Medyum Yorumları

İnsanların doğa üstü şeylere inanıp inanmamaları kişilere kalmış bir şeydir. Fakat bir kişi Medyum olduğunu iddia ediyorsa bana gelecekle ilgili bir şeyler sunmalıdır. Bize bizim bildiğimiz şeyleri sunmasının sebebi bizim ''Bak adam benimle ilgili bilgilerimi biliyor'' modunda olmamızdandır.

İnsanların bu tip şeylere inanmaya hazır olmalarının sebebi sadece inanç da değildir. İnsanlar hiç göremedikleri olağan dışı mucizeleri görmek isterler. İnsanların hastalığını geçirmesi için doktora değil Medyuma gitmesi Bilim ile paranormal olayların yüzyıllardan beri süregelen çatışmasını simgeliyor.

Film sıra dışı bir senaryoya sahip. Merak uyandıran zaman zaman şaşırtan replikleri var. Fakat senaryo da açık kalan, basitçe geçiştirilmiş noktalar var. Filnali güzeldi. Güzeldi fakat bir sıkıntısı vardı. Film boyunca Kendisini Medyum gibi gösteren kişilerin sahtekar şarlatan olduğunu izlerken birden farklı bir final izliyoruz. Sanırım Süpriz final yapan filmlerin daha çok ilgi gördüğünü düşünerek yönetmen böyle bir final hazırlamış.

Başrollerinde ünlü oyuncuların yer aldığı filmin yönetmenliğini İspanyol yönetmen Rodrigo Cortes yapmış. Gelecek vaad eden bir yönetmen olduğu kesin.

Film müthiş başladı. İzlemeye başlar başlamaz sevdim. Ne yazık ki bir o kadar da kötü bitti. Paranormal olayları araştıran ve aslında herşeyin makul bir açıklaması olduğuna inanan Doktor Margaret ve asistanlığını yapan fizik mezunu Tom, hem üniversitede çalışırlar hem de etraftan gelen paranormal olayları açıklamak için bir yerlere gidip, doğa üstü güçlere sahip olduklarını idda eden şarlatanları ortaya çıkartırlar. Uzun bir aradan sonra yeşil sahalara yeniden döneceğini açıklayan Silver isimli bir medyumla olaylar gelişir..

--- --- --- bundan gerisi spoiler --- --- ---

Öncelikle benSigourney Weaver'a ba-yıl-dım! O ne zaman filmden çıktı, film boka sardı. Kadının çizdiği zeki, araştırmacı, gözlemci hoca profili harikaydı. "Eğer öbür tarafta birşey olduğuna inansam, komadaki oğlumun fişini çekip onu diğer hayatına gönderirdim" repliği müthişti. Ne kadar bilim insanı da olsa, oğlu hakkında yaşadığı kararsızlıkları müthişti. İnsan beyninin kendinin zaten bir mucize olduğunu anlattığı dersi müthişti. Dışarıdaki medyumları sınıflandırması müthişti. Film adeta almış yürüyordu. Peki ama bu kadar müthiş bir kadın nasıl oluyordu da Silver gibi birine tehlikeli o, uzak durmalıyız diyordu. Ölümü bile öyle aceleye getirilmişti ki, daha kadının ölümünü sindiremeden Tom'un başına gelen paranormaller derken, gitgide saçmalamaya mı başlamıştı film ? Peki diyelim medyum olan Tom'du, Silver'da hiç mi bi numara yoktu? İki sihirbazlık yaptı diye Tom niye "kendimi inkar edemem" diye ağlıyordu, yoksa farkında mıydı medyumluğunun onca zaman? O zaman hocam böyle böyle nasıl diyemiyordu? O tuvalette saldıran adam kimdi? Benden başka kimse, bütün bunların altından Silver'ın yanındaki sarışın alaycı abla çıkacak diye düşünmedi mi?

Bu kadar saçma bir son için bu kadar çok bekletilmemeliydik. Yönetmenin, ne şiş yansın ne kebap diye, baştan bilim insanlarının sonunda da paranormalin tarafını tuttuğu, "medyuma inanma medyumsuz kalma" temalı bir film çekmesi canımı sıktı.

Filmin başında son derece akıllı, mantıklı ve de uyanık olan insanlar, ortalardan sonra neden güvensiz tırsak birileri haline geldi hiç anlayabilmiş değilim. Seyirciye bütün numaralarını gösterip, mantıklı kurgulamalarına, her şeyi bilimsel olarak açıklamalarına hayran bıraktıracak derecede yetenekli ikili; ortaya çıkan bir adamla -hem de hiç bir şey olmadan- son derece içine kapanık özgüven yoksunu, her şeyden tırsan, hiç bir şeye açıklama getiremeyen karakterler haline gelivermiştir.

Hele başrol oyuncumuzun birini kaybetmemiz var ki akıllara zarar. Ne zaman, nasıl ve niye oldu senaristin bile malumu değildi sanırım. Bütün filmlerde olduğu gibi burada da seyircinin kafasını karıştırıp, en sona yakın bir yerlerde hızlı hızlı çözme yoluyla seyirciye şaşkınlık verme yöntemini kullanmak istemişler. Nitekim öyle bir karıştırmışlar ki; karışan sadece seyircinin kafası değil kendi kafaları da olmuş. Nereden başladıklarını unutup işin içinden çıkamamışlar olacak ki, emeği geçenler listesini görünceye kadar filmin bittiğini anlayamıyorsunuz :)

Bir de: O kızın (Elizabeth Olsen) orada ne işi vardı, filmdeki rolü neydi anlayan varsa bana bir anlatıversin. :/

Engin izleyici tecrübeme dayanarak bugün de sizlere fantastik gerilim filmi nasıl yapılır onu anlatacağım. Öncelikle bolca miktarda kırmızı ışıklandırma ekipmanı satın almanız gerekiyor. Aslında kırmızı şart değil yani eserinize efendim Blue lights gibi bir isim vermek isterseniz mavi ışıkta olur farketmez. Ben Red lights üzerinden sizleri bilgilendirmeyi amaçladığım için bu şekilde örneklendirdim ışığın rengini. Yoksa yapıma adını vermek dışında bir işlevi olmayacak ışığın renginin. Mekan olarak oldukça izbe binalar bulmanız gerek hem bütçeyi de aşmamış olacaksınız böylelikle ve hikayenin geçtiği yer neresi olursa olsun mutlaka sonbaharda çekimlere başlamanızı öneririm. Zaten ışık için kullanacağınız tüm bütçeyi renkli ışık kaynaklarına harcayacaksınız. Dolayısıyla filmi doğal ışıkta çekmek zorunda kalacağınız için yağmurlu havada yapılan çekimlerin eserinize bir Se7en havası kattığı konusunda kendinizi ikna edebileceğinize inanıyorum ben. Mekan ve ışık işini hallettikten sonra babalardan bir tane, bir de genç nesilden kendini kanıtlamış iyi bir aktörü sizinle çalışmaya ikna edeceksiniz artık ölümle mi tehdit edersiniz, çocuklarını kaçırıp kesik kulaklarını mı yollarsınız o sizin bileceğiniz iş. Senaryoyu ise sanki belgesel çekiyormuşsunuz gibi 50 dakika boyunca parapsikoloji ve doğaüstüyle ilgili izleyicinin kafasını ütüleyecek şekilde yazacaksınız ve manasız bir şekilde sonlandıracaksınız hikayeyi. Yanlız bu 50 dakika kısmı önemli, izleyici bu kadar sabrettikten sonra bir 63 dakika (evet 63 dakika!!) daha izlemeye devam etmelerini sağlamak için onlara "tamam film şimdi başlıyor" hissiyatını yaşatmanız gerekiyor. Korkmayın bir şeye başlayacak değilsiniz. 113 dakika boyunca hiç bir şey anlatmayacaksınız. Sonuçta derdiniz para kazanmak sinema sanatı değil. Peki bu b erbat ötesi senaryoyla nasıl parayı kıracağım diye sorarsanız eğer işte size vereceğim en büyük ders arkadaşlar.. evet..bunun için teşekkür etmenize gerek yok rica ederim. İşinde çok iyi hatta en iyisi olan bir sanatçı tutacaksınız ve ona muhteşem bir fragman yada trailer diyeyim daha havalı olsun, yaptıracaksınız. Afişe de iki başrolünüzün adını yazdınız mı tamamdır. Bugünlük te bana ayrılan sürenin sonuna geldik. Yorumumu sabırla okuyanlara saygılarımı sevgilierimi sunar, teşekkür ederim. Esen kalın efendim.