benzer bir aşk yaşarken filmi izlemek.. yanındaki kişinin elini tutarken sonunun aslında nasıl da belli olduğunu görmek.. zaten biteceği belli olan bi ilişkiyi yaşarken yanındaki insanın elinin sıcaklığını hissetmek, arada elini ondan kaçırmaya çalışmak ama becerememek.. kötü zamanda yanlış yerde karşılaşmanın sonucunu o küçücük sinema salonun da yaşamak... bu film böyle izlerken kendini bulmak hiçde zor değil... (bizim farkımızın karkaterledeki cinsiyet farklılığı)
Herşey iyi güzel fakat, nejat işler yerine nispeten kel ve fodul biri oynasaydı (mesela erdem akakçe) canlandırdığı karakter ile daha iyi örtüşebilirdi.
Güzel bir film. Türk sineması güzel bir gelişme ama:
Bence, filmin senaristi, kaybeden kimdir,nedir,nasıl yaşar hiç bir fikri yok ve daha önce hiç kaybetmemiş.
:(
:(
:(
DÜZENLEME: Yalan mı ? Kaybetmek böyle mi olur ? Kaybetmek,sevdiğinin küfrüne bile muhtaç kalmak demektir, kaybetmek unutulmak demektir, kimsenin anımsamadığıdır kaybeden, kimsenin görmediği, kimsenin merak etmediğidir. Kaybeden, acı çekemeyecek kadar yorulmuş olandır,kaybeden artık kaybetmemek için çabalamayandır. Sen kaybetmemişsin ki hiç. Hiç hem de. Hiç,arkadaşım,hiç.
bu filmin öncelikle bir tarzı var...bu tarzı seven ya da anlamaya en azından gayret gösterenlerin çok beğeneceği bir film olmuş...emeği geçen herkesin ellerine sağlık....ilk bölümde bir komedi filminde güldüğümden daha çok güldüğüm...eğlenceliydi...bir felsefesi vardı ve tarzları olan abilerdi...tam bir metropol filmi ve kentin ve kentte kaybolanların filmi son olarak....finali enfesti...böyle bitmeliydi...cool ve kıl abilerin biraz nihilist biraz pesimist biraz hedonist filmi...ama iyi film
Türk filmlerine ön yargılı olarak uzun zamandan sonra izlediğim en iyi türk filmlerindendi hatta kült olarak adını ilk sıraya yazdırabilecek kalitede bir filmdi.
Herşey tam ayarından olmuş,seks sahneleri olsun işte bar sahneleri olsun müziklerin aktarılması verilen duyguların akışı hepsi tam ayarında olmuş.ne daha fazlasını istiyorsunuz ne de çok fazla olmuş diye sıkılıyor filme ilginizi kaybediyorsunuz.
Hayatı böyle yaşayan insanlar var evet rutinin içinde boğulmaktan bunalan bunun saçma olduğunu düşünen ki ben de yeri geliyor aynı bu durumda oluyorum. Ve gerçekten böyle bir radyo programında kendini bulan,bir kitapta kendini bulup hayatının gidişatını değiştiren bir çok insan var tam hayatına son vereceken karşısına çıkması egereken ve çıkan mutlak kader dediğimiz durumlar anlatılmış birazda filmde.ve hayata boş bakmayan her ne kadar rutin hayatları ya da sahip oldukları nesne ya da insan olmasada hayatı boş yaşıyor gibi gözükselerde aslında her günü oldukça dolu geçiren karakterle... Devamı
Türk filmlerine ön yargılı olarak uzun zamandan sonra izlediğim en iyi türk filmlerindendi hatta kült olarak adını ilk sıraya yazdırabilecek kalitede bir filmdi.
Herşey tam ayarından olmuş,seks sahneleri olsun işte bar sahneleri olsun müziklerin aktarılması verilen duyguların akışı hepsi tam ayarında olmuş.ne daha fazlasını istiyorsunuz ne de çok fazla olmuş diye sıkılıyor filme ilginizi kaybediyorsunuz.
Hayatı böyle yaşayan insanlar var evet rutinin içinde boğulmaktan bunalan bunun saçma olduğunu düşünen ki ben de yeri geliyor aynı bu durumda oluyorum. Ve gerçekten böyle bir radyo programında kendini bulan,bir kitapta kendini bulup hayatının gidişatını değiştiren bir çok insan var tam hayatına son vereceken karşısına çıkması egereken ve çıkan mutlak kader dediğimiz durumlar anlatılmış birazda filmde.ve hayata boş bakmayan her ne kadar rutin hayatları ya da sahip oldukları nesne ya da insan olmasada hayatı boş yaşıyor gibi gözükselerde aslında her günü oldukça dolu geçiren karakterler anlatılmış ve gerçekten alıntı olmasıda böyle insanların varlığını kanıtlıyor. küfürlere ve kadınların aşağılanması yorumlarına hiç katılmıyorum çünkü şu bir gerçektir filmdede olduğu gibi orayı arayan bir kadın zaten filmde sorulan soruyu duyacağını bilerek arar ki gene filmdede olduğu gibi kadınlarla yatmak onlarla vakit geçirmek isteyen erkek karakterlerimizden çok peşlerinden koşan kadın karakterlerimizdir bu burda bireyin kendi seçimidir o yüzden kadınların aşağılanması sürekli küfürler seks durumları olarak eleştirmek çok yanlıştır. filmdeki seks sahneleri çekimler zaten hiç abartı değil gayet sınırında olmuş. Yönetmen istanbulu herkese bir kez daha sevdirdi çekimler manzaralar herşey mükemmeldi. Müzikler ise gerçekten en iyi bu parçalarla olabilirdi hepsinin oyunculuğunu çok beğendim filmin sonunda gelincede olması gereken gibi bitti SPOİLER eğer sonuda karakterler barışıp hayatlarına devam etselerdi film tam anlamıyla bir yalan olurdu.
çok da ahım şahım bir film olmamış. vasatın biraz üstünde diyebiliriz. ahu türkpençe'yi oldum olası hiç sevmemişimdir, filmi izleyince neden sevmediğimi daha iyi anladım. ama ama ama ne dediği anlaşılmayan uzun saçlı sakallı tipe adeta hasta oldum.
Ben sevdim. Bir defa çok eğlenceli bir dönem filmi olmuş.
Mete'yle Kaan'ın yeterince 'kaybeden' olmadığına yönelik eleştiriler var. Hak verip vermemek hayata nasıl baktığınıza bağlı belki de. Kimilerine göre işinde gücünde, planlı programlı Zeynep'tir kaybeden; kimilerine göre yaptıkları her şeyi canları istedi diye yapan tüm birikim,bilgi,düşünce,yaratıcılık vb. potansiyellerine rağmen sadece içen,eden,seven* Kaan'la Mete'dir. Kimine göre iki uç da kaybedendir, kimine göre bu filmde kaybeden falan yoktur, bunlar sadece Hakan Günday'ın 'Piç'leri kadar bile olamamış entel triplerindeki piçlerdir. Beşiktaş İskelesi denilince bazılarının Kadıköy'dekini, bazılarının Beşiktaş'takini anlaması gibi bir şey
Filmde kadınlara yönelik bi yergi olduğunu da düşünmüyorum. Kaan'ın sık kullandığı 'pompalamak' kelimesi yüzünden iyice Antichrist tadında eleştiriliyor film. Yanlış bence, zira filmde Kaan ya da Mete'yi seçen kadınların çoğunun bilinçli tercihiydi bu. Adamlar kadın seviyor*, kadınlar da ... Devamı
Ben sevdim. Bir defa çok eğlenceli bir dönem filmi olmuş.
Mete'yle Kaan'ın yeterince 'kaybeden' olmadığına yönelik eleştiriler var. Hak verip vermemek hayata nasıl baktığınıza bağlı belki de. Kimilerine göre işinde gücünde, planlı programlı Zeynep'tir kaybeden; kimilerine göre yaptıkları her şeyi canları istedi diye yapan tüm birikim,bilgi,düşünce,yaratıcılık vb. potansiyellerine rağmen sadece içen,eden,seven* Kaan'la Mete'dir. Kimine göre iki uç da kaybedendir, kimine göre bu filmde kaybeden falan yoktur, bunlar sadece Hakan Günday'ın 'Piç'leri kadar bile olamamış entel triplerindeki piçlerdir. Beşiktaş İskelesi denilince bazılarının Kadıköy'dekini, bazılarının Beşiktaş'takini anlaması gibi bir şey
Filmde kadınlara yönelik bi yergi olduğunu da düşünmüyorum. Kaan'ın sık kullandığı 'pompalamak' kelimesi yüzünden iyice Antichrist tadında eleştiriliyor film. Yanlış bence, zira filmde Kaan ya da Mete'yi seçen kadınların çoğunun bilinçli tercihiydi bu. Adamlar kadın seviyor*, kadınlar da o adamları.
-----spoiler gibi biraz-----
Kelimelerin sonlarını yuttuğundan altyazıyla konuşturulan 'kaybeden' fikri muhteşemdi ayrıca.
tam ayarında bitmiştir bence. ıssız adamın sonunda olduğu gibi " o " şekilde yaşamayı seçen erkek yıllar sonra ezik gösterilmemiş. kızında mutlu bir hayatı olduğunu görmeyiverelim artık ya her filmin sonunda
Güzel tarafları vardı ama özetle bütün kadınların içi boş sex objeleri, bütün erkeklerinde filozof olduğu tam bir "erkek dünyası" filmi. He bu tanıma uymayan bi kadın var dı o da tabi ki "annelerimiz". Tamam güzel felsefi cümleler yakalamışsınız da sonunda Issız Adama bağlamasanız olmaz mıydı?.
@gkcnn
14 yıl önce
8.4 / 10
@narco
14 yıl önce
@havlayankuzu
14 yıl önce
8.5 / 10
Bence, filmin senaristi, kaybeden kimdir,nedir,nasıl yaşar hiç bir fikri yok ve daha önce hiç kaybetmemiş.
:(
:(
:(
DÜZENLEME: Yalan mı ? Kaybetmek böyle mi olur ? Kaybetmek,sevdiğinin küfrüne bile muhtaç kalmak demektir, kaybetmek unutulmak demektir, kimsenin anımsamadığıdır kaybeden, kimsenin görmediği, kimsenin merak etmediğidir. Kaybeden, acı çekemeyecek kadar yorulmuş olandır,kaybeden artık kaybetmemek için çabalamayandır. Sen kaybetmemişsin ki hiç. Hiç hem de. Hiç,arkadaşım,hiç.
:(
:(
:(
@babanneminkaoti
14 yıl önce
6.5 / 10
@samarrali
14 yıl önce
@dwyanewadecns
14 yıl önce
Herşey tam ayarından olmuş,seks sahneleri olsun işte bar sahneleri olsun müziklerin aktarılması verilen duyguların akışı hepsi tam ayarında olmuş.ne daha fazlasını istiyorsunuz ne de çok fazla olmuş diye sıkılıyor filme ilginizi kaybediyorsunuz.
Hayatı böyle yaşayan insanlar var evet rutinin içinde boğulmaktan bunalan bunun saçma olduğunu düşünen ki ben de yeri geliyor aynı bu durumda oluyorum. Ve gerçekten böyle bir radyo programında kendini bulan,bir kitapta kendini bulup hayatının gidişatını değiştiren bir çok insan var tam hayatına son vereceken karşısına çıkması egereken ve çıkan mutlak kader dediğimiz durumlar anlatılmış birazda filmde.ve hayata boş bakmayan her ne kadar rutin hayatları ya da sahip oldukları nesne ya da insan olmasada hayatı boş yaşıyor gibi gözükselerde aslında her günü oldukça dolu geçiren karakterle ... Devamı
Herşey tam ayarından olmuş,seks sahneleri olsun işte bar sahneleri olsun müziklerin aktarılması verilen duyguların akışı hepsi tam ayarında olmuş.ne daha fazlasını istiyorsunuz ne de çok fazla olmuş diye sıkılıyor filme ilginizi kaybediyorsunuz.
Hayatı böyle yaşayan insanlar var evet rutinin içinde boğulmaktan bunalan bunun saçma olduğunu düşünen ki ben de yeri geliyor aynı bu durumda oluyorum. Ve gerçekten böyle bir radyo programında kendini bulan,bir kitapta kendini bulup hayatının gidişatını değiştiren bir çok insan var tam hayatına son vereceken karşısına çıkması egereken ve çıkan mutlak kader dediğimiz durumlar anlatılmış birazda filmde.ve hayata boş bakmayan her ne kadar rutin hayatları ya da sahip oldukları nesne ya da insan olmasada hayatı boş yaşıyor gibi gözükselerde aslında her günü oldukça dolu geçiren karakterler anlatılmış ve gerçekten alıntı olmasıda böyle insanların varlığını kanıtlıyor. küfürlere ve kadınların aşağılanması yorumlarına hiç katılmıyorum çünkü şu bir gerçektir filmdede olduğu gibi orayı arayan bir kadın zaten filmde sorulan soruyu duyacağını bilerek arar ki gene filmdede olduğu gibi kadınlarla yatmak onlarla vakit geçirmek isteyen erkek karakterlerimizden çok peşlerinden koşan kadın karakterlerimizdir bu burda bireyin kendi seçimidir o yüzden kadınların aşağılanması sürekli küfürler seks durumları olarak eleştirmek çok yanlıştır. filmdeki seks sahneleri çekimler zaten hiç abartı değil gayet sınırında olmuş. Yönetmen istanbulu herkese bir kez daha sevdirdi çekimler manzaralar herşey mükemmeldi. Müzikler ise gerçekten en iyi bu parçalarla olabilirdi hepsinin oyunculuğunu çok beğendim filmin sonunda gelincede olması gereken gibi bitti SPOİLER eğer sonuda karakterler barışıp hayatlarına devam etselerdi film tam anlamıyla bir yalan olurdu.
@soie
14 yıl önce
@didematinel
14 yıl önce
Mete'yle Kaan'ın yeterince 'kaybeden' olmadığına yönelik eleştiriler var. Hak verip vermemek hayata nasıl baktığınıza bağlı belki de. Kimilerine göre işinde gücünde, planlı programlı Zeynep'tir kaybeden; kimilerine göre yaptıkları her şeyi canları istedi diye yapan tüm birikim,bilgi,düşünce,yaratıcılık vb. potansiyellerine rağmen sadece içen,eden,seven* Kaan'la Mete'dir. Kimine göre iki uç da kaybedendir, kimine göre bu filmde kaybeden falan yoktur, bunlar sadece Hakan Günday'ın 'Piç'leri kadar bile olamamış entel triplerindeki piçlerdir. Beşiktaş İskelesi denilince bazılarının Kadıköy'dekini, bazılarının Beşiktaş'takini anlaması gibi bir şey
Filmde kadınlara yönelik bi yergi olduğunu da düşünmüyorum. Kaan'ın sık kullandığı 'pompalamak' kelimesi yüzünden iyice Antichrist tadında eleştiriliyor film. Yanlış bence, zira filmde Kaan ya da Mete'yi seçen kadınların çoğunun bilinçli tercihiydi bu. Adamlar kadın seviyor*, kadınlar da ... Devamı
Mete'yle Kaan'ın yeterince 'kaybeden' olmadığına yönelik eleştiriler var. Hak verip vermemek hayata nasıl baktığınıza bağlı belki de. Kimilerine göre işinde gücünde, planlı programlı Zeynep'tir kaybeden; kimilerine göre yaptıkları her şeyi canları istedi diye yapan tüm birikim,bilgi,düşünce,yaratıcılık vb. potansiyellerine rağmen sadece içen,eden,seven* Kaan'la Mete'dir. Kimine göre iki uç da kaybedendir, kimine göre bu filmde kaybeden falan yoktur, bunlar sadece Hakan Günday'ın 'Piç'leri kadar bile olamamış entel triplerindeki piçlerdir. Beşiktaş İskelesi denilince bazılarının Kadıköy'dekini, bazılarının Beşiktaş'takini anlaması gibi bir şey
Filmde kadınlara yönelik bi yergi olduğunu da düşünmüyorum. Kaan'ın sık kullandığı 'pompalamak' kelimesi yüzünden iyice Antichrist tadında eleştiriliyor film. Yanlış bence, zira filmde Kaan ya da Mete'yi seçen kadınların çoğunun bilinçli tercihiydi bu. Adamlar kadın seviyor*, kadınlar da o adamları.
-----spoiler gibi biraz-----
Kelimelerin sonlarını yuttuğundan altyazıyla konuşturulan 'kaybeden' fikri muhteşemdi ayrıca.
-----spoiler gibi biraz-----
Bir de çok güzelsin be Kadıköy!!
@ayan
14 yıl önce
8.5 / 10
@feris
14 yıl önce