Benim Babam Benim Oğlum Yorumları

Benim Babam Benim Oğlum filmi detayları

@messiyg

3 yıl önce

7.8 / 10

Japon babalar çalışamasa, ağlayabilse babalıklarına...
Trt2

@stiff

4 yıl önce

7 / 10

Aslında klasik bir konuyu Japon kültürü ve bakış açısıyla izlemiş olduk. Bir Türk filmi veya dizisi olsa çok klişe ve sıradan değerlendirilebilecek bu konu çok beğenilmiş. Ryota karakterinin işlenişini ben de çok beğendim. Yudai karakterinin işlenişini ise biraz eksik buldum. Zira ilk bölümlerde oldukça fakir ve para peşindeymiş gibi gösteriliyor. Sonrasında bununla ilgili tek bir ibare yok. Ryota karakteri ise donuk, katı kuralları var. Duygusal değil. Film boyunca içsel hesaplaşmalarıyla beraber duygusallığa evrilişini izliyoruz. Çocuk oyunculardan Keita'nın tatlılığı da herkesin dikkatini çekmiştir. Tempo düşük, anlatım yalın ve son derece doğal. En önemlisi de alışık olduğumuz duygu sömürüsü olayına hiç girmiyor. Duygulandırmaktan ziyade düşündürmeye yönelik bir anlatım barındırıyor.

@iamgzde

5 yıl önce

Bütün film boyunca ya ben ne yapardım diye kendimi alamadığım bir film oldu. Nefessiz izledim ve yer yer çok kırıldım. Mutlaka izlemenizi ve izlerken empati yapabilme yeteneğinizi kullanmanızı öneririm.

@su

8 yıl önce

Aile olabilmek için kan bağı mı önemli yoksa sevgi mi? sorusunu sakin bir tempoda işlemiş film. Duygusal yönü biraz havada kalsa da sırf iki erkek çocuğun sevimliliği ve yüzümüzü güldüren oyunculukları için izlenir. Keita nasıl tatlı bir çocuk allaaam yanakları ıstırmalık :)

@poormf

10 yıl önce

6.5 / 10

Otoparkta bile yalnız kalan bir adamın içsel hesaplaşmasıyla paralel giden, sevgi emek ilişkisini ve ebeveynlerin kendi idealleri doğrultusunda çocuklarını zorla biçimlendirmeye çalışmalarının güdüklüğünü gösteren, görünüşte maddi olarak zengin ailenin fakirliği ile maddi olarak fakir olan ailenin sevgi dolu zenginliği sakin bir tempoda anlatılmış...

Hastanedeki karışıklığın nedeninin açıklanmaya çalışılması oldukça eklektik olmuş. Filmin bir artısı Japon kültürüne saplanıp kalmadan evrensel bir dil yakalamış olması olurken; büyük bir holdingde patronunun yerine geçmeyi kendine hedef olarak seçmiş, bu uğurda eşini ve çocuğunu ihmal etmekten kaçınmamış olan ana karakter için, sınıfsal fark vurgusu önemsiz olmamalı ve bu konu daha derinleşerek irdelenmeliydi. Ama yönetmenin işin bu yönünü es geçip biraz da tekrara düşerek yalnızca kendi çocukluğu ve aile yapısı üzerinden sonuca gitmeye çalışılması eksiklik olmuş.

Ana karakterin bir baba olması yönetmenin tercihi deyip saygı duyabiliriz
... Devamı
Otoparkta bile yalnız kalan bir adamın içsel hesaplaşmasıyla paralel giden, sevgi emek ilişkisini ve ebeveynlerin kendi idealleri doğrultusunda çocuklarını zorla biçimlendirmeye çalışmalarının güdüklüğünü gösteren, görünüşte maddi olarak zengin ailenin fakirliği ile maddi olarak fakir olan ailenin sevgi dolu zenginliği sakin bir tempoda anlatılmış...

Hastanedeki karışıklığın nedeninin açıklanmaya çalışılması oldukça eklektik olmuş. Filmin bir artısı Japon kültürüne saplanıp kalmadan evrensel bir dil yakalamış olması olurken; büyük bir holdingde patronunun yerine geçmeyi kendine hedef olarak seçmiş, bu uğurda eşini ve çocuğunu ihmal etmekten kaçınmamış olan ana karakter için, sınıfsal fark vurgusu önemsiz olmamalı ve bu konu daha derinleşerek irdelenmeliydi. Ama yönetmenin işin bu yönünü es geçip biraz da tekrara düşerek yalnızca kendi çocukluğu ve aile yapısı üzerinden sonuca gitmeye çalışılması eksiklik olmuş.

Ana karakterin bir baba olması yönetmenin tercihi deyip saygı duyabiliriz belki ama böyle bir olayda annelerin ve çocuklarının psikolojilerine eğilerek klişelerden sıyrılıp çok daha güçlü bir yapım çıkarabilirdi ortaya.

Eksikliğine rağmen "Selvi Boylum Al Yazmalım" filminde çok daha net sorulan "neydi sevgi?" sorusu daha dolaylı olarak sorulup izleyicinin empati kurması sağlandığı için değerlenen bir film... 65/100

@otlu_kek

10 yıl önce

6.9 / 10

film boyunca sürekli bir empati içerisinde kalıyor insan.O annelerin yerinde olsam ne hissederdim? sırf kan bağı var diye belli bir yaşa kadar büyüttüğüm çocuğu gidip değiştirir miydim? ya o çocukların psikolojisi?İlk buluşma günlerinde başroldeki adamımız gibi ben de o aileyi küçümsedim ne yalan söyleyeyim.Ne arabaları araba ne disiplinleri disiplin.Ne biçim aile yazık çocuğu bunların eline verecekler diye geçirdim içimden.Film ilerledikçe düşüncelerim tamamen değişti.Keita için içten içe sevinmeye başladım.Zaten kardeş istiyormuş,çocuğu disipline boğmuşlar ne güzelmiş halbuki gerçek ailesi dedim.Ama tabi değiş tokuş ettiğiniz şey bir çocuk.Üstelik 6 yıl boyunca anne,babalık etmişsiniz.Hop diye hiç tanımadığınız bir çocuğu eve getirip biz senin anne babanız bundan sonra böyle demekle olmuyor elbette.Olmadı da zaten.Katı ve disiplin manyağı baba karakterinin diğer aileyle geçirdiği zaman ve kan bağı olduğu için eve getirdiği öz oğluyla geçirdiği
... Devamı
film boyunca sürekli bir empati içerisinde kalıyor insan.O annelerin yerinde olsam ne hissederdim? sırf kan bağı var diye belli bir yaşa kadar büyüttüğüm çocuğu gidip değiştirir miydim? ya o çocukların psikolojisi?İlk buluşma günlerinde başroldeki adamımız gibi ben de o aileyi küçümsedim ne yalan söyleyeyim.Ne arabaları araba ne disiplinleri disiplin.Ne biçim aile yazık çocuğu bunların eline verecekler diye geçirdim içimden.Film ilerledikçe düşüncelerim tamamen değişti.Keita için içten içe sevinmeye başladım.Zaten kardeş istiyormuş,çocuğu disipline boğmuşlar ne güzelmiş halbuki gerçek ailesi dedim.Ama tabi değiş tokuş ettiğiniz şey bir çocuk.Üstelik 6 yıl boyunca anne,babalık etmişsiniz.Hop diye hiç tanımadığınız bir çocuğu eve getirip biz senin anne babanız bundan sonra böyle demekle olmuyor elbette.Olmadı da zaten.Katı ve disiplin manyağı baba karakterinin diğer aileyle geçirdiği zaman ve kan bağı olduğu için eve getirdiği öz oğluyla geçirdiği vakit sonucunda hatalarını farkına varması güzel bir detaydı.

@wonder_woman

10 yıl önce

aile kavramını bütün temalarıyla inceleyen,sorgulayan bunu yaparken ise sıcaklığı ve saflığı elden bırakmayan güzel bir yapım olmuş.film 2013'te cannes özel jüri ödülüne layık görülmüştü,bu ödülü sonuna kadar hakettiğini söylemek gerek.

keita sen nasıl tatlı bir çocuksun öyle ya!? böyle tatlı çocuğum olur umarım. (çekik gözlü birisiyle birlikte olmayacağım için bu ihtimal ne yazık ki ortadan kalkıyor)

@okgokg

10 yıl önce

7 / 10

Sade bir film. Çok şey beklemeden izlenirse ve filmdeki ufak ayrıntılara dikkat edilirse güzel vakit geçirilebilir. Baba-oğul ilişkisine ufak ufak giydirdiğinden, çok vurucu olamamış. Daha sarsıcı olabilirdi. Çekimler gerçekten çok kaliteliydi. Bir de özellikle çocuklar çok tatlıydı, konuştukları ve göründükleri her sahnede güldürdüler.
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL