Müthiş bir meditasyon filmi. İntihar etmeyi düşünen Mr.Badii, bunu gerçekleştirmek için birini tutmaya çalışır. Tüm uyku haplarını içerek kazmış olduğu bir mezara girecek ve kendisini gömecek birine ihtiyaç duymaktadır. Fakat bu konuyu doğrudan söylemek yerine, bulduğu kişilere yolda anlatmayı tercih etmektedir. Direk reddedilmemek için böyle bir taktik geliştirmiştir. Fakat ne yaparsa yapsın, teklifi ne kadar cazip olursa olsun kimse kabul etmemektedir. Ta ki, Mr.Bagheri'ye teklif edinceye kadar. Fakat bu şahıs, hayattan dersini öyle almış biridir ki, anlattıklarıyla tüm izleyicinin bakış açısına dokunur.
Film son derece sade, müziksiz ve öz bir anlatım içermektedir. Neredeyse ilk bir saat boyunca olanlara anlam veremiyorsunuz. Zaten filmin son yirmi dakikalık kısmını bu kadar anlamlı yapan da bu ilk bir saat boyunca ki anlamsızlık. Ve o son konuşma sekansında anlatılanlar ile bir çok felsefi bakış canlanıyor zihinlerde. Anlatılan fıkradaki "aslında acıyan senin parmağın" unsuru, b... Devamı
Müthiş bir meditasyon filmi. İntihar etmeyi düşünen Mr.Badii, bunu gerçekleştirmek için birini tutmaya çalışır. Tüm uyku haplarını içerek kazmış olduğu bir mezara girecek ve kendisini gömecek birine ihtiyaç duymaktadır. Fakat bu konuyu doğrudan söylemek yerine, bulduğu kişilere yolda anlatmayı tercih etmektedir. Direk reddedilmemek için böyle bir taktik geliştirmiştir. Fakat ne yaparsa yapsın, teklifi ne kadar cazip olursa olsun kimse kabul etmemektedir. Ta ki, Mr.Bagheri'ye teklif edinceye kadar. Fakat bu şahıs, hayattan dersini öyle almış biridir ki, anlattıklarıyla tüm izleyicinin bakış açısına dokunur.
Film son derece sade, müziksiz ve öz bir anlatım içermektedir. Neredeyse ilk bir saat boyunca olanlara anlam veremiyorsunuz. Zaten filmin son yirmi dakikalık kısmını bu kadar anlamlı yapan da bu ilk bir saat boyunca ki anlamsızlık. Ve o son konuşma sekansında anlatılanlar ile bir çok felsefi bakış canlanıyor zihinlerde. Anlatılan fıkradaki "aslında acıyan senin parmağın" unsuru, bugün doğru bildiklerimizin yanlış olduğunu yarın anlayabiliriz ama intihar ettiğinde bu şansı da kendinden almış oluyorsun sözündeki anlam ve daha bir çok replik.
Yaşadığımız yeryüzüne tutunmak için bahanelere ihtiyacımız var; bu, kimine göre güneşin doğuşu kimine göre kirazın tadı... Ölüm için kazdığın çukurda, bulutların arasından süzülen dolunayı görüp de ölmek mümkün mü? Bana göre bu seyir, kirazın tadından daha nefes kesici!
Boğucu bir atmosfere sahip. Hem mekansal hem de ruhsal açıdan. Bir parça yeşil görebilmek için can atıyor insan izlerken. Aynı güzergahta gidip gelinen bir yol ve içsel yolculuk filmi. Aşina olduğumuz Farsça kelimeleri seçebilmek de mutlu etmiyor değil.
https://i.hizliresim.com/vaaRov.jpg umut sarıkaya’nın övmek için yaşayanlar karikatürünü gördükten sonra iran sineması hakkında yorum yapamaz oldum. neyse ayrıntılara girmeyelim zaten aşağıda yazanlara ekleyeceğim çokta bir şey de yok gibi. sadece minimalist film izlemeyi seviyorum diyip bundan sıkılanlar yada çok ağır ilerliyor diyenleri anlamadım. minimalizmin sözlük anlamı gibi bir şey zaten bu film.
Doğu medeniyetinde tasavvufun yaygınlaştığı dönemlerde yaşamış abdallar; kendilerini yerin altına kazdıkları bir mahzenin ya da kuyunun içine kapatıp hatrı sayılır bir süre boyunca orada kalıp, kendilerini dünya nimetlerinden tamamen soyutlamak suretiyle, bir sonraki muhtemel alemin muhtevasını tadımlayabilmeye çalışırlarmış.
@sineperest
7 ay önce
7.8 / 10
@tiamath
1 yıl önce
8.5 / 10
Film son derece sade, müziksiz ve öz bir anlatım içermektedir. Neredeyse ilk bir saat boyunca olanlara anlam veremiyorsunuz. Zaten filmin son yirmi dakikalık kısmını bu kadar anlamlı yapan da bu ilk bir saat boyunca ki anlamsızlık. Ve o son konuşma sekansında anlatılanlar ile bir çok felsefi bakış canlanıyor zihinlerde. Anlatılan fıkradaki "aslında acıyan senin parmağın" unsuru, b ... Devamı
Film son derece sade, müziksiz ve öz bir anlatım içermektedir. Neredeyse ilk bir saat boyunca olanlara anlam veremiyorsunuz. Zaten filmin son yirmi dakikalık kısmını bu kadar anlamlı yapan da bu ilk bir saat boyunca ki anlamsızlık. Ve o son konuşma sekansında anlatılanlar ile bir çok felsefi bakış canlanıyor zihinlerde. Anlatılan fıkradaki "aslında acıyan senin parmağın" unsuru, bugün doğru bildiklerimizin yanlış olduğunu yarın anlayabiliriz ama intihar ettiğinde bu şansı da kendinden almış oluyorsun sözündeki anlam ve daha bir çok replik.
Mutlaka izlenmesi gereken filmlerden biri.
@zenobiaa
2 yıl önce
4.3 / 10
@esra2103
2 yıl önce
@panzerfaust
2 yıl önce
7.5 / 10
-yumurta bana dokunuyor. (akşamına intihar edecek adam ironisi)
@zemzem
3 yıl önce
@furkankavak
3 yıl önce
7.6 / 10
@darkscream
5 yıl önce
7.3 / 10
umut sarıkaya’nın övmek için yaşayanlar karikatürünü gördükten sonra iran sineması hakkında yorum yapamaz oldum. neyse ayrıntılara girmeyelim zaten aşağıda yazanlara ekleyeceğim çokta bir şey de yok gibi. sadece minimalist film izlemeyi seviyorum diyip bundan sıkılanlar yada çok ağır ilerliyor diyenleri anlamadım. minimalizmin sözlük anlamı gibi bir şey zaten bu film.
@dewim
6 yıl önce
9.3 / 10
Doğu medeniyetinde tasavvufun yaygınlaştığı dönemlerde yaşamış abdallar; kendilerini yerin altına kazdıkları bir mahzenin ya da kuyunun içine kapatıp hatrı sayılır bir süre boyunca orada kalıp, kendilerini dünya nimetlerinden tamamen soyutlamak suretiyle, bir sonraki muhtemel alemin muhtevasını tadımlayabilmeye çalışırlarmış.
@themnp
6 yıl önce
@firfirella
6 yıl önce
8.5 / 10