Belirsiz Gece Suare No:61 - Le Passe

Hikayeyi izlerken yaşatmayı, sizi de onun içine almayı çok iyi beceren bir yönetmen Farhadi..Aile ilişkileri irdelenmesi ve izleyiciye aktarılması konusunda ayrıntıları cok ıyı gozlemleyıp izleyiciye aktaran Farhadi, bu filmde de bize şahane atmosferler izletti. Bir ayrılık filmine nazaran daha sakin bulduğum bu filmin ayrıntıları insanı derinden yaralayan sahnelerle doluydu. Gözgöze gelmekten kacınan karakterler sürekli olarak gecmişleriyle hesaplasırlar. Filmin isminin burada gercekten tam olarak çok iyi bir tercih oldugunu gosterıyor. Mutfak masasının bir ucunda eski eşi diğer ucunda yeni sevgilisnin hiçbirşey konusmadan bir kaç dakika sessiz oturdukları sahne ,eski eşinin ona yardım edebilmesi için incinen kolunu bahane etmesı aslında burda incinen kolu değil kalbidir.. Ahmet'in elinde bavuluyla arkasına bile bakmadan cekip gittiği sahne, adamın eşinin yaşayabilmesi için aslında gerçekten uğraş vermesi ve onun akıllı oğlu Fouad ın babasına ve olanlara verdiği tepkiler...Filmde hiç müzik olmamasını da finalde jenerik akarken verdikleri müziği duyunca ancak algılayabiliyoruz ve müziksiz de film çekilebilirmiş dedirtiyor adeta. İran motiflerinin dediğiniz gibi filmi avrupa filmi gibi yapmıs fakat filmin dilinin fransızca olmasına takıldığımı da soylemeden geçemeyeceğim. Finalde hastahanedeki kadının gözünden akan tek damla gözyaşı ve ellerine odaklanan kamerayla son bulan sahne muazzam güzel bir sondu. En çok ta Lucie ile annesinin barışmasına sevindim diyebilirim.. Ama bu tarz olaylarda olan her zamanki gibi çocuklara olur ve nitekim de küçük te olsa bu olaylardan nasibini alan en çok zarar gören de yine çocuklar oldu. Ne yalan soylıyım bir ara Ahmet hiç gitmeyecek sandım ve sevindim..Çünkü Marie ne kadar onu istemese de bu aileyi toparlayacak tek kişi kendisiydi. Ama insan hafizası yaşananları hiçbir zaman unutmaz, unutuyor gibi çizgi çekse de nafile, tekrar küllerinden toparlanmak zordur.
çok tatlısınız(:
ahaha yazıklar olsun demiş yaa :)
Öncelikle başlık için teşekkürler miss pace :) Ben önersem seçmezdiniz bu filmi :P Yazıklar olsun :D

Ben de filmi bayağı beğenmiştim. Bir Ayrılık'la ister istemez karşılaştırıyorum ben. Halbuki çok farklı yapıları var filmlerin. Bu film mesela bir Avrupa filmi. Buram buram hem de. Yani Macaristan yapımı falan deseniz olabilir derim :P Filmi güzel yapan iki erkeğin arasındaki gerilim kesinlikle. Samir ve Ahmed. İki tarafta haklı, iki tarafta kırgın. (Aynı Bir Ayrılık gibi :) ) Ahmed'i çok beğenmiştim ben filmde özellikle. Hem karakter hem de oyunculuk açısından. Film ortalara doğru bir duraklamaya giriyor. Kızın konuşmaya başlaması ile tekrar ilginçleşiyor. En sonu beni pek tatmin etmemişti. Kuru temizlemecideki kadının hikayesi çok havadaydı. Yani kısacası tekrar diyorum Bir Ayrılık'tan sonra geldiği için hak ettiği seviyeye çıkamadı gözümde ama yine de çok güzel bir film :)
beğenmenize sevindim hanımlar :) izle arzu izle pişman olmayacaksın :)
İletişimsizlik üzerine güzel bir filmdi. İzlediğim ilk Farhadi filmi olduğu için bir karşılaştırma yapamıcam. Genelde İran sinemasını beğeniyorum. Serpil'in de dediği gibi bu film İran'da geçmiş olsaydı oradaki motifleri görebilseydim, atmosferi daha çok hissederdim. Benim için Avrupa sineması gibi geldi daha çok. Oyunculuklar çok doğaldı ama ben söyleyecek çok şeyi olup da gözleriyle anlatan daha fazla doğulu insan görmek isterdim. Beğendim evet ama daha çok beğenebilirdim.

Teşekkürler Nadide(: ve seçen sizlere de teşekkürler.
Filmi bir kaç ay önce izlemiştim. İran yapımı filmleri çok seviyorum. Farhad'nin izlediğim ilk filmi. Oyuncuların performansı büyükten küçüğe çok etkileyici. Filmin süresi uzun olmasına rağmen hikayenin içine daldığım için nasıl bittiğini anlamadım. Yönetmenin izlediğim ilk filmi olmasına rağmen etkilendim. Sanırım gurupta "Ayrılık" filmini izlemeyen bir ben varım. Bu hafta sonu izleyeyim bakalım. ^^
bu filmin bir Farhadi filmi olduğunu bilmeseniz bile bir süre izledikten sonra zaten anlarsınız. tabi bunun için önceden bir farhadi filmi izlemiş olmalısınız :) bizim gibi ' bir ayrılık'ı sevenler ( çoğul konuşmaktan çekinmiyorum çünkü genel olarak grubumuzda çok sevildiğini biliyorum ) ve yönetmenin tarzını benimseyenler için 'geçmiş' de benzer etkiyi yaratıyor. filmleri kıyaslamayı sevmem o nedenle bir ayrılık daha iyi yada geçmiş onu geçer gibi ayrımlar yapmıcam. ben beğendim filmi. sade ve gerçek anlatım içinde herkesin ayrı bir hikayesi, geçmişi olması ve bir şekilde birbirlerine bağlanması çok hoşuma gitti. başrollerden kuru temizlemecide çalışan kıza, patronun karısından küçük çocuklara kadar hepsi çok iyi iş çıkarmıştı bana göre. detaylar ve süprizlerle renklenen filmin son sahneside içe oturan cinstendi...
filme geçen sene yaptığım yorumu aynen kopyalıyorum ve rahat rahat aldığım artının tadını çıkartıyorum :)

Farhadi'nin dili İranda da Fransada da aynı ama şahsi fikrim aynı olaylar İranda geçseydi çok daha etkileyici olabilirdi. filmdeki tek İranlı karakterin (yine şahsi fikrim olarak) Doğulu(!) naifliği beni benden aldı,Farhadi yine gerekli ince çizikleri attı hislerimin en olması gereken yerine... iyi film miydi?bence kesinlikle çok iyi filmdi... ama yine bir "bir ayrılık" değil..
Geçmiş



2012de A Separation ile en iyi yabancı film Oscarını alan Asghar Farhadinin büyük bir merak ve heyecanla beklenen yeni filmi...

The Artist"in yıldızı Berenice Bejo ve "A Prophet"den Tahar Rahimnin başrollerini paylaştığı film, İranlı bir adamın (Ali Mosaffa) Fransadaki eşinden boşanma isteğini açıklamasından sonra ülkesi İrana gitmesiyle başlıyor. Geri döndüğünde eski eşinin hayatına devam ettiğini görüyor...
Bir mesaja cevap veriyorsunuz.
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL