Sen Benimsin

(1969)

The Swimming Pool a.k.a La piscine

Film 2 Saat 2 Dk. Polisiye, Dram Fransa, İtalya 11 Ocak 1971

6.5

9 OY
PUAN VER
5

Imdb: 7.1 (12.696 OY)

KONUSU
Jean-Paul işsiz bir yazardır, Marianne ise başarılı bir gazeteci. Onlar St. Tropezde bir yüzme havuzunda oynaşırken, Mariannein eskiden sevgilisi olan Harry telefon eder, sonra da yanında genç kızıyla kalkıp oraya gelir. Harry Mariannele flört eder, Jean-Paul de onun kızıyla. Derken bir kavga çıkar, ... Devamı
Jean-Paul işsiz bir yazardır, Marianne ise başarılı bir gazeteci. Onlar St. Tropezde bir yüzme havuzunda oynaşırken, Mariannein eskiden sevgilisi olan Harry telefon eder, sonra da yanında genç kızıyla kalkıp oraya gelir. Harry Mariannele flört eder, Jean-Paul de onun kızıyla. Derken bir kavga çıkar, Harry yüzme havuzuna itilir ve Jean-Paul de boğulmamak için çırpınan adama yardımcı olmayı reddeder...

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar
W

@whatever

3 yıl önce

6.5 / 10

-----------------SPOILER İÇERİR------------------
Söylemeyeyim diyorum ama Avrupa tipi gavatlığı dibine kadar hissedebileceğiniz film.
Marianne, sevgilisiyle kaldıkları yazlığa eski sevgilisi Harry de geliyor diye sevinçten havalara uçuyor. Hayırdır ablacım, noldu bi aşırı samimi hareketler falan? Harry de geldiği ilk andan itibaren Marianne’e yavşayıp duruyor. Marianne’in sevgilisi Jean-Paul haliyle bu duruma ifrit olduğu halde başta sanki bu ikisinin bu şekilde takılması çok normalmiş gibi (le gavatlıque intensifies..) hiç sesini çıkarmıyor, daha sonra da o da ortamın ruh haline uyup Harry’nin 18 yaşındaki kızı Penelope’la takılıyor. Herkes birbirine kerkiniyor kısacası.

Yani bir kere artık şu eski sevgiliyle samimi arkadaş gibi takılma şeklinde vuku bulan Amerikan tarzı eşcinsel işlerden bir vazgeçin. Herkes yerini mesafesini bilsin, o onun manitasına yürüyor, o onun kızına yürüyor falan. Hallere bak.

Marianne, Jean-Paul kendisin
... Devamı
-----------------SPOILER İÇERİR------------------
Söylemeyeyim diyorum ama Avrupa tipi gavatlığı dibine kadar hissedebileceğiniz film.
Marianne, sevgilisiyle kaldıkları yazlığa eski sevgilisi Harry de geliyor diye sevinçten havalara uçuyor. Hayırdır ablacım, noldu bi aşırı samimi hareketler falan? Harry de geldiği ilk andan itibaren Marianne’e yavşayıp duruyor. Marianne’in sevgilisi Jean-Paul haliyle bu duruma ifrit olduğu halde başta sanki bu ikisinin bu şekilde takılması çok normalmiş gibi (le gavatlıque intensifies..) hiç sesini çıkarmıyor, daha sonra da o da ortamın ruh haline uyup Harry’nin 18 yaşındaki kızı Penelope’la takılıyor. Herkes birbirine kerkiniyor kısacası.

Yani bir kere artık şu eski sevgiliyle samimi arkadaş gibi takılma şeklinde vuku bulan Amerikan tarzı eşcinsel işlerden bir vazgeçin. Herkes yerini mesafesini bilsin, o onun manitasına yürüyor, o onun kızına yürüyor falan. Hallere bak.

Marianne, Jean-Paul kendisinden ayrılmak istediğini ima edince ağlıyor. E abla ağlayacaktın madem niye Harry denen kart zamparayla takılıp Jean-Paul’ün tadını kaçırıyorsun? Kart zampara eskide kalmış ve banal bir deyiş olabilir, ama Harry’i daha iyi anlatabilecek bir tabir düşünemiyorum.

Jean-Paul’ün gençliğinde intihar etmeye kalkıştığını, alkol düşkünü olduğunu ve başarısız bir yazarlık yaşantısı olduğunu, gündelik iş hayatına güçbela katlanan bir reklamcı olduğunu öğreniyoruz. Diyebiliriz ki kendisi Türkiye’de Nejat İşler & Teoman şeklinde kendini gösteren "Ben buyum kızım, beğenmiyorsan s...r git!!" tarzı hedonist, bireyci ve doğal sonuç olarak nihilist yaşam tarzını benimsemiş tiplerin bir örneğidir. Bu adamlara her şey boş gelir, nitelikli çaba harcayacak kadar hiçbir şeyi önemseyemedikleri için başarısız olurlar ve mutlu olamazlar kolay kolay. Ki zaten sevgilin eski sevgilisiyle gözünün önünde sırnaşıyorsa normal insan olarak da mutlu olamazsın. Başta tepki göstermemiş olması ileride iyice kudurmasına sebep oluyor.

Devamında Harry tabii Jean-Paul’ün Penelope’la takıldığını duyunca kuduruyor. Önce gidip içiyor, zil zurna sarhoş gelip Jean-Paul’e bir araba küçümseyici ve hakaretamiz laf söyledikten sonra sarhoş haliyle Jean-Paul’e yumruk atmaya çalışıp havuza düşüyor. O noktada Jean-Paul de kudurmuş tabii, çıkarmıyor adamı havuzdan. Harry ölüyor.

Arkasından üzülünecek bir adam da değil. Öyle itlik serserilik yaparsan olacağı bu. Gel adamın kız arkadaşına adamın gözünün önünde yürü, adama tepeden tepeden konuş, sonra adam senin kızına yürüyünce bir araba dolusu hakaret & küçümseme. Buraların ağası sensin herhalde, dangoz. Öyle ölürsün işte.

İzlediğim ilk Alain Delon filmiydi. Adamı öve öve bitiremiyorlar, iyi kasa ama başıma bir şey gelmeyecekse bir Tarık Akan değil kendisi.

Film teknik anlamda gayet güzel, çekimler kareler renkler mekanlar başarılı. 1969 yılında çekildiği için ortalıkta hiç obez yok, insanların giyim kuşamı düzgün. Ucube tip yok, nezih bir ortam var. Öte yandan filmin pek bir şey anlatmadığını söylemek gerek. Çerezlik film, izlemeseniz de olur. 6.5/10.

Yüzme havuzu isimli filmi Türkçe’ye "Sen benimsin" diye çevirmek de harika olmuş bu arada. Kaderimse çekerim falan diye çevirseydiniz keşke. Kim veriyorsa size bu hakkı artık.

----------------SPOILER İÇERİR--------------------
SPOILER

Sen Benimsin filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Sen Benimsin filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Sen Benimsin filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL