Piyanist Yorumları

Piyanist filmi detayları

@cerenbusse

10 ay önce

8.7 / 10

Çok üzücü çok çok üzücü ama bu kadında kendimi gördüm çoğu anlamda. Onun için epey etkilendim filmden.
E

@enes146

2 yıl önce

8.8 / 10

Kesinlikle izlenmesi gereken bir başka film. Film, bastırılmış hazlar, baba’nın eksikliği ve bunun gibi freudyen konuları sado mazo bir ilişki ekseninde çok iyi bir matematikle neredeyse kusursuz işliyor. Oyuncuların da takdire şayan performanslarıyla film resmen nirvanaya erişiyor. Haneke her zamanki gibi böyle bir ilişkiyi bile kendine has, rahatsız edici bir biçimde işleyerek yönetmenlik becerilerini bir kere daha bizlere sergiliyor.

@claviculaa

3 yıl önce

7.1 / 10

Tanıdığım kadınlar canlandı.

@idekm

3 yıl önce

hayatımda hiç bu kadar bir filmde utandığımı ve rahatsız olduğumu hatırlamıyorum..

@themnp

4 yıl önce

8.8 / 10

hakimiyet kurma dürtüsünün id'in isteği doğrultusunda gün yüzüne çıkmasını görüyoruz. genel gözlemim disiplinle kariyer sahibi olan kişiliklerde bu çabanın hep var olduğu ve yüksekten bakmanın da bu kişiliklerde yer edindiği... filmdeki walter ın da kendine yediremediği bu zaten... her seferinde artık bitti dediğimde walter ın geri gelmesi çok da sebepsiz değil düşününce.. gerçek ilişkilerde de böyledir koşullar ve durumlar farklı olsa da... müzik açısından doyurucu bir filmdi. müziğe daha yeni başladım ve filmin bi kaç noktası hariç gerisi boş diyenlerin aksine film bütünüyle şaheserdi.

@parfenrogojin

5 yıl önce

Haneke'nin başyapıtlarından biri olan Piyano Öğretmeni yönetmenin senaryosu olmaması anlamında önemli ve hikayeleme açısından bir çok Haneke filminden ayrılıyor diyebiliriz: sözlerin yarıda kaldığı cümleler, karartmalar, görüntü kopmaları burada yok, ama müzik kullanımının da yine birçok Haneke filminde olduğu gibi sadece gerçek müzik çalındığı zamanlarda karşımıza çıktığını söyleyebiliriz. Öte yandan Piyano Öğretmeni gibi bir de yönetmenin Aşk filmi bir kapının açılması sahnesiyle başlıyordu yanılmıyorsam.

Piyano Öğretmeni'nin beni en çok etkileyen yönlerinden kesinlikle en önde geleni karakter çalışması oldu diyebilirim. Diğer Haneke filmlerinde böylesi net çizilebilmiş bir karakter var mıydı diye düşününce Cache'deki Georges geliyor aklıma. Bu filmin senaristi ise kitabın yazarı. Bu anlamda karakterimizin böylesine belirgin bir çizgi taşımasını, tabii ki Erika karakterinden söz ediyorum, bir edebiyatçıya borçlu olduğumuzu da söyleyebiliriz.

Haneke filmleri, çocukluğu aileleri, içi
... Devamı
Haneke'nin başyapıtlarından biri olan Piyano Öğretmeni yönetmenin senaryosu olmaması anlamında önemli ve hikayeleme açısından bir çok Haneke filminden ayrılıyor diyebiliriz: sözlerin yarıda kaldığı cümleler, karartmalar, görüntü kopmaları burada yok, ama müzik kullanımının da yine birçok Haneke filminde olduğu gibi sadece gerçek müzik çalındığı zamanlarda karşımıza çıktığını söyleyebiliriz. Öte yandan Piyano Öğretmeni gibi bir de yönetmenin Aşk filmi bir kapının açılması sahnesiyle başlıyordu yanılmıyorsam.

Piyano Öğretmeni'nin beni en çok etkileyen yönlerinden kesinlikle en önde geleni karakter çalışması oldu diyebilirim. Diğer Haneke filmlerinde böylesi net çizilebilmiş bir karakter var mıydı diye düşününce Cache'deki Georges geliyor aklıma. Bu filmin senaristi ise kitabın yazarı. Bu anlamda karakterimizin böylesine belirgin bir çizgi taşımasını, tabii ki Erika karakterinden söz ediyorum, bir edebiyatçıya borçlu olduğumuzu da söyleyebiliriz.

Haneke filmleri, çocukluğu aileleri, içinde bulundukları toplum ve koşullar tarafından yok edilmiş insanların suça temasını, bu insanların başkalarını ya da kendilerini yok edişini anlatıyor diyebiliriz. Piyano Öğretmeni de annesiyle kurduğu ergen-ebeveyn ilişkisinin kalıplarını kıramamış bir kadının öfkesini kendisine ve başkalarına ödetmesinin, bu kısırdöngüde debelenip durmasının öyküsünü anlatıyor. 18 sene sonra bir kez daha izlerken aklıma Gillian Flynn'in Kesici Şeyler adlı romanı geldi. Orada da baş karakterimiz çocukluk ve ergenlik dönemlerinin ruhuna derin derin jilet kesikleriyle bıraktığı izleri yetişkinliğinde de bu ritüelini kendince sürdürerek yaşatıyordu. Erika'nın ritüelleri bizde rahatsızlık hissi yaratıyorsa bunun Haneke'nin bütün filmlerinde gördüğümüz gibi film süresince karşımıza çıkmayan ama bize sezdirilen ve bize başka başka yerlere ve mümkün olsa kişisel tarihlere dek bakmamızı sağlayacak o sebeplerle ilgisi olsa gerek. Haneke karakterleri perdede, ekranda izlediğimiz hikayelerinin öncesini ve tarihini bize düşündüren karakterler. Ve burada Erika'nın yaşadığı yıkımın yönetmenin ilk uzun metrajlı filmi Yedinci Kıta'nın sonundaki hakikaten tüyler ürperten yıkım sahnelerinden bir farkı yok. Burada sadece gürültü çıkmıyor ve herşey ağır ağır, usul usul yıkılıyor, darmadağın oluyor.

Haneke'yi ve Piyano Öğretmeni'ni herkese öneriyorum. Mutlaka.

@mehmetm

5 yıl önce

"anarşi yönünüz güçlü değil"
"schubert çirkin bir adamdı"
"benim duygularım yok, mantığın önüne geçemezler"
bu üç cümle erika'nın ruh halindeki çelişkileri açıklıyor gibi. bir yandan mantığıyla hareket ederken, duyguları başka bir yere sürüklüyor kendisini. uyumsuz karakteri, yeteneğinin önüne geçemiyor.

@saronsham

6 yıl önce

9.2 / 10

Marquis De Sade bunu beğendi.

@bird_one

6 yıl önce

Siz Haneke filmi diye öve öve bitiremez, bu yorumu da eksilersiniz ama olsun. Benim için tam bir zaman kaybıydı bu film. Rahatsız edici filmler izlerim ve severim de, Haneke’nin başka filmlerini de izledim. Ama bu filmden hiç hoşlanmadım, çok kötüydü.

@lavinhoodie

7 yıl önce

9.3 / 10

Michael Haneke'nin tarzının tadını ilk kez bu filmde tatmıştım.İsabelle Huppert'in performansı konunun işlenişi ile birleşince ortaya çok başarılı bir yapım çıkmış.Huppert Erika'nın duygusuz karakterini,"çirkin" arzularını ve acısını o kadar iyi canlandırmış ki anlatamam.Annesinin baskı yaptığı duygularına ve cinsel arzularına kavuşmak için adeta can atıyordu.
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL