Bu film nasıl 7, 7 üstü almış hayret ettim. Sonunda, en son duyu kaybedildikten sonra söylenen sözler, anlatılmak istenen güzel, ama o kadar. Hani onu söylemek için böyle dönüp dolaşmak, uzatmak... valla billa vakit kaybı.
7nin bu film için az bir puan olduğunu düşünüyorum. Çünkü bize basit bir konuyla anlattığı harika şeyler var. Herkesin farklı anlamlar çıkaracağı bir film değil bence, herkes aynı şeyleri ya da birbirine çok yakın şeyleri düşünür. Konu aşk gibi gözükse bile aslında olmadığını bir süre sonra anlıyorsunuz. Açıkcası, filmin özetini okurken, klasik bir aşk filmi izleyeceğim diye düşünmüştüm ama gerçekten yanıldığımı farkettim.
Çok fazla etkileyici olmaz belki bazılarımızda ama kesinlikle hayata karşı biraz daha saygı göstermenize yarayabilir. Keşke bunu anlayabilmemiz filmler, kitaplar sayesinde olmasa da kendimiz farkına varıp uygulayabilsek.
bir gün dünya yok olabilir ama duygular şimdiden yok olmaya başladı galiba... belki de bunu bize en iyi anlatan film oldu perfect sense... içinde geçen cümlelerin hepsine tamamen katılıyorum...
son dönem sinemada moda olan kıyamet filmlerine yeni bir renk getirmiş film... diğer filmlerin aksine nasıl bulaştığı belirsiz bir virüs insanların elinden duyularını birer birer almaktadır... bu hikayede de durumun insanların vahşileşmesine yol açması aslında şaşırtıcı olsada bir kaos oluşması da kaçınılmaz aslında... ve böyle bir ortamda yeni tanışmış bir çiftin ellerinden kayıp giderken duyuları... bunca zamanlarını birbirlerinden habersiz boşa geçirmiş olmalarından tüm duyguları doyasıya yaşayamadan ellerinde kalanlarla yetinmelerini izliyoruz.
duyularımızın bilincimizin en ücra yerlerindeki hatıralarımızı depreştireceğini hatırlamamıza yardım edeceğini, benzerlerinde olduğu gibi, elimizde olanları kaybetmenin eksikliğiyle yaşamanın nasıl bir tecrübe olduğunu söyleyen bu filmin farklı bir deneyim adına izlenmesi gerekir...
iyi, güzel, hoş, abartısız vs.. beklentileri yükseltmek istemem ama benim için kusursuz çok güzel bir filmdi..anlatılmak istenen çok basit ve yalın bir şekilde aktarılmış, duyguyu izleyiciye çok güzel aktarmış..
Duyularımızı bir bir kaybedersek ne olur? Koku alma duyusunu kaybettiğimizde anılarımızı da kaybettiğimizi biliyor musunuz? Tat alma, işitme ve en kötüsü en sona öfke krizleri içinde tüm duyuların gidişi Duyularımızı kaybetsek bile geriye aşk kalır mı? İnsanlar kendilerini en kötüye hazırlıyorlar ama en iyiyi umuyorlar (Sabun ve tıraş köpüğünün tadı nasıldır?)
Konusu bilindik ama işleyişi farklı olup beni mest etti, filmin başlarında daha çok duyu organlarının aşkın üzerindeki alışılmışlık hissiyle artık yok olmasını(karşıdakinin kokusu,dedikleri , sesi, uc olarakta tadı alıştığımız için yok olmakta) ve geriye sadece dokunarak hissetme, geriye kalan ve değişmeyen tek şey dokunmak olarak algılamıştım daha cok soyut düşünerek bu konuya varmıştım... velhasıl izleyince pişman olunmayacak bir film olduğunu düşünmekteyim. afiyet olsun herkese.
kurgunun her anı ''aşırı'' kaotik anlatması beni biraz rahatsız etti film boyunca.eva green gerçekten güzel bir kadın.filmin etkileyiciliği ve özgünlüğüne de katkısı büyük.
@smh_sarp
11 yıl önce
8.2 / 10
Eva Green in mükemmel oyunculuğunu sergilediği gerçekten çook ilginç ve hayata ve aşka karşı farklı bir bakış açısıyla bakan bir film
@foxylady
11 yıl önce
4.8 / 10
@horrorpheliac
12 yıl önce
Çok fazla etkileyici olmaz belki bazılarımızda ama kesinlikle hayata karşı biraz daha saygı göstermenize yarayabilir. Keşke bunu anlayabilmemiz filmler, kitaplar sayesinde olmasa da kendimiz farkına varıp uygulayabilsek.
@filmsever
12 yıl önce
8 / 10
@enik_kral
12 yıl önce
duyularımızın bilincimizin en ücra yerlerindeki hatıralarımızı depreştireceğini hatırlamamıza yardım edeceğini, benzerlerinde olduğu gibi, elimizde olanları kaybetmenin eksikliğiyle yaşamanın nasıl bir tecrübe olduğunu söyleyen bu filmin farklı bir deneyim adına izlenmesi gerekir...
@tyler
12 yıl önce
8.5 / 10
@jahr
12 yıl önce
@gundula
12 yıl önce
@silence
12 yıl önce
9 / 10
@crackby
12 yıl önce