dogville bir hikayeyi, bazı görüntülerle destekleyip bunu bir stüdyo ortamında anlatmıştır. Bende bu bir sinema etkisi değil de, daha çok bir kitabı okuyormuşum da, kafamda bazı görüntüler canlanıyormuş etkisi yarattı, hikayesini de oldukça başarılı buldum
filmin temasına,finaline katıldığım söylenemez. resmen bekledim öldürmez dünyanın bu kötü halini düzeltir bize toz pembe baktırır diye bir ümit bekledim ama adam hoşlanıyor dangadanak hayatın acımasız gerçeklerini yüzümüze vurmaya. Bir nevi evet zaaflarına yenilen,hayatlarında hiç birşey yaşayamamış toplumlar hatalar yapmaya ve ezilmeye muhtaçlar.
Kısacası son zamanlarda soluksuz izlediğim,kaba bir tabirle helal olsun lan dediğim film. Lars Von Trier kim ne derse desin takdir edilesi bir yönetmen. Zaten yönetmen dediğin filmini hem yazar hem yönetir. İzleyin izlemeyene izletin!
trier'in amerika üçlemesinin ilk ayağı olan filmde yönetmen yine her zamanki gibi seyircilerin sinir uçlarına dokunmayı amaç edinmiş ve bunu başarmış.nefret ettiğim yönetmenler arasında ilk sırada yer almasına rağmen filmlerinin hiçbirine de kayıtsız kalamadığımı ve çoğunu üstün sinema örnekleri olarak gördüğümü belirteyim.kendimle çeliştiğimi düşünmüyorum.zaten yönetmenin amacı da bu sanırım.bir röportajında çevirdiği filmlir hakkında konuşurken 'bir film izleyicinin ayakkabısındaki taş gibidir.' der.Rahatsız edicilik, provake etme başlıca özellikleri sinemasının.dogwille filmi sarsıcı bir film.Filmdeki bakış açısı onaylamadığım ve kabul etmediğim bir bakış açısı olsa bile insan doğasına yaptığı yolculuk takdire değer.Bir latince söz vardır.Homo homini lupus insan insanın kurdudur diye.Bana göreyse insan insanın umududur.
Tıpkı babasının söylediği gibi, gerçekten de bir kibir abidesidir Grace. Filmin başında, öyle bir şeyden kaçıyormuş hissi uyandırıyordu ki, herhalde bunu öldürmek istiyor bu mafya babası, ya da fuhuşa zorluyorlar dedim. Halbuki adam izini bulunca, sakince konuştu arabada. İstese, kapıyı kapattırdığı gibi basardı gaza, o Dogville'lilerin yaptığı gibi de zincire vururdu kızını. İlk kibirlilik göstergesi, bu kaçışıydı yani bence. Daha sonra, yine bence filmin en akıllıca repliklerinin sahibi olan babasının dediği gibi, o insanların yaptıklarını, zaaflarına verip affederken (ki yenir yutulur şeyler değildi.. herkes affedici olabilir/olmalıdır zaman zaman, ama onun da sınırları olsa gerek), burada kendini üstün görüyor olmasının büyük etkisi vardı. Onlar zaaflarına uyan zavallılardı, ve Grace, onların eziyetlerini affeden bir azizeydi sanki. Filmin finalinde de, yine bu tavan yapmış kibrini konuşturdu ve sanki bir Dogville'i yok ederek, dünyadan bütü... Devamı
!--SPOILER--!!--SPOILER--!!--SPOILER--!
Tıpkı babasının söylediği gibi, gerçekten de bir kibir abidesidir Grace. Filmin başında, öyle bir şeyden kaçıyormuş hissi uyandırıyordu ki, herhalde bunu öldürmek istiyor bu mafya babası, ya da fuhuşa zorluyorlar dedim. Halbuki adam izini bulunca, sakince konuştu arabada. İstese, kapıyı kapattırdığı gibi basardı gaza, o Dogville'lilerin yaptığı gibi de zincire vururdu kızını. İlk kibirlilik göstergesi, bu kaçışıydı yani bence. Daha sonra, yine bence filmin en akıllıca repliklerinin sahibi olan babasının dediği gibi, o insanların yaptıklarını, zaaflarına verip affederken (ki yenir yutulur şeyler değildi.. herkes affedici olabilir/olmalıdır zaman zaman, ama onun da sınırları olsa gerek), burada kendini üstün görüyor olmasının büyük etkisi vardı. Onlar zaaflarına uyan zavallılardı, ve Grace, onların eziyetlerini affeden bir azizeydi sanki. Filmin finalinde de, yine bu tavan yapmış kibrini konuşturdu ve sanki bir Dogville'i yok ederek, dünyadan bütün kötülükleri silebilirmişçesine herkesi öldürttü. Fakat ironiye bakın ki, köpek kurtuldu. Yani, hayvani içgüdü hep bir yerlerde yaşıyor olacak. Zaten eğer gerçekten o amaçla kasabayı yok ettirmiş olsaydı, o anda köpeği de vurun demesi gerekirdi. Ama hayır, o sadece son anda kendisine yapılanların öcünü almaya karar verdi. Hatta kibarlık edip "bir işimi de kendim göreyim" dedi ve Tom'u kendi elleriyle öldürdü (ki kanımca o kasabadaki en tehlikeli insan da hakikaten Tom'du.. çünkü "beyin"di.)
!--SPOILER--!!--SPOILER--!!--SPOILER--!
Bunun dışında, zaten kullanılan müziklerle de beni mest etti (favorim Cum Dederit). Kullanılan mekan ve dekor tercihleri de, kesinlikle anlatılmak istenenle bire bir örtüşüyordu (görünmez duvarlar arasına sıkışmış bir kasaba, ve duvarları olmayan evlerde - yani mahremiyet sınırları olmaksızın - yaşayan insanlar).
son dönemde yapılan en güçlü deneysel sinema ürünüdür. hala etkisindeyim. bir roman mı, bir tiyatro sahnesinde mi hepsi, ya da biri bana bir hikaye mi anlatıyor, tamamen seyirci kalamayacağım.. her ne ise - tecrübe etmenizi öneririm.
@yorgun_nihilist
13 yıl önce
8.8 / 10
@maymunadam92
13 yıl önce
8 / 10
@ecezkc
14 yıl önce
10 / 10
Kısacası son zamanlarda soluksuz izlediğim,kaba bir tabirle helal olsun lan dediğim film. Lars Von Trier kim ne derse desin takdir edilesi bir yönetmen. Zaten yönetmen dediğin filmini hem yazar hem yönetir. İzleyin izlemeyene izletin!
@foolmood
14 yıl önce
9 / 10
@babelfish
14 yıl önce
9.3 / 10
Tıpkı babasının söylediği gibi, gerçekten de bir kibir abidesidir Grace. Filmin başında, öyle bir şeyden kaçıyormuş hissi uyandırıyordu ki, herhalde bunu öldürmek istiyor bu mafya babası, ya da fuhuşa zorluyorlar dedim. Halbuki adam izini bulunca, sakince konuştu arabada. İstese, kapıyı kapattırdığı gibi basardı gaza, o Dogville'lilerin yaptığı gibi de zincire vururdu kızını. İlk kibirlilik göstergesi, bu kaçışıydı yani bence. Daha sonra, yine bence filmin en akıllıca repliklerinin sahibi olan babasının dediği gibi, o insanların yaptıklarını, zaaflarına verip affederken (ki yenir yutulur şeyler değildi.. herkes affedici olabilir/olmalıdır zaman zaman, ama onun da sınırları olsa gerek), burada kendini üstün görüyor olmasının büyük etkisi vardı. Onlar zaaflarına uyan zavallılardı, ve Grace, onların eziyetlerini affeden bir azizeydi sanki. Filmin finalinde de, yine bu tavan yapmış kibrini konuşturdu ve sanki bir Dogville'i yok ederek, dünyadan bütü ... Devamı
Tıpkı babasının söylediği gibi, gerçekten de bir kibir abidesidir Grace. Filmin başında, öyle bir şeyden kaçıyormuş hissi uyandırıyordu ki, herhalde bunu öldürmek istiyor bu mafya babası, ya da fuhuşa zorluyorlar dedim. Halbuki adam izini bulunca, sakince konuştu arabada. İstese, kapıyı kapattırdığı gibi basardı gaza, o Dogville'lilerin yaptığı gibi de zincire vururdu kızını. İlk kibirlilik göstergesi, bu kaçışıydı yani bence. Daha sonra, yine bence filmin en akıllıca repliklerinin sahibi olan babasının dediği gibi, o insanların yaptıklarını, zaaflarına verip affederken (ki yenir yutulur şeyler değildi.. herkes affedici olabilir/olmalıdır zaman zaman, ama onun da sınırları olsa gerek), burada kendini üstün görüyor olmasının büyük etkisi vardı. Onlar zaaflarına uyan zavallılardı, ve Grace, onların eziyetlerini affeden bir azizeydi sanki. Filmin finalinde de, yine bu tavan yapmış kibrini konuşturdu ve sanki bir Dogville'i yok ederek, dünyadan bütün kötülükleri silebilirmişçesine herkesi öldürttü. Fakat ironiye bakın ki, köpek kurtuldu. Yani, hayvani içgüdü hep bir yerlerde yaşıyor olacak. Zaten eğer gerçekten o amaçla kasabayı yok ettirmiş olsaydı, o anda köpeği de vurun demesi gerekirdi. Ama hayır, o sadece son anda kendisine yapılanların öcünü almaya karar verdi. Hatta kibarlık edip "bir işimi de kendim göreyim" dedi ve Tom'u kendi elleriyle öldürdü (ki kanımca o kasabadaki en tehlikeli insan da hakikaten Tom'du.. çünkü "beyin"di.)
!--SPOILER--!!--SPOILER--!!--SPOILER--!
Bunun dışında, zaten kullanılan müziklerle de beni mest etti (favorim Cum Dederit). Kullanılan mekan ve dekor tercihleri de, kesinlikle anlatılmak istenenle bire bir örtüşüyordu (görünmez duvarlar arasına sıkışmış bir kasaba, ve duvarları olmayan evlerde - yani mahremiyet sınırları olmaksızın - yaşayan insanlar).
Özetle, mükemmel bir film..
@ustunkoru
14 yıl önce
9.5 / 10
@marjinalfaydasi
15 yıl önce
@yok_daha_neler
15 yıl önce
9.2 / 10
@pckombat
15 yıl önce
8.7 / 10
@yume
15 yıl önce
9.8 / 10
nicole kidmanın en iyi filmi diyebilirim.
ahh insanlar ve kendilerine göre değişen ahlak değerleri..
sonunu çok güzel bağlamışlar tam insanca karar