ツ ツ ツ ツ

Hakkımda

♛❧ Sagopa Kajmer ♛❧ https://www.sinefil.com/okaliptuss

Üyelik Tarihi: 2010-06-08 11:32:42
Son Giriş: 28 Nisan 2024 16:44:44

Film Yorumları (407)

Adalet Peşinde

Adalet Peşinde

30 Ekim 2015, 14:58

Belçika yapımı muhteşem bir film..Güzel bir akşamın ardından eşi ve kızını kaybeden bir adamın hayatının bir gece de altüst oluşunu ve sonrasında adalete karşı verdiği mücadeleyi izliyoruz..Tabi buna bir de kamuoyu ekleniyor..Bir usul hatası sebebiyle olayların geldiği boyutların neticeleri çok güzel işlenmiş..Adalet sisteminde yapılan bir hata nelere sebep oluyor,oldukça düşündürücü..Her şey apaçık ortadayken adaletin tam anlamıyla ortada olmayışı gerçekten çok vahimdi..Özellikle filmdeki diyologlar çok çarpıcı bir şekilde sistemdeki açıklıkları göz önüne seriyor..Kendilerini böyle bir filmle eleştirmeleri ayrı takdirlik..Elbette verilen hiçbir ceza ve uygulanan şiddet gideni geri getirmez ama kimsenin işlediği suç yanına kar kalmamalı ki gerçekten bazı insanlar çok acımasız..Son günlerde izlediğim en iyi filmlerden birisi diyebilirim..Başrol oyuncusu Koen De Bouw'un oyuncu performansı da film kadar sağlamdı..Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim..

Yoruma Git

Titicut Follies

Titicut Follies

27 Ekim 2015, 16:10

Çarpıcı bir belgeseldi..Akli dengesi bozuk,çeşitli suçlar işlemiş hastaların yaşadıkları zorluklar etkileyici bir şekilde aktarılmış..Rahatsız edici görüntüler,hastaların en özel itirafları ve durumları izlerken insanı üzüyor..Gördüğümüz 1 saatlik 23 dakikalık bir belgesel bu kadar acıyken geride kalan günler,aylar ve yılları düşünemiyorum bile..Frederick Wiseman'ın 1967 yapımı olmasına rağmen yıllarca yasaklı kalmış ve yasağı 1992 de kalkan ilk belgesel filmi..Neden yasaklandığı da hastaların bu denli ifşası sonrasında anlaşılıyor..Onlar için her adımı zor olan bir hayatın parçasını bu denli açıkça sergilemek de bana göre başka bir cesaret göstergesi..Bu denli açıkça görmek iyi mi kötü mü onu da hiç bilmiyorum.

Yoruma Git

Everest

Everest

27 Ekim 2015, 13:40

Çok heyecanla beklediğim bir filmdi..Kadro inanılmaz güzel..Senaryo ise gerçek olaylardan esinlenilmiş ve içeriğide merak uyandırıcı..Bunlar bir araya gelince insan haliyle büyük beklentilerle izlemeye başlıyor.Açıkçası senaryo böyle olunca daha adrenali yüksek bir film bekliyordum..Zorlu şartlarda tırmanış içeren bu tarz filmler beni her zaman çok etkilemiştir..İzlerken adeta nefes nefese kaldığım,yerimde buz kestiğim filmler oldu,kısacası bundan çok daha iyilerini izledim..Bu biraz durgun,fazlaca diyalog içeren ve yer yer uzunluğundan dolayıda sıkıcı bölümleri olan bir film diyebilirim..Ama elbette bu filmi kötü yapmaz ama çok heyecan içinde izlenecek bir filmde olmamış..Biraz daha mecarası ve çetin tırmanış sahneleri olsaymış mükemmel olurmuş..Jake Gyllenhaal'ın filmdeki karizması apayrıydı.Ona yorum bile yapamıyorum.Yine de hem senaryo hem de oyunculuklar hatırına izleyebilirsiniz..

Yoruma Git

I Am A Dad

I Am A Dad

1 Mart 2013, 13:28

Biraz önce izledim bu filmi ve ne yazacağımı bilsemde bişeyler karalamak istedim.Son zamanlarda babaların kötülere karşı evlatları için verdiği mücadeleleri anlatan bir kaç film üt üste izledim.Ama bu izlediğim diğerlerinden biraz farklıydı.Yine 2 baba profili var önünüzde..İlk babamız bencilin teki..Babalığın evladının yaşamını sürdürmesi için çalıp çırpmak,hakkın olmayana zorla sahip olmak gibi olduğunu düşünen bir baba profili izledim..Kızın tedavisi için olsa bile asla yaptıkları kabul edilir cinsten değildi.Ve herşeyin sorumlusu sadece kendiyse..Son derece güçlü gözü kara,korkusuz,baktığınızda gücüyle kötü insanların korkulu rüyası olabilecek bir polisken tam tersi mazlum insanların para ve kendi çıkarları için hiç acımadan canını yakabilen mesleğini sadece baba sıfatı adı altına sığınırak lekeyen bir insan Han karakteri.Çevirdiği dolaplar anlaşılmasın diye masum bir insanın yok yere hapis yatmasını umursamayacak ve hala hatasını anlamayıp ısrar edecek kadar da kör bir insan..İkinci babamız ise sevecen,ailesinin yaşamını sihirbazlık gösterisi yaparak sürdürmeye çalışan garip, kendi halinde, kimseye zararı olmayan,bir karıncayı bile incitemeyen güzel bir yüreği olan karakter..Ve bu ik babanın yollarının kesiştiği acı olay..Na Sang-man'ın tek suçu yanlış zamanda yanlış yerde bulunmaktı..Bunun cezasını hiç haketmediği bir şeklide canlarıyla ödedi..Ama tüm olanlara rağmen onu ayakta tutabilen tek şey vardı onun adı da insanlıktı..Hayatını cehenneme çeviren (ne kadar kötü olsa da)kendi gibi baba olan düşmanına,en zor zamanında elinden tutarak,en sevdiği insanla ona verilebilecek en büyük insanlık dersini Na Sang-man çok etkileyici bir şekilde verdi..Bence en güzel intikam budur..Bazen hayat bize öyle oyunlar oynar ki işte o an insan olarak yaptığımız bir çok şeyden utanırız..Karşımızdaki kişinin bize verdiği ders o kadar yüce olur ki bir an için acaba ben de insan mıyım diye düşünmeden edemeyiz..Çok etkiledi beni film.Sonlara doğru zaten filmden koptum,gözlerimden yaşlar akmasına engel olamadım..Na Sang-man'ın yaşadığı dram kahretti beni.Tabi ki günümüz acı gerçeği organ bağışına duyarsızlığıda bir kez daha hatırlıyorsunuz bu filmi izlerken..Bu dünyadan göçüp gittikten sonra,sizden gelebilecek bir organla hayata yeniden tutunmaya çalışan insanların olduğunu hiç aklımızdan çıkarmasak ve gerekeni yapsak eminim arkamızda bıraktığımız en güzel şey olacaktır bir insanın yüzündeki sıcak gülümseme..Tüm oyunculuklar enfesti..Herkes rolüne çok yakışmıştı.Umarım gerektiği ilgiyi gören bir film olur.İzleyin bu güzel filmi diyorum,filme puanım 10/9

Yoruma Git

Barfi: Aşkın Dile İhtiyacı Yoktur

Barfi: Aşkın Dile İhtiyacı Yoktur

29 Aralık 2012, 16:12

"Senin duymak istediğin kelimeleri söyleyemez.Sen de ona duymak istediklerini duyuramazsın.Aşkın dili bazı zamanlar sessizlikten ibarettir.."Barfi!Barfi!Barfi!Ne desem neler yazsam senin için bilemiyorum..Öncelikle Barfi,seni izlemekten çok mutlu oldum bunu söylemeliyim...Barfi duyma ve konuşma özürlü olmasına rağmen hayat dolu,sevecen,neşeli,çok pozitif bir kişilik..Bu filme onu izlerken tüm negatiflik duygularınzı kayboluyor yerini pozitif duygular sarıyor resmen..Bunu yüreğinizin taa derinliklerine kadar hissedebiliyorsunuz..İşitmemesi veya konuşamaması onun hayatında çokda kısıtlayıcı bir hal almıyor ve kendince her şeyin üstesinden gelebilmesini çok iyi başarıyor..Bunda en büyük etken kalbinde taşaıdığı insan sevgisi,şefkati,merhameti ve zekası oluyor..Hint müziklerini izlediğim her filmde çok beğeniyorum bu filmde güzel bir müzik ve muhteşem manzara eşliğinde başlıyor..İlk başlardaki yaşanan kovalamacaların asıl sebeplerini filmin gidişatı esnasında anladığınız için o anlarda sadece izleyin ve o neşeli kovalamacanın tadını çıkarmaya bakın..:))Çok güzeldi polis şefi ile Barfi'nin karşı karşıya geldiği her sahne ve çok eğlence veriyor..Filmin başladığı andan itibaren size yansıttığı bir mutluluk duygusu var ki çok garip bir şekilde kendinizi mutlu hissetmeye başlıyorsunuz..Ama aynı zamanda bu mutluluğun yanında bir de hüzün varki onu da hissetmemeniz imkansız oluyor..Barfi ve Sengupta'nın aşkı çok doğal sunuluyor ve kesinlikle çok etkileniyorsunuz aşklarından..Keşke her şey böyle güzel gitse diye de içinizden temennileriniz geçiyor Barfi için en çokda tabikii. Sengupta'nın duru güzeliğine hayran oldum bunu belirteyim...Tek hatası bu hayatta her zaman insanın karşına çıkmayacak kadar güzel bir aşkı bulmuşken onun arkasında tüm cesaretiyle duramamış olmasıydı..Bazen ilk yapılması gerekeni en son yaptığımız zaman iş işten çoktan geçmiş olduğundan ne yaparsan yap bir faydasınıda görmeyeceğini bilmelisin..Aşk bazende kaybetmektir..Jhilmil' gelince o da çok güzeldi onunda Barfi'ye olan masum,koşulsuz sevgisi önünde hangi engeller durabilirdiki? İzleyip bu anları görmelisiniz..Baba karakteri için yorum yapmayacağım baba demeye utanıyorum.Herkes izlediğinde kalbinden geçen en kötü cümleri onun için zaten sarf edecektir..Filmin her karesi farklı bir anlam ve güzellik barındırıyor..Renk kullanımı o kadar canlı ve doğru tutulmuş ki her renk gözünüze bu kadar mı güzeldi bu renk diye sorduyor..Barfi'nin dolaştığı her mekanı muazzam görüntüler eşliğinde izlemek filme farklılık vermiş..Ben bayıldım doğa manzaralarının her birine.."Bir insan 7'sinde neyse 70'inde de odur."Barfi içinde çocuğa sağlık,sonlarına doğru hüzün girdabına sürüklesende, beni çok mutlu ettin bu filmle..En güzel sahne benim için Barfi'nin lamba oyunu sahnesiydi o da Jhilmil ile olandı tabii..Kim kaçarki gerçek aşktan...Film müziklerini beğendim,filmde birkaç beğemediğim kısım oldu bir kere bu kadar uzun değil biraz kısa olsa çok daha iyi olurdu diye düşünüyorum..Neyse hataları olsa da bu film kalbimde güzelliğiyle yer etmeyi başardı..Sonunda da zaten olan oldu..Barfi ile bende gözyaşlarımı aynı anda siliyordum..Bazen sahip çıkamadığımız sevgimize yapabileceğimiz bir tek şey kalıyor..Sevdiğimizin başkasıyla olan mutluluğuna yol açabilmek.."Eşittir Sengupta.."Ölmeden önce sana fotoğraflarımı göndereceğim..Sen çerçeveleri hazırla.."Şiddetle tavsiye ediyorum.Bu mutlu Barfi'yi herkes izlesin..İzleyen herkese mutluluk saçman dileğiyle Barfi..Filme puanım 10/10

Yoruma Git

Bütün Yorumları Gör
Görüşleriniz