Cinnet Yorumları

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki filme tamamen girebilmek ve övgüleri anlayabilmek adına filmi 1000Watt gücünde ev sinema ses sistemimde ve mükemmel projeksiyonumda izledim ki bu şu anlama geliyor,”Sinemada izledim,çok etkilendim” diyenlerle aynı şartlarda seyrettim.Bu bilgiyi aradan çıkarttıktan sonra filmi kendimce detaylıca yorumlamaya geçebilirim.

Öncelikle şunu aradan çıkarmak istiyorum,filmde GERİLİMİN G’si YOK.Abartısız söylüyorum hiçbir yerde kendimi gerilirken bulmadım.Şimdi çıkıp “abi dönemine göre çok iyi” diyenler çıkacaktır ama bu da saçmalıktan ibaret bence sebebi de şu:Bir korku filminin germesi için teknik anlamda über kaliteye sahip olmasına gerek yok,yapacağı şey doğru yerde doğru müzik kullanarak izleyiciyi germek temelde.Bundan mütevellit filmin 1980’de çekilmesinin filme olumsuz bir etkisi kesinlikle yok.Örnek olarak 1988 yapımı Child’s Play’i vereceğim.Filmin müzikleri o kadar iyi ki gerim gerim geriliyorsunuz ama bu filmde ben onu hiç hissedemedim nitekim hatırlatmakta fayda var bu filmi çok güçlü 5.1 bir ses sisteminde izledim.Şartlar filmin yanındaydı işin özünde.

Jack Nicholson’un oyunculugu tabii ki çok başarılıydı zaten buna itirazım yok hatta Danny Lloyd rolünü oynayan küçük çocuk da başarılıydı.Maalesef Wendy’yi pek beğenmedim.

Dönemine göre iyi diye bir kavram kullanmıyorum,direkt iyi veya kötü diye bir kavram kullanıyorum ve bu film iyi bir film değil.
Şu filmi sırf Stanley Kubrick yönetti diye kaç kişi iyi puan vermiştir acaba…İşte IMDB Top 250 gibi şeyleri takmama,kale almama sebebim de bu.

Filmin gerçekten dikkatimi çeken kısımlarından biri ise görüntü yönetmenligi,çekimler vesaire gerçekten çok ilginçti.

Sonuç olarak beğenmedim.Beğenene de saygı duymakla beraber puanım 6/10

Bence bu film kitabı okunduktan sonra izlenmeli. Şahsen ben direkt filmi izleseydim ne düşünürdüm hiç bilmiyorum. Film 2 buçuk saat olmasına rağmen kitapta geçen çoğu şey yoktu. Kocaman kitap tabi ki bir filme sığacak değildi ama dürüst olmak gerekirse senaryoda bu kadar değişiklik olmasını da beklemiyordum. Karakterler hiç hayal ettiğim gibi değildi. Sonu bile değiştirilmiş. Neyse kısacası iyi ki okumuşum. Yoksa bazı şeyler baya havada kalırdı gibi geliyor. Her şeye rağmen Jack Nicholson'un oyunculuğunu çok beğendim fakat film hakkında ne düşüneceğimi hâlâ bilmiyorum. Emin olduğum tek şey Stephen King olsam ben de bu filmden nefret ederdim sanırım. Berbat olduğundan değil fakat alakaları olmamasından. O yüzden ilk başta belirttiğim fikrimi değiştirdim. Bence kitap ve film tamamen ayrı değerlendirilmeli. Öbür türlü ikisine de saygısızlık etmiş gibi hissedeceğim. Evet, Kubrick'e saygı duyuyorum. Çok özgün bir tarzı var. Sahnelerin defalarca çekilmesi, filmdeki renkler, detaylar filan müthiş fakat Stephen King'in Kubrick'in kitabını anlamadığını söylemesini çok haklı buldum çünkü yönetmen aşırı derecede başına buyruk davranmış. Bu da onun tarzı ne diyelim.