12 yıl önce
7.1
98 OYPUAN VER
5
Imdb: 7.6 (60.230 OY)
KONUSU
Dünyadaki çeşitli dinlerin bakış açılarının yansıtıldığı belgesel, Larry Charles’ın yönetmenliğinde Jarusalem, Vatikan, Salt Lake City gibi şehirlerde, çeşitli dinsel gruplarla yapılan röportajlarla hazırlanmıştır.
İsmi din ve gülünç kelimelerinin kaynaştırılmasından meydana gelen belgesel politik ... Devamı
İsmi din ve gülünç kelimelerinin kaynaştırılmasından meydana gelen belgesel politik ... Devamı
Dünyadaki çeşitli dinlerin bakış açılarının yansıtıldığı belgesel, Larry Charles’ın yönetmenliğinde Jarusalem, Vatikan, Salt Lake City gibi şehirlerde, çeşitli dinsel gruplarla yapılan röportajlarla hazırlanmıştır.
İsmi din ve gülünç kelimelerinin kaynaştırılmasından meydana gelen belgesel politik komedici Bill Maher’in başrollüğünde çekilmiştir.
İsmi din ve gülünç kelimelerinin kaynaştırılmasından meydana gelen belgesel politik komedici Bill Maher’in başrollüğünde çekilmiştir.
-
Larry Charles
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Self - Hos...
Kendisi
Kendisi
Kendisi
Kendisi
Kendisi
Kendisi
Kendisi
YORUM YAZ
POPÜLER YORUMLAR
bill maher : konuşan bir yılan olduğuna inanan insanların ülkemi yönetiyor olması beni gerçekten endişelendiriyor.
senator mark pryor : eheh senatoya girmeniz için IQ testinden geçmeniz gerekmiyor eheh
bill maher : .s.s.sss.s.ss.
senator mark pryor : .s.s.s.ss.
senator mark pryor : eheh senatoya girmeniz için IQ testinden geçmeniz gerekmiyor eheh
bill maher : .s.s.sss.s.ss.
senator mark pryor : .s.s.s.ss.
Bill Maher'in; neden bir inancı olmadığını,tanrı kavramına niye inanmadığını anlattığı bir yapım,Religulous. Bu bakımdan pek de belgesel havası yok. Israrla Maher,dinlerin insanları ne kadar şapşallaştırabildiğini gösteriyor,dine dönük bakışını bulabileceği en uç karakterlerle kanıtlamaya çalışmakta. Bir tür ego tatmini denebilir Maher için.
Ama bence bel altı çalışıyor. Konuşmaların çoğu montajlı gibi. Sanıyorum hoşuna giden kısımları alarak,filmin vuruculuğu arttırmak istemiş. Dinlerle Maher arasındaki bir kavganın ortasında hissettim kendimi. Sadece, Maher'in şahsiyeti ile ilgili bir belgesel olarak alınabilir sanırım. Bunun dışında çok da inançlı biri olmayan beni tatmin etmedi. Ciddi bir sorgulama çabası da yoktu gerçi. Tabi sadece eğlenmek ve ilahi garabetlere gülmek için de izlenebilir. 100 dakika boyunca gerçekten bol-bol gülme imkanı sunuyor.
Ama bence bel altı çalışıyor. Konuşmaların çoğu montajlı gibi. Sanıyorum hoşuna giden kısımları alarak,filmin vuruculuğu arttırmak istemiş. Dinlerle Maher arasındaki bir kavganın ortasında hissettim kendimi. Sadece, Maher'in şahsiyeti ile ilgili bir belgesel olarak alınabilir sanırım. Bunun dışında çok da inançlı biri olmayan beni tatmin etmedi. Ciddi bir sorgulama çabası da yoktu gerçi. Tabi sadece eğlenmek ve ilahi garabetlere gülmek için de izlenebilir. 100 dakika boyunca gerçekten bol-bol gülme imkanı sunuyor.
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
Film, din'in ne kadar kötü sonuçlar da doğurabileceği üstüne alaycı bir belgesel. Fakat yönetmen objektif değil. Sahiden sinirimi bozan şey ise sürekli röportaj yaptığı kişilerin lafını bölmesi. Bir kere olsun lafını bitirmelerini beklememesi.
Peekay adlı bir hint filmi de aynı ana fikri anlatıyordu. Fakat bunu çok daha güzel ve anlamlı yaptı.
Evet bahsettiği şüphe iyi bir şey ama kendi ironik bir şekilde müslümanlarla yaptığı röportajlarda sordukları sorulara farklı insanlardan aynı 'hayır öyle değil ' cevabını aldığında durup acaba ne demek istediler demedi. Bunun yerine şüpheyi bıraktı ve ben yanlış bilmiyorum müslümanlık hakkında düşündüklerimi doğru ama kabul etmiyorlar. kesin kendi aralarında kafirleri öldürelim diyorlar. ama bunu bir yabancıya söylemiyorlar. diye peşin hüküm verdi. Nerede o şüphen ? numerolojiyle ilgilenen bir katolik biri olarak 2008 de böyle bir gerilla belgesel çekmi ... Devamı
Peekay adlı bir hint filmi de aynı ana fikri anlatıyordu. Fakat bunu çok daha güzel ve anlamlı yaptı.
Evet bahsettiği şüphe iyi bir şey ama kendi ironik bir şekilde müslümanlarla yaptığı röportajlarda sordukları sorulara farklı insanlardan aynı 'hayır öyle değil ' cevabını aldığında durup acaba ne demek istediler demedi. Bunun yerine şüpheyi bıraktı ve ben yanlış bilmiyorum müslümanlık hakkında düşündüklerimi doğru ama kabul etmiyorlar. kesin kendi aralarında kafirleri öldürelim diyorlar. ama bunu bir yabancıya söylemiyorlar. diye peşin hüküm verdi. Nerede o şüphen ? numerolojiyle ilgilenen bir katolik biri olarak 2008 de böyle bir gerilla belgesel çekmi ... Devamı
Film, din'in ne kadar kötü sonuçlar da doğurabileceği üstüne alaycı bir belgesel. Fakat yönetmen objektif değil. Sahiden sinirimi bozan şey ise sürekli röportaj yaptığı kişilerin lafını bölmesi. Bir kere olsun lafını bitirmelerini beklememesi.
Peekay adlı bir hint filmi de aynı ana fikri anlatıyordu. Fakat bunu çok daha güzel ve anlamlı yaptı.
Evet bahsettiği şüphe iyi bir şey ama kendi ironik bir şekilde müslümanlarla yaptığı röportajlarda sordukları sorulara farklı insanlardan aynı 'hayır öyle değil ' cevabını aldığında durup acaba ne demek istediler demedi. Bunun yerine şüpheyi bıraktı ve ben yanlış bilmiyorum müslümanlık hakkında düşündüklerimi doğru ama kabul etmiyorlar. kesin kendi aralarında kafirleri öldürelim diyorlar. ama bunu bir yabancıya söylemiyorlar. diye peşin hüküm verdi. Nerede o şüphen ? numerolojiyle ilgilenen bir katolik biri olarak 2008 de böyle bir gerilla belgesel çekmiş. Muhtemelen şimdi Edip yükselin cemaatindedir. Acaba hiç düşünmüş müdür ? Belki de islam rasyonel bir dindir ve bütün o mucizeler insanlar anlayabilsin diye yapılmış şiirsel benzetmelerdir. Denizin ikiye ayrılmasına inanmak değildir mesele. Kölelere özgürlüktür.
Peekay adlı bir hint filmi de aynı ana fikri anlatıyordu. Fakat bunu çok daha güzel ve anlamlı yaptı.
Evet bahsettiği şüphe iyi bir şey ama kendi ironik bir şekilde müslümanlarla yaptığı röportajlarda sordukları sorulara farklı insanlardan aynı 'hayır öyle değil ' cevabını aldığında durup acaba ne demek istediler demedi. Bunun yerine şüpheyi bıraktı ve ben yanlış bilmiyorum müslümanlık hakkında düşündüklerimi doğru ama kabul etmiyorlar. kesin kendi aralarında kafirleri öldürelim diyorlar. ama bunu bir yabancıya söylemiyorlar. diye peşin hüküm verdi. Nerede o şüphen ? numerolojiyle ilgilenen bir katolik biri olarak 2008 de böyle bir gerilla belgesel çekmiş. Muhtemelen şimdi Edip yükselin cemaatindedir. Acaba hiç düşünmüş müdür ? Belki de islam rasyonel bir dindir ve bütün o mucizeler insanlar anlayabilsin diye yapılmış şiirsel benzetmelerdir. Denizin ikiye ayrılmasına inanmak değildir mesele. Kölelere özgürlüktür.
Maher 'in izleyiciye ve muhataplarına yönelttiği sorular, aşağı yukarı hayata dine tanriya şüpheyle yaklaşan herkesin kafasındaki sorular,eksiği fazlası yok. Fakat olmasi gereken bu supheci tavrın kendisinde neden böyle bir kibire sebep olduğunu anlayabilmis değilim. Aşağılayıcı tavrı, sürekli söz kesmesi,diyaloga girmeden sıraya dizmis olduğu cümleleri bende sadece antipati uyandırdı.
Seyir zevki fena olmayan bir belgeseldi yalnız kalitesi konusunda aynı şeyi soyleyemeyecegim.
Seyir zevki fena olmayan bir belgeseldi yalnız kalitesi konusunda aynı şeyi soyleyemeyecegim.
bill maher komik olduğu kadar çok da iyi bir amerikalı. konuştuğu müslüman muhataplarına karşı aldığı tatmin edici cevapları sallamayıp "bana bunlar gerçekleri söylemiyorlar çünkü hepsi terörist" havasındaydı. eğer gerçek bir araştırmacı olsaydı neden bu adamlar hep aynı şeyleri söylüyor diye daha fazla kişiyle konuşabilirdi, ama kendisi işin eğlencesinde olup, dindarlarla t.şak geçmek için bi belgesel yaptığından pek ayrıntıya girmedi diye düşünüyorum.müslümanlar sadece ellerinde silahlarla göründüler belgesel boyunca; anlaşılan batıda cidden bütün müslümanların terörist olduğu gibi bir algı var, yazık. bunun dışında hristiyanlığın çeşitli fraksiyonlarıyla ilgili muhabbetler çok eğlenceliydi; mormonların, scientologyistlerin falan kafaları çok güzelmiş :D
maher'in dinlere getirdiği birtakım eleştirileri haklı bulmakla birlikte, üslubunda ciddi bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. eğer niyeti dinlerin şiddete teşviklerine dur deyip insanların dinler aracılığıyla dünyanın sonunu getirmelerine engel olmak, dindarlarla mantıksal ya da bilimsel bir çerçevede inançların makullüğünü tartışmak ise, karşı olduğu düşüncelerle dalga geçmeyi ve dindarları tahrik etmeyi bırakarak işe başlamasını tavsiye ederim.
şunu da söylemekte fayda var ki, bill maher'in, kendisini 100 dakika içerisinde hem agnostik hem şüpheci diye tanımlaması, sonra hayatının bir yerlerinde tanrı olduğu için mutlu olduğunu söylemesi, ardından tanrı diye bir şeyin olmadığını iddia ederek ateistliğini ilan etmesi, dindarlığın nörolojik bir rahatsızlıktan kaynaklandığını söylemesi ve belgeselin sonunda bir antidindar olarak boy gösterip dinlere meydan okuması, dinlere karşı nasıl bir tavır alması gerektiği konusunda kafasının epey ka ... Devamı
şunu da söylemekte fayda var ki, bill maher'in, kendisini 100 dakika içerisinde hem agnostik hem şüpheci diye tanımlaması, sonra hayatının bir yerlerinde tanrı olduğu için mutlu olduğunu söylemesi, ardından tanrı diye bir şeyin olmadığını iddia ederek ateistliğini ilan etmesi, dindarlığın nörolojik bir rahatsızlıktan kaynaklandığını söylemesi ve belgeselin sonunda bir antidindar olarak boy gösterip dinlere meydan okuması, dinlere karşı nasıl bir tavır alması gerektiği konusunda kafasının epey ka ... Devamı
maher'in dinlere getirdiği birtakım eleştirileri haklı bulmakla birlikte, üslubunda ciddi bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. eğer niyeti dinlerin şiddete teşviklerine dur deyip insanların dinler aracılığıyla dünyanın sonunu getirmelerine engel olmak, dindarlarla mantıksal ya da bilimsel bir çerçevede inançların makullüğünü tartışmak ise, karşı olduğu düşüncelerle dalga geçmeyi ve dindarları tahrik etmeyi bırakarak işe başlamasını tavsiye ederim.
şunu da söylemekte fayda var ki, bill maher'in, kendisini 100 dakika içerisinde hem agnostik hem şüpheci diye tanımlaması, sonra hayatının bir yerlerinde tanrı olduğu için mutlu olduğunu söylemesi, ardından tanrı diye bir şeyin olmadığını iddia ederek ateistliğini ilan etmesi, dindarlığın nörolojik bir rahatsızlıktan kaynaklandığını söylemesi ve belgeselin sonunda bir antidindar olarak boy gösterip dinlere meydan okuması, dinlere karşı nasıl bir tavır alması gerektiği konusunda kafasının epey karışık olduğunu gösteriyor.
şunu da söylemekte fayda var ki, bill maher'in, kendisini 100 dakika içerisinde hem agnostik hem şüpheci diye tanımlaması, sonra hayatının bir yerlerinde tanrı olduğu için mutlu olduğunu söylemesi, ardından tanrı diye bir şeyin olmadığını iddia ederek ateistliğini ilan etmesi, dindarlığın nörolojik bir rahatsızlıktan kaynaklandığını söylemesi ve belgeselin sonunda bir antidindar olarak boy gösterip dinlere meydan okuması, dinlere karşı nasıl bir tavır alması gerektiği konusunda kafasının epey karışık olduğunu gösteriyor.
Dinlerde okadar çok malzeme olmasına kötü şeyler ve saçmalıklar olmasına rağmen müslümanlığı ve yahudiliği pek eleştirmemişler çok azda kalmış daha çok eleştirmeleri gerekirdi aksine Hristyanlığa incile İsaya daha fazla yüklenilmiş oysaki dinlerin hepsi kötü.
Müslüman değilim fakat şunu söylemem gerekir ki müslümanlara çok ağır yüklenmiş. Elbette haksız demiyorum şiddet içeriği konusunda. Fakat yahudiler ve hrıstiyanlar için söyledikleri dininiz saçma iken müslümanlar için dininiz vahşi idi. Oysa ki yahudilik ve hrıstiyanlık da oldukça vahşidir. Yahudilerin dinine göre diğer insanlar yaşamayı hak etmezler. Hrıstiyanlar ise 1600-1700 yıllık bir sürecin sonunda reforma zorlandığı için görece olarak daha insancıldır. Onlar da evvelden çok şiddet içerikli bir dine sahipti ki Eski Ahit bunun açık kanıtıdır.
Bu bir yana çok iyi bir belgeseldi. Ropörtajları izlerken keyif aldım.
Bu bir yana çok iyi bir belgeseldi. Ropörtajları izlerken keyif aldım.
bu şahsi belgeselin bir benzerini Türkiye'de "islamiyet" temalı çeksek başımıza neler gelirdi acaba? Özellikle İsa ile ilgili söylenenleri daha önce de zeitgeist'te izlemiş biri olarak haklılık payı vardır diyorum ama bu belgeselde biraz üslup seçimi sıkıntılı,sonuçta din inanç üzerine kurulu olduğu için bu belgesel sadece arafta kalanları tatmin edebilir,belgeselde röportaj yapılan çoğu kitlede olduğu gibi "inanıyorum" yeterli bir savunma olarak kalıyor.
vahiyler yazıldığı zaman sadece tanrının dünyayı sona erdirme gücü vardı. bunu şimdi insan da yapabiliyor.
Sivri bir dille dinlerin eleştirildiği kimi zaman komik, kimi zaman trajikomik bir yapım.Elbette taraflı,montajlı ama amaç mesaj vermek, tabiki en vurucu anlar seçilecek ki amaca ulaşılsın.Richard Dawkins belgesellerinden farkı daha sivri dilli olması ve dalga geçmekten çekinmemesi.Bill Maher iticilikle suçlanmış ki bazı durumlarda evet biraz itici ama adam haklı beyler.Dinler hep saygı gösterilmesi gereken kavramlar olarak dayatıldığı için ne kadar saçmalık dolu olduğunu sivri bir dille eleştirmek insanların üstüne itici yaftasını yapıştırıyor,ama bence artık biraz iticide olmak gerekebiliyor gerçekleri yüze vurmak adına.İzleyin tavsiye ederim.
Bill Maher biraz daha samimi olsa daha iyi olabilirmiş. haddinden fazla itici durumda.
İlahi Komedi filmine Benzer Film ekliyorsun.
İlahi Komedi filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
İlahi Komedi filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL