Yol Ayrımı Yorumları

Yol Ayrımı filmi detayları

G

@gwaihir0

3 yıl önce

6 / 10

Filmlerin türlerine göre süresi uygun olup olmadığı anlaşılır. Bu bir dram filmi ve bir dram filmi için 2.5 saatlik bir süre çok fazla. Filmin güzel yanları da vardı yine de , mesela Rutkay Aziz efsaneydi.

@filmist

3 yıl önce

6.7 / 10

Mazhar karakterinin soğuk ve donukluğu filmin geneline yansımış.
Senaryosu çok basit geldi.Yavuz Turgul gibi birisinden bu kadar basit bir senaryo beklenmezdi şahsi görüşüm.Bence Şener Şen ve Rutkay Aziz filmde üzerlerine düşeni fazlasıyla yapmışlar.Özellikle ikili diyalogları bence çok güzeldi.Rutkay Aziz’in canlandırdığı karakter nedense Avrupa Yakası dizisindeki karakteriyle neredeyse birebir aynı olmuş keşke daha farklı bir karakteri oynasaymış dedirtti.
Ama bu iki kaliteli oyuncuda filmi alıp götürememiş.
Keşke daha iyi bir kurguyla ve içi daha iyi doldurulmuş senaryo ile çekilseymiş dediğim bir film oldu.

@eski_takvim

5 yıl önce

6.7 / 10

Nasuhun tövbesinin biraz farklı versiyonu işlenmiş filmde, ilk başlarda Şener Şen'i o karaktere oturtamasam da sonra sonra oturuyor. Ama film gereksiz uzun ve yavaştı.

@haoff

6 yıl önce

Müthiş klişe bir hikaye, bu iyi kadroya yazık olmuş. Ancak Rutkay Aziz çok tatlı çok sevimli, filmi izleten tek karakter kanımca. Sistem eleştirisi yapacaksan bari yeni bir şey söyleseydin sayın Yavuz Turgul. Hele Besim karakterinin sistem tiradı..of allahım rezalet

@dursun_duran

6 yıl önce

Yavuz Turgul filmlerinin genelinde olan seyirciye akıl hocalığı yapma, hayat dersi verme ve bazen bunları gözümüze fazlasıyla sokması bu filmde bu konularda çok ileride gidiyor. Benim başka bir yönetmende tahammül edemeyeceğim herşeyi yapıyor. Ama sonuç olarak ortaya çıkan filmin lezzeti çok kendine has ve muazzam . Tek kelimeyle şahaser.
B

@babanneminkaoti

6 yıl önce

6.4 / 10

Klişe konu, abartılmış oyunculuklar, toplum mühendisliği çalışmaları, filmini kesmeye kıyamayan yönetmenin gereksiz uzattığı Türk dizisi tadında sahneler. Hepsi bu filmde. Bunu bir Şener Şen hayranı olarak söylüyorum ki Şen’in, bu filme kadar 7 yıldır senaryo beğenmediğim için oynamadım dediği bu senaryo muymuş diye şaşırdım. Film işçi sınıfına karşı günah çıkaran patron Mazhar’ın hikayesini melodram olarak anlatıyor. Bir durumu göstermek ya da hikayeyi anlatmaktan öte izleyicide bir arınma, bir katharsis oluşturmak gayesinde. Bu yüzden olabildiğine karikatürize tipler, uzuun sahneler, kör göze parmak politik göndermeler...İşine iyi çalışan bir yönetmen bunu yapmamalıydı.

Sahnelerin uzun olması iyi ayrı bir problem. Gerçekten oturup dizi izlermiş gibisiniz.

Şener Şen’in annesini oynayan hanımın Şen ile yaşıt durması (ki 2 yaş büyükmüş sadece) kast açısından da ufak bir sorun oluşturmuş.

Hikayede izleyiciyi meraka ve yoruma sürükleyen bir nokta yok; her şey açıklanıyor, her şey aydın
... Devamı
Klişe konu, abartılmış oyunculuklar, toplum mühendisliği çalışmaları, filmini kesmeye kıyamayan yönetmenin gereksiz uzattığı Türk dizisi tadında sahneler. Hepsi bu filmde. Bunu bir Şener Şen hayranı olarak söylüyorum ki Şen’in, bu filme kadar 7 yıldır senaryo beğenmediğim için oynamadım dediği bu senaryo muymuş diye şaşırdım. Film işçi sınıfına karşı günah çıkaran patron Mazhar’ın hikayesini melodram olarak anlatıyor. Bir durumu göstermek ya da hikayeyi anlatmaktan öte izleyicide bir arınma, bir katharsis oluşturmak gayesinde. Bu yüzden olabildiğine karikatürize tipler, uzuun sahneler, kör göze parmak politik göndermeler...İşine iyi çalışan bir yönetmen bunu yapmamalıydı.

Sahnelerin uzun olması iyi ayrı bir problem. Gerçekten oturup dizi izlermiş gibisiniz.

Şener Şen’in annesini oynayan hanımın Şen ile yaşıt durması (ki 2 yaş büyükmüş sadece) kast açısından da ufak bir sorun oluşturmuş.

Hikayede izleyiciyi meraka ve yoruma sürükleyen bir nokta yok; her şey açıklanıyor, her şey aydınlatılıyor ama bu derinlikli de yapılmıyor. Mesela Besim ve ailesinin hikayesi, gayrimüslimlerin gelir vergisi mevzu oldukça güzel işlenebilecekken duyup geçiyoruz.

Hikayeleri de pek çok yerde görmek yerine diyaloglarla dinliyoruz. Bu da senaryonun bize göstererek inandırmak için yetersiz olduğuna ve inandırılıcılık derdine düştüğünü gösteriyor zaten.

Peki hiç mi iyi yanı yok? Evvela, tabi ortalamanun altında bir film değil. Şener Şen bilhassa birinci yarıda döktürüyor. Rutkay Aziz ve canlandırdığı Altan karakteri bizi güldürüyor, Mazhar ve Altan arasındaki dostluk hikayesi de güzel. Rutkay Aziz’in yaşlandığını görmek ilginçti...

Çok olumlu önyargılarla gittim filme. Heyecanla başladım. İlk yarıda yine beklentim hala yüksekti ama filmin ikinci yarısı maalesef tam bir fiyasko. Üzgünüm.
M

@mrsburton

6 yıl önce

Bu film icin yorumlari bircok sitede okudum.Gidip gitmemekte kararsizdim ve genelin Şener şen için izlediği kanisindayim.Ben de bu grubun içine dahil olacağim yarin bakalim nasilmiş.

@frafuf

6 yıl önce

Şener Şen, Şener Şen’dir işte diyerek filmden bağımsızlaştırmak yersiz.

Uçlarda bir film olmuş. ’Aman yahu ne bu klişe şimdi’ derken, birden duygusal anlar yaşattı. Filmin içine girmek diye bir şey var ya, işte o bu filmde maalesef olmadı. Konusu çok yersiz bir şekilde, çok yersiz metalarla bağdaşlaştırılmaya çalışılmış.

Rutkay Aziz’e değinmemek olmaz; filme büyük ve mükemmel bir katkıda bulunmuş.

Ve tüm bunlara ek olarak eğer gözlerim beni yanıltmadı ise, Altan ve Mazhar’ın evde beraber izledikleri siyah beyaz film; 1948 yapımı Bisiklet Hırsızları adlı filmdi. Bu da müthiş bir nüanstı.
S

@seymaevmez

6 yıl önce

Klişe bir konu seyirciyi sıkmadan işlenmiş. Oyunculuk sanatının bunda rolü büyük.

@rinustalarin

6 yıl önce

Film biraz uzun ve başlangıcında ne oluyor yahu ne bu sıkıcılık dedirtebilir. Ancak çok uzun bir süre geçmeden film öyle bir hal alıyor ki, ne uzunluğu, ne de o baştaki sıkıcılığı hiç rahatsız etmiyor.

Ben filme gitmeden önce ne konusuna baktım, ne de fragmanını pür dikkat izledim. Başka bir mafyamvarimsi film falan zannetmiştim açıkçası ancak durum hiç de öyle olmadı. Gerçi hikayenin gerçekten başladığı noktadan dakikalar sonra olayın ne olduğu anlaşılıyor. Ben açıkçası en sonunda ne olacak acaba diye bekledim. Fazla sürprizleri olan bir film de değil (Oldukça açık ve net bir şekilde Volvo reklamı yapması haricinde). Ancak belki de en sevdiğim bir yanı vardı. Aile içerisinde kurulan diyalogların önemli bir bölümü havada kalıyor. Yani herkes düşüncesini dile getiriyor ancak bunların birbiriyle bağdaştığı noktalar az. birbiriyle çelişen diyaloglar; sorulan soruya verilen anlamlandırılamayan, hatta bazen konuyla tamamen alakasız cevaplar; çözümsüzlük, anlamsız patlamalar... bunlar gerçe
... Devamı
Film biraz uzun ve başlangıcında ne oluyor yahu ne bu sıkıcılık dedirtebilir. Ancak çok uzun bir süre geçmeden film öyle bir hal alıyor ki, ne uzunluğu, ne de o baştaki sıkıcılığı hiç rahatsız etmiyor.

Ben filme gitmeden önce ne konusuna baktım, ne de fragmanını pür dikkat izledim. Başka bir mafyamvarimsi film falan zannetmiştim açıkçası ancak durum hiç de öyle olmadı. Gerçi hikayenin gerçekten başladığı noktadan dakikalar sonra olayın ne olduğu anlaşılıyor. Ben açıkçası en sonunda ne olacak acaba diye bekledim. Fazla sürprizleri olan bir film de değil (Oldukça açık ve net bir şekilde Volvo reklamı yapması haricinde). Ancak belki de en sevdiğim bir yanı vardı. Aile içerisinde kurulan diyalogların önemli bir bölümü havada kalıyor. Yani herkes düşüncesini dile getiriyor ancak bunların birbiriyle bağdaştığı noktalar az. birbiriyle çelişen diyaloglar; sorulan soruya verilen anlamlandırılamayan, hatta bazen konuyla tamamen alakasız cevaplar; çözümsüzlük, anlamsız patlamalar... bunlar gerçekçi olma açısından çok başarılıydı.

Elbette beraberinde getirdiği çok klişe şeyler de var. Benim gözümde ne bir Av Mevsimi olabilir, ne de Babam ve Oğlum. Evet kategoriler farklı, ancak olaya kurgu olarak bakıyorum. Bu 2 film özgünlükten yıkılırken, aynı şehi Yol Ayrımı için söylemek pek mümkün değil, ancak beraberinde getirdiği çok net sosyal mesaj içeren sahneleri de yabana atmak olmaz. Aslında film doğrudan ve dolaylı olarak Türkiye'nin insanlarının Türkiye'deki şirket ve şantaj maceralarını anlatmaya çalışıyor. Genel anlamda özgün bir tema, ancak klişelikler bunu az da olsa hırpalamış.

Son olarak... Rutkay Aziz'in filme yaptığı katkı, Şener Şen'in yaptığı katkıyla kıyaslanmayacak bir mertebeye erişmiş. Aralarındaki diyalog ise bunun da üstüne çıkmış. Diyeceklerim bunlar.

Tıka basa olmasa da, oldukça doyurucu bir filmdi.
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL