydı. Her insan evladı izlemeli bunu. İnternette yazan konuyu okursanız eğer sıradan bir öykü sanabilirsiniz hatta belkide bende bu yanılgıya düştüm, belkide şaşkınlığımın ve bu kadar etkilenmemin nedeni de budur. Ama sanırım bu Trier filmlerinin ortak noktası, çok sıradan gibi görünen konuların çok etkileyici bir şekilde incelenmesi. Tam da dediği gibi?Film ayakkabının içindeki taş gibi seni rahatsız etmeli.?cidden bu bakış açısıyla bakıldığında filmlerinin bu denli tokat etkisi yaratması çok doğal.

Filmi izlemeye karar verip süresinin tam tamına 3 saat olduğunu gördüğümde ufak bir korkmadım değil, dedim nasıl geçecek acaba bu 3 saat. Ama bu öyle iyi bir baş yapıt ki en sıkıldığınız anlarda bile elinizi bir türlü fareye uzatıp kapatamazsınız, şahsen ben kapatamadım.

Filmin konusuna gelirsek;30?ların Amerika?sında Rock dağlarında bir kasabadayız. Peşindeki gangsterlerden kaçan güzeller güzeli Grace, bir kasabaya sığınmak zorunda kalır. Kadına acıyan kasaba halkı, başlangıçta iyi niyetlerle kadına sahip çıkar ve arasına alır. Fakat kadının konumunun kendileri açısından da bir tehlike arz etmesiyle, aralarındaki ilişki farklı boyutlar kazanmaya başlayacaktır. Grace, kasabalının öteki yüzünü görmeye başlar ve çaresizliği bir kurban konumu almasına neden olur?

Film; Trier?ın ?Dogvılle?, ?Manderlay? ve ?Washington? üçlemesinin ilk ayağı. Filmlerin genel olarak konusu insanlığın kötü doğası ve günümüz Amerika?sının dönemlere yansımış hali. Kesinlikle bu üçlü izlenmeli, kaliteli sinema izleyicileri zaten üçlemenin son ayağı olanWashington?ı beklemekte.

Açıkçası filmin bir tiyatro sahnesinde geçeceği hiç aklımın ucundan gelmezdi. Çünkü bu hikayede gangasterler, kasabalar geçiyor, kimin aklına gelir ki. Hatta öyle ki filmde kapı bile yok asdfghj ?varmış gibi? oynuyor oyuncularda. Ne kadar sanatsal tartışılır tabi ama yaratıcılığı asla tartışılmaz. Çünkü bu tek mekan filme inanılmaz bir hava katmış, açıkçası özgürlük hissiyatı daha iyi yansıtılamazdı diye düşünüyorum. Hem böylece film düşük maliyetli de olmuş, bu da yönetmen için başka bir artı.

Oldum olası Nicole Kidman?nın oyunculuğunu çok donuk ve hissiz bulurum. Bu film içinde öyle düşünüyordum taa ki filmin final sahnesinde babasına dediği o cümleye kadar;?Dünya üzerinden yok olması gereken bir kasaba varsa eğer, burası orasıdır.?

cümleyi deyişi, gözlerindeki o intikam iç güdüsü o kadar gerçekçi geldi ki bi anda Kidman hakkındaki düşüncelerim değişiverdi.

Herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Filmin ikincisi olan Manderlay?ı da izleyin, bende öyle yapıcam. Şimdiden iyi seyirler.

Filmden bir replik;

"Bazı insanları eğitemezsiniz, onları kötülük etmemeye ikna edemezsiniz. Kötülüklerini suratlarına vurunca sadece inkar etmez, sizden daha da nefret ederler. Onları görmezden de gelemezsiniz. Cezalarını haketmişlerse haketmişlerdir. Merhamet her zaman en doğrusu değildir, en güzeli ve en ahlaklısı da değildir. Size kötülük edenleri mazur görmek, onlara anlayış göstermek, onların içindeki şeytanı ancak besler, büyütür. Affetmek belki de o insana yapabileceğiniz en büyük kötülüktür."

@themis

11 yıl önce

7 / 10

Az önce bitirdim ve bir şeyler yazma ihtiyacı hissediyorum ama nerden başlasam ne desem bilemiyorum. Öncelikle filmin tarzı hiç beklemediğim şekildeydi. Hatta ilk dakikalar noluyoruz bi dk havasındaydım. Sıkılacağımı farkettim kapatsam mı oldum. Nitekim itiraf edeyim ki filmin ilk 1 saati de sıkıldım. ( Hatta tvde Thor vardı durdurdum ona başladım. o.O ) Asıl hareket 4 temmuz kutlamasından sonra polisin kayıp ilanını değiştirip banka soygunu ibaresini eklemesiyle başlıyor. Burada hemencecik spoiler ibaresine geçiyoruz efendim..

Bu saatten sonra olaylar kasabalılara göre daha tehlikeli bir hal aldığından dolayı o hoşgörülü insanlar gidiyor (ki aslında tam olarak da iyilik abidesi değillerdi zaten.) yerlerine bu kızdan daha ne kadar faydalanabiliriz diyen kan emiciler geliyor. Sıkıcı film hareketleniyor evet ama bu sefer de gittikçe sinir bozucu bir hal almaya hatta sizi kudurtmaya başlıyor. Grace'e kızıyorsunuz. Açıkçası en çok onun o iyilik me
... Devamı
Az önce bitirdim ve bir şeyler yazma ihtiyacı hissediyorum ama nerden başlasam ne desem bilemiyorum. Öncelikle filmin tarzı hiç beklemediğim şekildeydi. Hatta ilk dakikalar noluyoruz bi dk havasındaydım. Sıkılacağımı farkettim kapatsam mı oldum. Nitekim itiraf edeyim ki filmin ilk 1 saati de sıkıldım. ( Hatta tvde Thor vardı durdurdum ona başladım. o.O ) Asıl hareket 4 temmuz kutlamasından sonra polisin kayıp ilanını değiştirip banka soygunu ibaresini eklemesiyle başlıyor. Burada hemencecik spoiler ibaresine geçiyoruz efendim..

Bu saatten sonra olaylar kasabalılara göre daha tehlikeli bir hal aldığından dolayı o hoşgörülü insanlar gidiyor (ki aslında tam olarak da iyilik abidesi değillerdi zaten.) yerlerine bu kızdan daha ne kadar faydalanabiliriz diyen kan emiciler geliyor. Sıkıcı film hareketleniyor evet ama bu sefer de gittikçe sinir bozucu bir hal almaya hatta sizi kudurtmaya başlıyor. Grace'e kızıyorsunuz. Açıkçası en çok onun o iyilik meleği tavırları sizi delirtmeye başlıyor. Filmin başından son 5 dksına kadar kız Pollyanna'nın Dogville şubesi gibi hareket ediyor. Hani tamam yakalanmak istemiyorsun amenna ama bir off çek bari be kardeşim. Biraz diş bile değil mi ? O ama merhametli olmalıyız ama bu insanın doğasında var ama ama.. tavrın en medeni insanı bile çileden çıkarır nitelikteydi.

Kasaba halkına gelirsek ; hiç gelmek istemiyorum açıkçası hangi birine geleyim. Fırsatçı hödük erkeklerine mi geleyim , kıskanç,alçak kadınlarına mı geleyim ya o iki yüzlü tırsak Tom'a mı geleyim ? Vallahi de gelmiyorum ne haliniz varsa görün..

Direkt sona geçiyorum hatta. Sonunda film sizi öyle bir hale getiriyor ki. O Grace'in iki dudağı arasına bakakalıyorsunuz. Hani okumuş,medeni, kısasa kısas devrini bitirmiş hukukun üstünlüğüne inanan 21. yüzyıl insanı olarak tabir ettiğiniz kendinizi, hadisene Graceee bak hala ne diyor bu versene gerizekalı şu vur emrini bak film böyle biterse giderim 20 puanı o da emek hatrına yapıştırırım derken buluyorsunuz. Ancak sonunda Grace'in yaşadığı o değişim onca lafı ettikten sonra biraz aceleye gelmiş gibi hissettim. Yani babasının arabasına geçmesinden itibaren kendini ikilimde hissediyor olsaydı mesela sohbete direkt bu zamana kadar merhameti savundum ama artık emin değilim minvalinde başlasaydı daha hoş olurdu sanki. Onca yaşadığına rağmen hala insanın doğası hala merhamet demesi sonra birden ayın ışığından aldığı ilhamla merhamet diyen o kızın, çocuklu ailelerin önce çocuklarını öldürün diyerek psikopatlığın dibine vurması biraz havada kaldı benim için.Tabi babasıyla arasındaki o tartışma ve filmin ana fikrini vermek için bu yola gidilmiş ve o konuşma cidden ufuk açıcı nitelikte bir konuşma olmuş. Kim kibirli, kim gücün esiri derken babasının o kendinden emin açıklamaları başından beri o Pollyanna Grace'in hareketlerine açıklık getiriyor.


Açıkçası konu işleyişi açısından oldukça farklı bir dil kullanan Dogville anlatmak istediğini kendi diliyle gayet güzel anlatıyor. Biraz sıkabilir başlangıçta ancak filmin içine girebildikten sonra o sorun ortadan kalkacak ve geriye sadece sonunda Grace rövanşı alacak mı sorusuyla sizi hop oturup hop kaldıracaktır.

@peaceful89

12 yıl önce

Çok farklı kesinlikle mükemmel bir film. Filmin konusu çarpıcı ve öğretici, sonu mükemmel ayrıca bunların dışında filmin çekimi çok farklı kesinlikle herkes izlemeli

@film_patologu

12 yıl önce

Sevmekten korktuğum ya da belki de korkmaktan sevemediğim bir film. Her halükarda acıtır.

@landark

12 yıl önce

gangsterlerin bir avuç kasabalıdan daha erdemli olduğunu öğrendim.

@ustilago

12 yıl önce

filim bu şimdi, evcilik oynarmiş gibi filmn çekmişler....

yapim tarihine bakarsaniz ekonomik kriz vardi..... anca böyle belediye tiyatrosunda,

uçak bileti bile almayarak duvar bile yapmayarak.... (tugla kaç para biz verseydik.)...

yapmayin 3 saatinizi zehir etmeyin gidin sudoku çözün ......

@hhk

12 yıl önce

10 / 10

Toplumsal ahlakın narin ve sıska ayakları, nasırlaşmış sırtına rağmen arzularımızı ve bencilliğimizi daha nereye kadar taşıyabilir ki! Ahlak söylevleriyle perdelenen sinsi duygular, vicdanların içinde büyüyen devasa bir tümör Nasırların acıya duyarsızlığı yetmiyor zira tümör o kadar büyük ki kendi ağırlığı ile sarsıyor zihinleri.

Duvarlar bile engel değilken, her şey alelade ortadayken gözlerin sessizliği, ahlaksızlığın yükselişinin seyrine dalıyor. Zayıf dirayetlerinin düşmesiyle birer birer lekelenip; mevsimlerin döngüsüyle, terslerine dönüşüyorlar. Sıcaklığına kandığımız temiz yürekler, fırsattan istifade bahaneleriyle aldatıldığımıza ispat oluyorlar.

Artık sırtına bindiği erdem, kötü huylu tümörün altında çoktan ezilip toz haline gelmiştir bile. Kişisel çıkarlar, iyiliğin değerini düşürüp her şekil istifade ederek zincirlemiştir. Tasmasıyla ortalıkta dolaşan ahlakın tek umudu, bu dayanılmaz razılığı karşısında kendi insanlığını, serzeniş yankılarıyla bulur. İçgüdüsel gelen bu anl
... Devamı
Toplumsal ahlakın narin ve sıska ayakları, nasırlaşmış sırtına rağmen arzularımızı ve bencilliğimizi daha nereye kadar taşıyabilir ki! Ahlak söylevleriyle perdelenen sinsi duygular, vicdanların içinde büyüyen devasa bir tümör Nasırların acıya duyarsızlığı yetmiyor zira tümör o kadar büyük ki kendi ağırlığı ile sarsıyor zihinleri.

Duvarlar bile engel değilken, her şey alelade ortadayken gözlerin sessizliği, ahlaksızlığın yükselişinin seyrine dalıyor. Zayıf dirayetlerinin düşmesiyle birer birer lekelenip; mevsimlerin döngüsüyle, terslerine dönüşüyorlar. Sıcaklığına kandığımız temiz yürekler, fırsattan istifade bahaneleriyle aldatıldığımıza ispat oluyorlar.

Artık sırtına bindiği erdem, kötü huylu tümörün altında çoktan ezilip toz haline gelmiştir bile. Kişisel çıkarlar, iyiliğin değerini düşürüp her şekil istifade ederek zincirlemiştir. Tasmasıyla ortalıkta dolaşan ahlakın tek umudu, bu dayanılmaz razılığı karşısında kendi insanlığını, serzeniş yankılarıyla bulur. İçgüdüsel gelen bu anlık çıkış, fedakarlığının çığlığıdır. Her türlü hırpalanan incinmiş gururu, bozulan düzenden gam alarak insanlığını rahatlatacaktır. Huzuru, kederindeki öfkesiyle kudretlenecektir.

@timetowakeup

12 yıl önce

8.5 / 10

Güç,yanlışları düzeltebilmek adına verilmiş bir ayrıcalıktır benim düşünceme göre. Dogville önünde eğiliyor ve bu kadar yalın ve gerçek bi tablo yarattığı için saygı duyuyorum.

- Artık o kadar aptal değilim. İnsanlar her yerde aynı. Bunu anladım.

Hepsi hayvanlar gibi açgözlü.

Küçük yerdekiler daha az başarılı, o kadar. - filmin en sevdiğim repliği ve filmin özetidir aslında.

@therealqueen

12 yıl önce

öyle bi film ki, hem en sevdiğim filmlerden biri hem de bir daha izlemeye cesaretim yok.
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL