• bir tane sabotajci ninja'yi yonettiginiz ve yuzlerce room'dan olu$an arcade/adventure oyun.. birincide amac sadece bombayi koyup geri kacmakken ikincide binbir farkli gorevden birini yapmaniz gerekmektedir.. (bkz: saboteur 2).. clive townsend isimli adamin uretimidir.. bence mukemmel teknolojidir.
  • öldürdüğü her insandan sonra pişmanlık duyan, lakin kutsal bir amaca hizmet ettiğini düşünen (i'm only removing broken sea-shells from the beach) bir kiralık katilin kendi sanatını anlattığı jethro tull şarkısı. (under wraps-1984)

    in and out of shady places
    walking on cold corners of the maze.
    following the trace you leave unwittingly.
    i wanna be no saboteur.
    oh, no, me no saboteur.

    painted ducks across your landscape
    happy in your domesticity (it don't come free).
    misfortune, like a sparrow hawk, hangs over you.
    wanna be no saboteur.
    no, no, me no saboteur.

    deepest regrets i humbly offer you
    as i cut into your life.
    with clean precision, all is simplified
    pass the hat and pass the knife.

    by now you must be worried, wondering
    who is me and what lies behind my art.
    i'm only removing broken sea-shells from the beach
    oh, no, me no saboteur.

    there's at least one of me inside your ranks
    in your factory or school.
    i anticipate a cleansing opportunity
    to take the horns by the bull.

    history forever writing
    pages to be cut or painted grey,
    or celebrated like jesus in his
    temple rage
    as he chased the money-men away.

    i wanna be no saboteur.
    be no, be no saboteur...
  • dune 2'de ordos castle'ından çıkan gizlilik yetenekleri yüksek, özel sabotajcı birimler. düşmanın binalarına salarsınız ki gidip o binayı patlatsınlar *.
  • biraz önce amstrad entrysi girerken adını hatırlamaya çalıştığım, hatırlayamayınca vazgeçtiğim ve tam o sırada yeni başlıklar arasında gözüme çarpan, oynamaktan bıkmadığım oyun. yıldız atıp adam öldürmek en zevkli kısmıydı.
  • 1942 yapımı bir alfred hitchcock filmi. yine -ben aslında sandığın adam değilim- konuludur. sabaha karşı. star tv de ferhunde hanımlar ın tekrarından sonra izlenmiştir. müziği, castingi, diyaloglarıyla tam bir hiçkorkmaz filmidir.

    sirk diye lanse edilen mevzunun içinde bulunan sakallı kadın, cüce, yapışık ikizler karakterleri film boyunca gözümün önünden gitmemiştir.
  • 1942 yapımı alfred hitchcock filmi. hitchcock'un tahmin edileceği üzere masum ama suçlu konumuna düşen birinin aklanma çabalarını anlatan filmi.
    barry kane çalıştığı fabrikada çıkan yangının sabotajcısı olarak polis tarafından aranırken, o gün fabrikada gördüğü şüpheli şahsında peşine düşmüştür. bir dağ evinde karşısına çıkan görme engelli ama bir o kadar da akıllı ve yardımsever birinin manken yeğeniyle suçsuzluğunu ispatlama çabaları sırasında maceranın dibine de vurmuş olur. yine ajanların başrolde olduğu filmin özgürlük heykelinde çekilen finali ise nefes kesici.
  • dokuzuncu nesil yazar.
  • hitchcock'un bu filmiyle, nuri bilge ceylan'ın uzak filmi arasında çok enteresan bir benzerlik var. ben buldum evet. spoiler geliyor. saboteur'daki sabotajcı eleman, karadan denize indirilecek olan bir gemiyi sabote ediyordu. bu sahne maliyeti yüzünden uyduruk, belli belirsiz bir patlama ile geçiştirilmiştir. ama çekimler devam ederken hitchcock gazetede bir haber görür. büyük gemilerden bir tanesinin güvertesinde yangın çıkmış, bir şeyler olmuş ve sonuçta gemi limanda yana yatık şekilde durmaktadır. alfred dede hemen kameramanlarını yollar ve bu yatık geminin görüntülerini alır. sonuçta bu görüntüleri, sabotajcımızın taksiyle limanın önünden geçerken kafasını o tarafa çevirip, "ne büyük iş yaptım be" şeklinde attığı bakışlarla birlikte görürüz. yani tamamen tesadüfen eklenmiş, ve filme büyük katkısı olmuştur bu sahnenin.

    uzak filminde ise karakterlerden biri istanbul'a gemilerde işçi olarak çalışmak için geliyordu. ama sektör kan ağlıyordu. gemilerde iş bulmak zordu. işte bunu görsel olarak çok güzel anlatan bir sahne vardı. karlar içinde yürüyen karakter, kıyıda yan yatmış koskocaman bir geminin yanından geçiyordu boylu boyunca. bu sahne de saboteur'daki gibi filme şans eseri eklenmiş ve filmin belki de en güzel sahnesi oluvermiştir. nuri bilge ceylan tesadüfen bu yana yatmış gemiyi görmüş ve nerdeyse bütün filmi özetleyen o mizanseni hemen kurmuştur.
  • (bkz: the saboteur)
hesabın var mı? giriş yap