aksiyon filmi izlemek istiyordum. bu filmi tekrar açtım ve tam olarak aradığım şey.aksiyonsa aksiyon silah dövüş kavga araba her şey var. izle geç. dizi gibiydi.
1 saat 40 dakika boyunca öyle bir sıkıldım ki.. Peki neden? Çünkü bana göre değilmiş. Bazı insanları görüyorum, John Wick serisine aşıklar resmen. Ama yine de aksiyon filmi sevip/sevmeme kısmını geçersek, film vasatın altındaydı.
Aksiyon yok diyemem, ama hikaye bakımından zayıf bir film. Eşkiyalı ve mafyalı filmleri sevenler için izlemesi keyifli olabilir.Filmdeki tek güzel şey köpekti, onu da filmin başında öldürdüler.
Yapım aşamasının şöyle olduğuna emin olduğum film:
-Abi biz çok güzel aksiyon sahneleri çektik. Ama bir sebep lazım bunlar için. -Hmm... Ne yapsak acaba. Karısı ölmüş olsun. -Şerefsizim benim aklıma gelmişti! -Bi de köpekle araba olsun. -Süper. Çekiyoruz o zaman biz. -Çekin.
eğer 50 iq’lu aptal bir insan olduğunuzu farz ederek izlerseniz gayet güzel akıcı macera filmi.
ayrıca eğer ki kötü adam yakaladığı düşmanının -ki genelde filmin baş kahramanı olur- öldürmeyip saçma sapan zırvalıyor ve sonunda adamlarına ’bitirin işini’ diyip ortamdan ayrılıyorsa bilin ki kahramanımız kurtuluyor.
yani 100 senede geçse oturup adam akıllı bir senaryo yazmak yerine böyle aptallıklarla film çekme huyundan vazgeçmeyecek gerzek senarist/yönetmenler.
bir katiller guruhunun kendi ahlaki değerlerini bu kadar güzel işleyen bir film daha görmedim.küçük detaylarına kadar çok başarılı bir seneryo ve adam oynuyor arkadaş.filmin içi baştan sona illiminatinin senbolleri ile doluda olsa bence diğerlerinden bambaşka bir yeri var.
eşinden en büyük yadigarı olan köpeğini ve arabasını çalmaları ile yeraltı hoteline geri adımlarını atan john wick'in yaşadığı tramva sonucu intikamını işliyoruz. film başyapıt denecek kadar güzel bir yapım. barda bir kalemle 3 kişiyi öldürmesi, normalin üstünde ateşe ve kanamaya karşı direnci, inanılmaz şık takım elbiseleri, saldıranların ille de kafasına sıkan (garanti kill olsun diye galiba)
bu kişi, the boogeyman (öcü) onalar anılmayı hak ediyor. ölüm onun için sıradan bir kavramdır ve, cehennemde en güzel köşeyi kapmıştır.
the man from nowhere'den araklanmıştır ama iyi araklanmıştır, filmin amacı dolu dolu aksiyonlu gişe filmi olmak olduğunu unutmayın. Buna rağmen yeterli bi hikaye var ve Vor v Zakone kültürünü iyi yansıtıyor. Eyy yerden yere vuran arkadaşlar soruyorum size, bu ülkenin dolu dolu aksiyonu var mı? Çerezlik, can sıkıntısını gideren başarılı bir yapım. Akıyor, kafa yormuyor. Moodunuz dipteyken "ya şunu izlesem hiç bir halt anlamayacağım." dediğiniz durumlarda izlenecek bir film.
@yukslomer
1 yıl önce
9 / 10
@gwaihir0
3 yıl önce
5 / 10
Peki neden? Çünkü bana göre değilmiş. Bazı insanları görüyorum, John Wick serisine aşıklar resmen. Ama yine de aksiyon filmi sevip/sevmeme kısmını geçersek, film vasatın altındaydı.
@rei
3 yıl önce
5.5 / 10
@kumik
5 yıl önce
@216
5 yıl önce
-Abi biz çok güzel aksiyon sahneleri çektik. Ama bir sebep lazım bunlar için.
-Hmm... Ne yapsak acaba. Karısı ölmüş olsun.
-Şerefsizim benim aklıma gelmişti!
-Bi de köpekle araba olsun.
-Süper. Çekiyoruz o zaman biz.
-Çekin.
@darkscream
5 yıl önce
6.5 / 10
ayrıca eğer ki kötü adam yakaladığı düşmanının -ki genelde filmin baş kahramanı olur- öldürmeyip saçma sapan zırvalıyor ve sonunda adamlarına ’bitirin işini’ diyip ortamdan ayrılıyorsa bilin ki kahramanımız kurtuluyor.
yani 100 senede geçse oturup adam akıllı bir senaryo yazmak yerine böyle aptallıklarla film çekme huyundan vazgeçmeyecek gerzek senarist/yönetmenler.
@kaan76
6 yıl önce
@peacefendi
6 yıl önce
bu kişi, the boogeyman (öcü) onalar anılmayı hak ediyor. ölüm onun için sıradan bir kavramdır ve, cehennemde en güzel köşeyi kapmıştır.
@imjusthereforre
7 yıl önce
7.1 / 10
7.1/100
@suprabonem
7 yıl önce