"Uykunda hep Korece konuşursun... Anlayamadığım bir dilde rüyalar görüyorsun... Bu beni korkutuyor."
Kaderci aşk filmlerinin zorlama bir araya getirişlerine karşı yapılmış yumuşacık ve özgün bir yorum. Vedalara dair de buruk bir anlatı. Çantama kıyafetlerimi toplayıp içim titreyerek şehirden ayrılmanın sızısını iyi bilirim. Geride bıraktığım insanın yeniden bensiz hayatıyla bir başına kalmasının üzüntüsünü de. Defalarca yaşadım. Bu yüzden Past Lives bana ekstra dokundu.
Nora ailesinin iş hedefleri nedeniyle çocukluk aşkı Hae Sung'u Kore'de bırakmak zorunda kalır. Hae Sung Nora'nın bir anda gidişinin çocuksu acısını yetişkinliğine kadar taşır ve onu bulur. Fakat merak etmeyin, film bu noktadan sonra her zaman izlediğimiz o hikaye olmaktan çıkar.
Film Sofia Coppola'nın Lost in Translation filmine ve Michel Gondry'nin Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmine epey yakınsıyor. Lost in Translation kadar kötü bir film değil ve onun gibi aldatma güzellemesine girmiyor. Past Li... Devamı
"Uykunda hep Korece konuşursun... Anlayamadığım bir dilde rüyalar görüyorsun... Bu beni korkutuyor."
Kaderci aşk filmlerinin zorlama bir araya getirişlerine karşı yapılmış yumuşacık ve özgün bir yorum. Vedalara dair de buruk bir anlatı. Çantama kıyafetlerimi toplayıp içim titreyerek şehirden ayrılmanın sızısını iyi bilirim. Geride bıraktığım insanın yeniden bensiz hayatıyla bir başına kalmasının üzüntüsünü de. Defalarca yaşadım. Bu yüzden Past Lives bana ekstra dokundu.
Nora ailesinin iş hedefleri nedeniyle çocukluk aşkı Hae Sung'u Kore'de bırakmak zorunda kalır. Hae Sung Nora'nın bir anda gidişinin çocuksu acısını yetişkinliğine kadar taşır ve onu bulur. Fakat merak etmeyin, film bu noktadan sonra her zaman izlediğimiz o hikaye olmaktan çıkar.
Film Sofia Coppola'nın Lost in Translation filmine ve Michel Gondry'nin Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmine epey yakınsıyor. Lost in Translation kadar kötü bir film değil ve onun gibi aldatma güzellemesine girmiyor. Past Lives daha gerçekçi, etik değerlerini önemseyen karakterlerin mantıklı tavırlarına yer veriyor. Eternal Sunshine filminden aldığı tatlı parçaları onurlandırmak için de filmde doğrudan ismine ve bir kesite yer veriyor.
Birçoğumuz sevdiğimiz insanların bizim için neden özel olduklarını hiç düşünmüyoruz. Yerine hemen hemen aynı niteliklere sahip bir insanı koysaydık yine mutlu olur muyduk? Neden başkası değil de o var yanımızda? O olmasaydı daha iyi olur muydu? Film tüm bu sorularla fikrimizi yavaş yavaş makul, rahatlatıcı noktalara taşıyor. Otobüsle seyahat ederken ani bir tepeden inişte içimizin çekilmesi gibi bir his.
Nora'nın eşi Arthur'un kişiliği de filmlerde gördüğüm en iyi eş temsiliyetlerinden biriydi. Kaç kadın eşinin kollarında, çocukluk aşkına veda ettiği için ağlama özgürlüğü bulabilir ki? Filmin bir ilişkiyi ulaştırdığı ideal nokta buydu ve çok anlamlıydı.
Celine Song, epey iyi bir ilk filmle beyaz perdeye adımını atmış. 2023'ün en kuvvetli filmlerinden biri olduğu açık.
Oldukça sakin ve doğal bir aşk filmi. Başroller iyiydi ama beni özellikle Arthur rolü şaşırttı. Filmi izleyen seyircinin onun hakkında düşüneceği her şeyi söyletmişler adama çok yaratıcı ve güzel buldum. Silik bir karakter olması gerekirken sözleriyle var oldu. Filmin en orjinal yanı bence buydu.
En sevdiğim sahnesi : uber'e binerken o geçmişe dönmeleri aynı zaman aynı akşam ama o dönüşün geçmişten gelmesi küçücük bir dönüşün , geç gelende olsa o duygu çok güzeldi.
"-ayrılmak zorundaydın çünkü sen sensin
Ve senden hoşlanmamın sebebi sen olduğun içindi.
Ama sen kim olursan ol ayrılan birisin.
-Hatırladığın Na Young burada yok
Ancak o küçük kız gerçekten vardı.
O burada senin karşında oturmuyor ama bu onun gerçek olmadığı anlamına gelmez.20 yıl önce onu seninle birlikte geride bıraktım."
Film devam ederken kadının eşinin olduğu sahnelerde her ne kadar bu iki karakter ön planda olsa da geri plana atılmış gibi gözüküyor. Ama yaşanan bu olaylarda zaten adamı geri plana atmış olmaları gerçekten empati yaptığında insanı sinir ediyor bu da bir gerçek.
İki karakter var ve filmde bahsedilen bir inanış var ;(inyeon) ın-yun , iki insanın geçmiş yaşamlarından beri ayrılmayan bir bağları var , gelecekteki yaşamlarında da bu... Devamı
En sevdiğim sahnesi : uber'e binerken o geçmişe dönmeleri aynı zaman aynı akşam ama o dönüşün geçmişten gelmesi küçücük bir dönüşün , geç gelende olsa o duygu çok güzeldi.
"-ayrılmak zorundaydın çünkü sen sensin
Ve senden hoşlanmamın sebebi sen olduğun içindi.
Ama sen kim olursan ol ayrılan birisin.
-Hatırladığın Na Young burada yok
Ancak o küçük kız gerçekten vardı.
O burada senin karşında oturmuyor ama bu onun gerçek olmadığı anlamına gelmez.20 yıl önce onu seninle birlikte geride bıraktım."
Film devam ederken kadının eşinin olduğu sahnelerde her ne kadar bu iki karakter ön planda olsa da geri plana atılmış gibi gözüküyor. Ama yaşanan bu olaylarda zaten adamı geri plana atmış olmaları gerçekten empati yaptığında insanı sinir ediyor bu da bir gerçek.
İki karakter var ve filmde bahsedilen bir inanış var ;(inyeon) ın-yun , iki insanın geçmiş yaşamlarından beri ayrılmayan bir bağları var , gelecekteki yaşamlarında da bu yüzden tanışık oluyorlar inancı gibi bir şey. Aslında bu konunun etrafında dönen birinin geleneksel özleriyle yaşama devam etmesi birinin çocukken memleketten kopup başka bir ülkede yaşaması ile çatışması , geçmişte ilk aşkları olan bu insanların tabiki yaş aldıkça ve çevresiyle birlikte değişmesi ve 12 -20 yıl sonra karşılaşmaları.
"the ties between two people over the course of their lives; one's connection with certain people or things. 첫사랑과의 인연 cheotsarang-gwa-ui inyeon relationship with one's first love over the course of one's life. predestined relationship; fate; destiny."
@furkandgn9
1 ay önce
8.5 / 10
Kaderci aşk filmlerinin zorlama bir araya getirişlerine karşı yapılmış yumuşacık ve özgün bir yorum. Vedalara dair de buruk bir anlatı. Çantama kıyafetlerimi toplayıp içim titreyerek şehirden ayrılmanın sızısını iyi bilirim. Geride bıraktığım insanın yeniden bensiz hayatıyla bir başına kalmasının üzüntüsünü de. Defalarca yaşadım. Bu yüzden Past Lives bana ekstra dokundu.
Nora ailesinin iş hedefleri nedeniyle çocukluk aşkı Hae Sung'u Kore'de bırakmak zorunda kalır. Hae Sung Nora'nın bir anda gidişinin çocuksu acısını yetişkinliğine kadar taşır ve onu bulur. Fakat merak etmeyin, film bu noktadan sonra her zaman izlediğimiz o hikaye olmaktan çıkar.
Film Sofia Coppola'nın Lost in Translation filmine ve Michel Gondry'nin Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmine epey yakınsıyor. Lost in Translation kadar kötü bir film değil ve onun gibi aldatma güzellemesine girmiyor. Past Li ... Devamı
Kaderci aşk filmlerinin zorlama bir araya getirişlerine karşı yapılmış yumuşacık ve özgün bir yorum. Vedalara dair de buruk bir anlatı. Çantama kıyafetlerimi toplayıp içim titreyerek şehirden ayrılmanın sızısını iyi bilirim. Geride bıraktığım insanın yeniden bensiz hayatıyla bir başına kalmasının üzüntüsünü de. Defalarca yaşadım. Bu yüzden Past Lives bana ekstra dokundu.
Nora ailesinin iş hedefleri nedeniyle çocukluk aşkı Hae Sung'u Kore'de bırakmak zorunda kalır. Hae Sung Nora'nın bir anda gidişinin çocuksu acısını yetişkinliğine kadar taşır ve onu bulur. Fakat merak etmeyin, film bu noktadan sonra her zaman izlediğimiz o hikaye olmaktan çıkar.
Film Sofia Coppola'nın Lost in Translation filmine ve Michel Gondry'nin Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmine epey yakınsıyor. Lost in Translation kadar kötü bir film değil ve onun gibi aldatma güzellemesine girmiyor. Past Lives daha gerçekçi, etik değerlerini önemseyen karakterlerin mantıklı tavırlarına yer veriyor. Eternal Sunshine filminden aldığı tatlı parçaları onurlandırmak için de filmde doğrudan ismine ve bir kesite yer veriyor.
Birçoğumuz sevdiğimiz insanların bizim için neden özel olduklarını hiç düşünmüyoruz. Yerine hemen hemen aynı niteliklere sahip bir insanı koysaydık yine mutlu olur muyduk? Neden başkası değil de o var yanımızda? O olmasaydı daha iyi olur muydu? Film tüm bu sorularla fikrimizi yavaş yavaş makul, rahatlatıcı noktalara taşıyor. Otobüsle seyahat ederken ani bir tepeden inişte içimizin çekilmesi gibi bir his.
Nora'nın eşi Arthur'un kişiliği de filmlerde gördüğüm en iyi eş temsiliyetlerinden biriydi. Kaç kadın eşinin kollarında, çocukluk aşkına veda ettiği için ağlama özgürlüğü bulabilir ki? Filmin bir ilişkiyi ulaştırdığı ideal nokta buydu ve çok anlamlıydı.
Celine Song, epey iyi bir ilk filmle beyaz perdeye adımını atmış. 2023'ün en kuvvetli filmlerinden biri olduğu açık.
@holol
2 ay önce
8 / 10
@kiti
2 ay önce
7.8 / 10
@fthgzl79
3 ay önce
6.9 / 10
@mithraldil
3 ay önce
7.2 / 10
"-ayrılmak zorundaydın çünkü sen sensin
Ve senden hoşlanmamın sebebi sen olduğun içindi.
Ama sen kim olursan ol ayrılan birisin.
-Hatırladığın Na Young burada yok
Ancak o küçük kız gerçekten vardı.
O burada senin karşında oturmuyor ama bu onun gerçek olmadığı anlamına gelmez.20 yıl önce onu seninle birlikte geride bıraktım."
Film devam ederken kadının eşinin olduğu sahnelerde her ne kadar bu iki karakter ön planda olsa da geri plana atılmış gibi gözüküyor. Ama yaşanan bu olaylarda zaten adamı geri plana atmış olmaları gerçekten empati yaptığında insanı sinir ediyor bu da bir gerçek.
İki karakter var ve filmde bahsedilen bir inanış var ;(inyeon) ın-yun , iki insanın geçmiş yaşamlarından beri ayrılmayan bir bağları var , gelecekteki yaşamlarında da bu ... Devamı
"-ayrılmak zorundaydın çünkü sen sensin
Ve senden hoşlanmamın sebebi sen olduğun içindi.
Ama sen kim olursan ol ayrılan birisin.
-Hatırladığın Na Young burada yok
Ancak o küçük kız gerçekten vardı.
O burada senin karşında oturmuyor ama bu onun gerçek olmadığı anlamına gelmez.20 yıl önce onu seninle birlikte geride bıraktım."
Film devam ederken kadının eşinin olduğu sahnelerde her ne kadar bu iki karakter ön planda olsa da geri plana atılmış gibi gözüküyor. Ama yaşanan bu olaylarda zaten adamı geri plana atmış olmaları gerçekten empati yaptığında insanı sinir ediyor bu da bir gerçek.
İki karakter var ve filmde bahsedilen bir inanış var ;(inyeon) ın-yun , iki insanın geçmiş yaşamlarından beri ayrılmayan bir bağları var , gelecekteki yaşamlarında da bu yüzden tanışık oluyorlar inancı gibi bir şey. Aslında bu konunun etrafında dönen birinin geleneksel özleriyle yaşama devam etmesi birinin çocukken memleketten kopup başka bir ülkede yaşaması ile çatışması , geçmişte ilk aşkları olan bu insanların tabiki yaş aldıkça ve çevresiyle birlikte değişmesi ve 12 -20 yıl sonra karşılaşmaları.
"the ties between two people over the course of their lives; one's connection with certain people or things. 첫사랑과의 인연 cheotsarang-gwa-ui inyeon relationship with one's first love over the course of one's life. predestined relationship; fate; destiny."