11 yıl önce
6.2
84 OYPUAN VER
5
Imdb: 5.8 (118.522 OY)
KONUSU
Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu.Geriye kalan vahşi birkaç insandan biri olan Melanie, yakalandığı z
... Devamı
Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu.Geriye kalan vahşi birkaç insandan biri olan Melanie, yakalandığı zaman sonunun geldiğine inanır. Göçebe, Melanie’nin bedenini alan ruh, yetkililer tarafından bir insan bedeninin içinde yaşarken karşılaşabileceği zorluklar hakkında uyarılmıştır: Baskın duygular, hislerin yoğunluğu, çok canlı olabilen anılar Ama Göçebe’nin beklemediği bir zorluk vardır: Bedeninin önceki sakini zihninden vazgeçmeyi reddeder.Göçebe, Melanie’nin düşüncelerinin derinlerine inerek geri kalan insanların nerde olduğunu öğrenmeye çalışır. Ama Melanie’nin zihninde tek görebildiği, sevdiği adamın, hala saklanan bir insan olan Jared’ın hayalidir. Bedeninin arzularına direnemeyen Göçebe, yakalamak zorunda olduğu bu adama karşı özlem duymaya başlar. Dış güçler, Göçebe ve Melanie’yi, aslında istemeseler de, ortak bir hedefte birleştirir ve birlikte sevdikleri adamı bulmak için tehlikeli ve sonu belli olmayan bir macera için yola koyulurlar...
-
Andrew Niccol
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Melanie St...
The Seeker...
Jared Howe
Ian O'Shea
Jeb Stryder
Maggie Str...
Jamie Stryder
Kyle O'Shea
YORUM YAZ
POPÜLER YORUMLAR
Bilim kurgu filmlerimden etkilendiğimi biliyordum ama bu fazla duygusala kaçtı :) Film herşeyiyle ruhuma işledi.Senaryosu, oyunculukları ve essiz güzellikte ki görselliğiyle içinize işliyor .Şimdiye kadar uzaylılardan ,gezegen dışı varlıklardan korkmamızı gerektiren filmlere nazaran çok iyimser ve sıcak bir yaklaşım olmuş.Bizlere başka bir bakış açısı yaratıyor.Kesinlikle benim hayatımda etkisinden çıkamadığım filmler içine girdi.Şiddetle tavsiye ederim...
Kitabı daha güzeldi tabi ancak duyguların iç seslerin geçtiği bir eseri sinemaya uyarlamak zordur ve her yönetmen aynı duyguyu veremez. Filmde kitapta yer alan görselleştirmeler kafamda yer aldığı gibiydi hemen hemen. Filme giderken beklentilerim yüksek değildi ki beklediğimden iyiydi. Stephene Meyer ve sonucunda aşka bağlamak insanı şaşırtmıyor tabiki.
Bir de empati duyan istilacılar da ne hoş öyle, yaşamak için başka canlıları kullanmak zorunda olmak, başka şekilde yaşayabilecekken bir de!!
Bir de empati duyan istilacılar da ne hoş öyle, yaşamak için başka canlıları kullanmak zorunda olmak, başka şekilde yaşayabilecekken bir de!!
Allahım o ne berbat öpüşme sahneleridir öyle. "Seni öpmemden hoşlanmıyor, geri gelmesi için seni öpmeliyim" gibi salak replikleri duyacağım aklıma gelmezdi.
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
kitabı okuyun...
Gerçekten ilginç bir film.
Uzaylı işgaline ve direnişe farklı bir bakış.
Dışarıdan bakıldığında sıradan bir uzaylı işgali filmi gibi duran yapımda, işgal, direniş, sahip olma, hayatta kalma, kim kimin dostu gibi kavramları sorguluyorsunuz.
Uzaylı işgaline ve direnişe farklı bir bakış.
Dışarıdan bakıldığında sıradan bir uzaylı işgali filmi gibi duran yapımda, işgal, direniş, sahip olma, hayatta kalma, kim kimin dostu gibi kavramları sorguluyorsunuz.
İnsan insanın kurdudur.
Tam bir dram-romantik. Araya konmuş bir bilim kurgu var ama yani olmasa da olurdu. Öyle bildik bir şekilde ilerlemiyor. Uzaylıları da sevdim. Birçok yerde ders verici boyutta. Amacına ulaşan bir yapım bence. İnsanlık bir bedende değil yürekte saklıdır...
İyi seyirler.
P: 7
Tam bir dram-romantik. Araya konmuş bir bilim kurgu var ama yani olmasa da olurdu. Öyle bildik bir şekilde ilerlemiyor. Uzaylıları da sevdim. Birçok yerde ders verici boyutta. Amacına ulaşan bir yapım bence. İnsanlık bir bedende değil yürekte saklıdır...
İyi seyirler.
P: 7
Bazı filmler çerezliktir ya. Bu film resmen Bim'den aldığın çerezleri yemek gibi bir şey ne demek istediğmi anlamışsınızdır herhalde :D
Aşağıdaki temelsiz bir yoruma cevap: Mesela 'home planet'lerinde başka bir ırkın yeni ölmüş bedenlerine girerek başladılar. sonra onları kullanmaya başlayarak bu pek teknolojik küçük, parlak metal mekikleri icat ettiler. Sonra araçları yaşam buldukları gezegenlere yolladılar ve bu araçlarda gezegende yeni ölmüş bedenleri bulabilecek ekipmana sahip... Filmin illa bunu anlatması mı gerekiyor yani? Dizi değil ki bu ıncığına, cıncığına girsin. Dizi olsa dahi anlatmasına gerek yok. Orasını bize bırakmış ve cevaplaması gayet basit birşey...
Neyse... aşırı beğendiğim bir film değil, sadece söylenmemiş ve pek muhtemel temeli açıklayayım dedim. Eminim daha pek çok farklı ve mantıklı başka neden, temel vb. bulunabilir.
YAZILI bir dövüş sahnesini filmleştirebilirsiniz.
YAZILI ancak çok da detaylandırılmadan betimlenmiş bir ölümü, beyaz perde de, metinde anlatıldığından kat ve kat daha dramatik hale getirebilirsiniz.
YAZILI savaş betimlemelerin ... Devamı
Neyse... aşırı beğendiğim bir film değil, sadece söylenmemiş ve pek muhtemel temeli açıklayayım dedim. Eminim daha pek çok farklı ve mantıklı başka neden, temel vb. bulunabilir.
YAZILI bir dövüş sahnesini filmleştirebilirsiniz.
YAZILI ancak çok da detaylandırılmadan betimlenmiş bir ölümü, beyaz perde de, metinde anlatıldığından kat ve kat daha dramatik hale getirebilirsiniz.
YAZILI savaş betimlemelerin ... Devamı
Aşağıdaki temelsiz bir yoruma cevap: Mesela 'home planet'lerinde başka bir ırkın yeni ölmüş bedenlerine girerek başladılar. sonra onları kullanmaya başlayarak bu pek teknolojik küçük, parlak metal mekikleri icat ettiler. Sonra araçları yaşam buldukları gezegenlere yolladılar ve bu araçlarda gezegende yeni ölmüş bedenleri bulabilecek ekipmana sahip... Filmin illa bunu anlatması mı gerekiyor yani? Dizi değil ki bu ıncığına, cıncığına girsin. Dizi olsa dahi anlatmasına gerek yok. Orasını bize bırakmış ve cevaplaması gayet basit birşey...
Neyse... aşırı beğendiğim bir film değil, sadece söylenmemiş ve pek muhtemel temeli açıklayayım dedim. Eminim daha pek çok farklı ve mantıklı başka neden, temel vb. bulunabilir.
YAZILI bir dövüş sahnesini filmleştirebilirsiniz.
YAZILI ancak çok da detaylandırılmadan betimlenmiş bir ölümü, beyaz perde de, metinde anlatıldığından kat ve kat daha dramatik hale getirebilirsiniz.
YAZILI savaş betimlemelerini olduğundan çok daha mükemmel bir halde beyaz perdeye taşıyabilirsiniz.
YAZILI olup da, güncel film endüstrisi şartları altında (ve hatta belki de gelecekte bulunacak teknolojiler de dahil olaraktan), bir bedenin içerisindeki 2 farklı kişinin çatışmasını, beyaz perdeye aktaramazsınız. Bu film bunun en bariz kanıtıdır.
Kitabını okumadım, hayatta da okumam. Zaten dediğim şeyi anlayabilmek için okumaya da gerek yok. Bir takım mantık hataları yok değil, hatta bolcana var. Ancak bence en kritik olanı, Melanie'nin, Wanda'nın gerçekleri anlatmaya çalışmasını engellemesi ve bununla ilgili geçen son derece eksik ve de kopuk diyaloglar. Burada suçu filme ya da yönetmene atmak ne kadar doğru tartışılır. Sonuçta yukarıda bahsettiğim yadsınamaz bir gerçek var ortada. Belki de denebilecek en doğru şey... suç yönetmenin ve yapımcıların. Başta seçmeyeceklerdi bu tarz bir kitabı filmleştirmek için.
Neyse... Birçoğunun aksine, öpüşme ile ilintili sahneler, diyaloglar belki de en tutarlı olanlardı, ancak temel tutarsızlık o kadar derin ki, bahsettiğim tutarlılık, temel tutarsızlığa bağlanınca ortaya 30-40 kere düğüm atılmış upuzun bir iplik çıkıveriyor.
Ha, keyif aldım mı evet. Orjinal denebilecek bir yapım. Başta insan vahşidiri vurgulayacağını düşünerek heyecanlandım. İnsan varlığını aşağılayan hikayeleri çok severim (bkz. film olarak District 9, dizi olarak, Dexter, Banshee), gerçeği yansıtırlar. Ancak öyle olacağını düşündüğüm hikaye istediğim yöne gitmedi. aksine Pocahontas hikayesinin tersi gibi birşeye döndü.
İzlediğime gram pişman değilim, oldukça iyi bir oyunculuk izledim, müzikler ve görsellik harikaydı, keyif aldım, ancak çok da sevmedim ne yalan söyleyeyim. Garip değil mi :)
Saygılar.
Neyse... aşırı beğendiğim bir film değil, sadece söylenmemiş ve pek muhtemel temeli açıklayayım dedim. Eminim daha pek çok farklı ve mantıklı başka neden, temel vb. bulunabilir.
YAZILI bir dövüş sahnesini filmleştirebilirsiniz.
YAZILI ancak çok da detaylandırılmadan betimlenmiş bir ölümü, beyaz perde de, metinde anlatıldığından kat ve kat daha dramatik hale getirebilirsiniz.
YAZILI savaş betimlemelerini olduğundan çok daha mükemmel bir halde beyaz perdeye taşıyabilirsiniz.
YAZILI olup da, güncel film endüstrisi şartları altında (ve hatta belki de gelecekte bulunacak teknolojiler de dahil olaraktan), bir bedenin içerisindeki 2 farklı kişinin çatışmasını, beyaz perdeye aktaramazsınız. Bu film bunun en bariz kanıtıdır.
Kitabını okumadım, hayatta da okumam. Zaten dediğim şeyi anlayabilmek için okumaya da gerek yok. Bir takım mantık hataları yok değil, hatta bolcana var. Ancak bence en kritik olanı, Melanie'nin, Wanda'nın gerçekleri anlatmaya çalışmasını engellemesi ve bununla ilgili geçen son derece eksik ve de kopuk diyaloglar. Burada suçu filme ya da yönetmene atmak ne kadar doğru tartışılır. Sonuçta yukarıda bahsettiğim yadsınamaz bir gerçek var ortada. Belki de denebilecek en doğru şey... suç yönetmenin ve yapımcıların. Başta seçmeyeceklerdi bu tarz bir kitabı filmleştirmek için.
Neyse... Birçoğunun aksine, öpüşme ile ilintili sahneler, diyaloglar belki de en tutarlı olanlardı, ancak temel tutarsızlık o kadar derin ki, bahsettiğim tutarlılık, temel tutarsızlığa bağlanınca ortaya 30-40 kere düğüm atılmış upuzun bir iplik çıkıveriyor.
Ha, keyif aldım mı evet. Orjinal denebilecek bir yapım. Başta insan vahşidiri vurgulayacağını düşünerek heyecanlandım. İnsan varlığını aşağılayan hikayeleri çok severim (bkz. film olarak District 9, dizi olarak, Dexter, Banshee), gerçeği yansıtırlar. Ancak öyle olacağını düşündüğüm hikaye istediğim yöne gitmedi. aksine Pocahontas hikayesinin tersi gibi birşeye döndü.
İzlediğime gram pişman değilim, oldukça iyi bir oyunculuk izledim, müzikler ve görsellik harikaydı, keyif aldım, ancak çok da sevmedim ne yalan söyleyeyim. Garip değil mi :)
Saygılar.
Uzaylı dramı. Romantizma ilen bilimikurgulamışlar böyle bir şey olmuş. Genel anlamda boş bir zamanda güzel bir çerez.
İnsan merkezli,ilginç bir gençlik filmi. İnsanlar özeldir saçmalığını bir kenara bırakabilselermiş,bence daha kaliteli bir film de olabilirmiş.
Ayrıca kuzuya o arabalardan verceklerse,kuzuyu gönül rahatlığıyla host edebilirler :D
Ayrıca kuzuya o arabalardan verceklerse,kuzuyu gönül rahatlığıyla host edebilirler :D
Kitabını bilmem de, mantık hatalarını ve temellendirilmemiş hatta üzerine düşündürtmeyelim diye uğraşılmış öğeleri geçersek film hoş bir seyir keyfine sahip. Çerezlik yani, hatta beklediğimden farklı çıktı, ben çok boş bir sci-fi/action seyrederim diye düşünürken tamamen romantik fantastik bir şey izlerken buldum kendimi. Filmde çok şey eksik ha belki bu eksiklik orijinal eserde yoktur belki vardır onu bilemiyorum oyüzden tek başına film olarak o kadar da berbat bulmadım. Zaten Andrew Niccol filmlerinden haz alırım, diğer yandan ne alacakaranlığın ilk filminden sonra beş para etmeyeceğini de anladığım için filmin kitabın kötü uyarlaması olduğunu pek düşünemiyorum. 6.5/10
muhteşem bir kitap nasıl iğrençleştirilebilir?in cevabı olan film. arka sokaklar çekim ekibi çalışsa daha iyi iş çıkarmış bana kalırsa. zaman kaybıydı.
Çok fazla boş vaktiniz varsa izleyin bence.
Sıfır bilim-kurgu. Daha çok Fantastik türünde değerlendirilmesi gerekir diye düşünüyorum. Bu türde de çok başarılı olmadığı ortada. Bazı sahneler arasında kopukluklar yaşadım. Ne oldu, ne bitti anlayamadığım yerler oldu. Bu olumsuzlukların haricinden; çok güzel bir atmosferde geçtiğini ve görselliği beğendiğimi de olumlu tarafları olarak yazayım. Son yarım saati ise çok tahmin edilebilir şekilde ilerledi.
Saoirse Ronan; daha önce iki başrolünü izleyip hayran olduğum genç oyuncu.
1- The Lovely Bones'ta ölüyor, içsesiyle filmi yaşamaya devam ediyor. Müthiş oyunculuğu bir yana...
2- Hanna'da ise sürekli bir kaçış halinde ve oyunculuğu yine üst düzey.
The Host'ta ise bu iki filmin birleşiminden bir Saoirse Ronan çıkıyor. Yine kaçıyor ve yine bir içses söz konusu.
6,5/10
Saoirse Ronan; daha önce iki başrolünü izleyip hayran olduğum genç oyuncu.
1- The Lovely Bones'ta ölüyor, içsesiyle filmi yaşamaya devam ediyor. Müthiş oyunculuğu bir yana...
2- Hanna'da ise sürekli bir kaçış halinde ve oyunculuğu yine üst düzey.
The Host'ta ise bu iki filmin birleşiminden bir Saoirse Ronan çıkıyor. Yine kaçıyor ve yine bir içses söz konusu.
6,5/10
filme kötü dedik diye eksiyi yemişiz olsun bence bilim kurgu filmi değil bildiğin yapış yapış bir aşk filmi bu film yapay zeka, e.t. veya star wars gibi yapımların tırnağı bile olamaz. övmenin bi anlamı yok olmamışişte kabul edin.çerezlik güzel bir film. aslında izlerken çok sıkıldım ama olsun sizi kırmayalım.
filmi az da olsa kurtaran saoirse'nin güzelliği özellikle de gözleri ve diane'in kışkırtıcılığı olmuş onun dışında film ikinci sınıf bir bilim kurgudan öteye gidememiş
senaryosuyla, ışıklarıyla, müzikleriyle, çekimleriyle berbat olan film. cidden elinizde güzelim kitap vardı ve yapa yapa bunu mu yaptınız? adeta baştan savma, ucuza kapatılmış yahu. senaryolaştırma açısından harry potter ve ölüm yadigarlarından daha fena ki o her türlü kurtarıyor çünkü harry potter, senin öyle bir avantajın da yok neyine güveniyon. keşke her kitaptan uyarlama yapacak olan senarist hunger games'in senaristlerini örnek alsa beni de böyle deli etmese. tam bir hayal kırıklığı oldu benim için, kitabı okuduğumdan oluşan beklentimin de etkisi olduğundan eminim ama hakkatten de kötüydü abicim yea. bu arada alttaki yorumlardan birinde ikinci filmden bahsedilmiş, ikinci kitap olmadığından ikinci film de şu anda söz konusu değil ve muhtemelen olmayacak da.
Göçebe filmine Benzer Film ekliyorsun.
Göçebe filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
Göçebe filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL