Yaşanmış bir hikayeden uyarlama olduğu için ortalama bir beklentiyle izlemiştim tahmin ettiğim gibi ilerledi genel anlamda güzel bir film diyebilirim. Konusunun dışında Saroo’yu gerçek hayatta evlatlık edinen aileye inanılmaz derecede saygı duyuyorum. Çünkü filmde dahi beni en çok etkileyen sahnelerden biri ’babanı sevme sebeplerimden biri de buydu.. Çünkü ikimiz de dünyada yeterince insan olduğunu biliyorduk.’ cümlesinin geçtiği sahnedir. Aile planlaması hâlâ tüm dünyada önü alınamayan bir problem ona ufak da olsa değinilmesi çok yerinde ve güzel olmuş. İzlenir.
İnsanın içini ısıtan bir hikaye..İzlerken hem kendinizi hem de o yaşlarda tanıdığınız birilerini koyuyorsunuz karakterlerin yerine.. Her karakter için zorlu süreçler olduğunu görüyorsunuz. En ağır yük kimin? Tartışılır..
bu filmi çok geç izlediğim için pişmanım. Annesiyle buluştuğunda ve Guddu'nun öldüğünü öğrendiğimde ağladım. Bu arada filmin sonunda çalan şarkı sia-never give up çok güzeldi
Kesinlikle izlenmesi gereken film. Ne kadar ağlanabilirse o kadar ağladım. Saroo’nun küçüklüğünü canlandıran Sunny Pawar’a hayran kaldım. Yanakları, Guddu derkenki ses tonu içimizi sızım sızım sızlattı.
Filmde, daha doğrusu biyografide kafamdan asla çıkmayan soru Guddu Saroo’yu ararken mi öldü yoksa işi almaya giderken mi? Şunu da düşünmeden edemiyorum; Guddu gibi kardeşini seven bir abi Saroo’yu kaybedip geri dönse o 25 yılı o vicdanla nasıl geçirirdi ki? Ayrıca çocuk sezgisi inanılmaz bir şey. Saroo’nun filmde kaçırılmaya çalıştığı sahnelerde bunları hissedip gidebilmeyi başarması gerçekten hislerin, sezgilerin ne kadar insanüstü olduğunu gösteriyor. Ayrıca Saroo’nun annesinin adını anne bilmesi, kendi adını bile doğru telaffuz edememesi, oturduğu yerin ismini birleşik bilmesi... O çocuk saflığı beni çok duygulandırdı mahvoldum valla
Başlarda o kadar üzüldüm ki, kaybolma duygusu benim de içimi kapladı ve o yaşta bir çocuğun yaşayabileceklerini düşünmek ve film boyunca buna şahit olmak beni çok üzdü. Ama Sue’nun savunduğu görüşün tam anlamıyla arkasındayım. Kendimize benzemesini istediğimiz , bizden bir parça olmasını istediğimiz için veya arzuya yenik düşerek dünyaya getirdiğimiz çocuklardansa, gerçekten aileye ihtiyacı olan çocukları büyütmek, bence aile kavramının en güzel ve iyi açıklanabilen tanımı. Film çok güzel. Her sahnesi birbirinden güzeldi.
Hindistan’daki kayıp çocuklara farkındalık oluşturmayı amaçlamış harika bir film. Film baştan sona duygularımı esir etti. Bittiğinde ise hikayeyi yaşayan gerçek ailenin buluşma anının kısa videosunu görünce göz yaşlarıma hakim olamadım.
Bence filmdeki en etkileyici sahnelerden birisi ise, Saroo’yu yetiştiren annenin aslında çocuk doğurmasına bir engelinin olmadığını ve neden evlat edinmeyi seçtiğini açıkladığı sahneydi.
@volkk
1 yıl önce
10 / 10
@sseymayldz
3 yıl önce
@sbnmv
3 yıl önce
@irmm
4 yıl önce
7 / 10
@omerkaratasch
4 yıl önce
9 / 10
@dondurma
4 yıl önce
10 / 10
Saroo’nun küçüklüğünü canlandıran Sunny Pawar’a hayran kaldım. Yanakları, Guddu derkenki ses tonu içimizi sızım sızım sızlattı.
Filmde, daha doğrusu biyografide kafamdan asla çıkmayan soru Guddu Saroo’yu ararken mi öldü yoksa işi almaya giderken mi? Şunu da düşünmeden edemiyorum; Guddu gibi kardeşini seven bir abi Saroo’yu kaybedip geri dönse o 25 yılı o vicdanla nasıl geçirirdi ki?
Ayrıca çocuk sezgisi inanılmaz bir şey. Saroo’nun filmde kaçırılmaya çalıştığı sahnelerde bunları hissedip gidebilmeyi başarması gerçekten hislerin, sezgilerin ne kadar insanüstü olduğunu gösteriyor.
Ayrıca Saroo’nun annesinin adını anne bilmesi, kendi adını bile doğru telaffuz edememesi, oturduğu yerin ismini birleşik bilmesi... O çocuk saflığı beni çok duygulandırdı mahvoldum valla
@m_pinar
5 yıl önce
9.5 / 10
@iamgzde
5 yıl önce
@bird_one
5 yıl önce
@blue_velvet
6 yıl önce
7.5 / 10
Bence filmdeki en etkileyici sahnelerden birisi ise, Saroo’yu yetiştiren annenin aslında çocuk doğurmasına bir engelinin olmadığını ve neden evlat edinmeyi seçtiğini açıkladığı sahneydi.