film hakkında olan kötü yorumlara aldırış etmeden izledim ve pişman olmadım. oyunculuk harikaydı. filmin müziklerine diyecek bir şey yok. çok etkilendim.
Gerçek sanatçılar üzerinden uydurma öyküler üzerine kurulu bir senaryoya sahip film başlar,
kendimizi tarif edilmeye gerek duyulmayan bir aşkın ve ayrıca Picasso ile yaşanan nedeni
belirsiz ezeli düşmanlık ebedi dostluğun içinde buluruz.
Mafya filmlerinden fırlamış ta buraya gelmiş gibi görünen Andy Garcia’nın ifadesiz ve
abartılı oyununa Elsa Zylberstein dışındaki ouncuların da abartısı eklenince ortaya büyük
büyük lafların edildiği seyri zor bir film çıkmış. Elsa Zylberstein da iyi oynamış diyemiyoruz çünkü (tam da annesinin geleceği tuttuğu anda klozet taşının aynı noktasını fırçalarken içim parçalandı) senaryo; kopuk kopuk anlatılan aşkı da, düşmanlığı da, sağduyuyu temsil eden çocukluğu da, süresi belli ömürde sürdürülen alkol uyuşturucu bağımlılığını da hep nedensiz damdan düşer gibi anlatılmış.
Gerçekte yaşam karşısında alaycı, iğneleyici olan Modigliani’nin resimde geliştirdiği
sıradışı üslupla burjuva ahlakına ve beğenisine meydan okuyuşu filmde kabadayılık gibi
resmed... Devamı
Gerçek sanatçılar üzerinden uydurma öyküler üzerine kurulu bir senaryoya sahip film başlar,
kendimizi tarif edilmeye gerek duyulmayan bir aşkın ve ayrıca Picasso ile yaşanan nedeni
belirsiz ezeli düşmanlık ebedi dostluğun içinde buluruz.
Mafya filmlerinden fırlamış ta buraya gelmiş gibi görünen Andy Garcia’nın ifadesiz ve
abartılı oyununa Elsa Zylberstein dışındaki ouncuların da abartısı eklenince ortaya büyük
büyük lafların edildiği seyri zor bir film çıkmış. Elsa Zylberstein da iyi oynamış diyemiyoruz çünkü (tam da annesinin geleceği tuttuğu anda klozet taşının aynı noktasını fırçalarken içim parçalandı) senaryo; kopuk kopuk anlatılan aşkı da, düşmanlığı da, sağduyuyu temsil eden çocukluğu da, süresi belli ömürde sürdürülen alkol uyuşturucu bağımlılığını da hep nedensiz damdan düşer gibi anlatılmış.
Gerçekte yaşam karşısında alaycı, iğneleyici olan Modigliani’nin resimde geliştirdiği
sıradışı üslupla burjuva ahlakına ve beğenisine meydan okuyuşu filmde kabadayılık gibi
resmedilmiş.
Kadınların konu mankeni olmaktan öteye gidemediği filmde, gerçekte cin gibi bakışlara sahip
olan Picasso; şişko, embesil, haset bir tip oluvermiş.
Bir de ömürlere törpü resim yarışması, sanırsınız ki boks maçındayız. (Gerçekte olmayan)
Yarışma için çizilen resimler biter, sanki kısıtlı sürede zamana karşı yarışılmaktadır,
hepsi bitap düşer tuvaller, paletler sağa sola savrulur fırçalar kırılır. Bir tek kazanacağından emin olan Modigliani hariç...
Gerçekte ressamın yaşamı dramatik, burada ise filmin kendisi dramatik ya da benim yorumum :)
Tarihin acımasız ve yalancı olabileceğini bir kez daha görüyoruz Modigliani’nin hikayesi ile. Çoğu zaman olduğu gibi hak edenler, dikkate değecekler unutulup gidiyor belki kısa bir ömür yüzünden belki de pisliklere karışmadığı için. Picasso desek, Edison desek herkes bilir. Ama bir Modigliani bir Tesla bilinmez, okunmaz, takip edilmez. Bazıları sayesinde fısıltı olarak kalır kulaklarda. Ama sanatçılar sayesinde gözler açılabilir işte. Bir film, bir kitap, şarkı ya da şiir belki de yetecek onlara giden yolu bulabilmek için. Bu sebeple seviyorum biyografik filmleri, onları hazırlayanları, çekenleri, oynayanları. Size izleyin demiyorum, dememe lüzüm da yok. Ama izlediğinize pişman olacaksınız çünkü bu hikaye mutlu sonla bitmiyor!
Ne hissediyorum biliyor musun Pablo sana söyleyeyim mi? Hiçbir şey hissetmiyorum karnımda bir çocuk var.. bir başka kalp atışı bir başka arzulayan ruh.. ve ben bomboşum bir bardak gibi.. eve gideceksin dopdolu ve zengin bir yaşam süreceksin fakat tanrıya yemin ediyorum zamanı geldiğinde ölüm döşeğine yattığında Modigliani ismi dudaklarından ayrılmayacak bu geceden sonra bir daha resim yapamayacaksın bu ona ait. Kayıtlara geçtiği gibi Picasso ölürken son sözü Modigliani olmuştur....
ruhunu gördüğümde gözlerinide çizeceğim..her filmin ruhuna inmek çok zordur ona senden bir anlam katabilmek ve sende b... Devamı
Ne hissediyorum biliyor musun Pablo sana söyleyeyim mi? Hiçbir şey hissetmiyorum karnımda bir çocuk var.. bir başka kalp atışı bir başka arzulayan ruh.. ve ben bomboşum bir bardak gibi.. eve gideceksin dopdolu ve zengin bir yaşam süreceksin fakat tanrıya yemin ediyorum zamanı geldiğinde ölüm döşeğine yattığında Modigliani ismi dudaklarından ayrılmayacak bu geceden sonra bir daha resim yapamayacaksın bu ona ait. Kayıtlara geçtiği gibi Picasso ölürken son sözü Modigliani olmuştur....
ruhunu gördüğümde gözlerinide çizeceğim..her filmin ruhuna inmek çok zordur ona senden bir anlam katabilmek ve sende bıraktığı anları yazabilmek daha zor her ne yazarsam yazayım eksik kalıcak...
@bird
5 yıl önce
@radiohead22
7 yıl önce
Buraya da şu şarkıyı sıkıştırmasam olmazdı (: https://youtu.be/ShcUmWPJCTs
jeanne hebuterne: söyle bana modigliani, kör bir adam nasıl resim yapabilir? bilmiyorsun!
amedeo modigliani: kimsenin görmediğini resmeder! kimsenin görmediğini!
~~~
amedeo modigliani: ruhunu gördüğümde gözlerini de çizeceğim...
@yagmurrsn
10 yıl önce
@poormf
11 yıl önce
2.5 / 10
kendimizi tarif edilmeye gerek duyulmayan bir aşkın ve ayrıca Picasso ile yaşanan nedeni
belirsiz ezeli düşmanlık ebedi dostluğun içinde buluruz.
Mafya filmlerinden fırlamış ta buraya gelmiş gibi görünen Andy Garcia’nın ifadesiz ve
abartılı oyununa Elsa Zylberstein dışındaki ouncuların da abartısı eklenince ortaya büyük
büyük lafların edildiği seyri zor bir film çıkmış. Elsa Zylberstein da iyi oynamış diyemiyoruz çünkü (tam da annesinin geleceği tuttuğu anda klozet taşının aynı noktasını fırçalarken içim parçalandı) senaryo; kopuk kopuk anlatılan aşkı da, düşmanlığı da, sağduyuyu temsil eden çocukluğu da, süresi belli ömürde sürdürülen alkol uyuşturucu bağımlılığını da hep nedensiz damdan düşer gibi anlatılmış.
Gerçekte yaşam karşısında alaycı, iğneleyici olan Modigliani’nin resimde geliştirdiği
sıradışı üslupla burjuva ahlakına ve beğenisine meydan okuyuşu filmde kabadayılık gibi
resmed ... Devamı
kendimizi tarif edilmeye gerek duyulmayan bir aşkın ve ayrıca Picasso ile yaşanan nedeni
belirsiz ezeli düşmanlık ebedi dostluğun içinde buluruz.
Mafya filmlerinden fırlamış ta buraya gelmiş gibi görünen Andy Garcia’nın ifadesiz ve
abartılı oyununa Elsa Zylberstein dışındaki ouncuların da abartısı eklenince ortaya büyük
büyük lafların edildiği seyri zor bir film çıkmış. Elsa Zylberstein da iyi oynamış diyemiyoruz çünkü (tam da annesinin geleceği tuttuğu anda klozet taşının aynı noktasını fırçalarken içim parçalandı) senaryo; kopuk kopuk anlatılan aşkı da, düşmanlığı da, sağduyuyu temsil eden çocukluğu da, süresi belli ömürde sürdürülen alkol uyuşturucu bağımlılığını da hep nedensiz damdan düşer gibi anlatılmış.
Gerçekte yaşam karşısında alaycı, iğneleyici olan Modigliani’nin resimde geliştirdiği
sıradışı üslupla burjuva ahlakına ve beğenisine meydan okuyuşu filmde kabadayılık gibi
resmedilmiş.
Kadınların konu mankeni olmaktan öteye gidemediği filmde, gerçekte cin gibi bakışlara sahip
olan Picasso; şişko, embesil, haset bir tip oluvermiş.
Bir de ömürlere törpü resim yarışması, sanırsınız ki boks maçındayız. (Gerçekte olmayan)
Yarışma için çizilen resimler biter, sanki kısıtlı sürede zamana karşı yarışılmaktadır,
hepsi bitap düşer tuvaller, paletler sağa sola savrulur fırçalar kırılır. Bir tek kazanacağından emin olan Modigliani hariç...
Gerçekte ressamın yaşamı dramatik, burada ise filmin kendisi dramatik ya da benim yorumum :)
@rien_toutce
11 yıl önce
8 / 10
@hekate_arsinoe
11 yıl önce
@irinaaa
12 yıl önce
7.5 / 10
******************************************************************************************************
Yağmur yağıyor yüreğime
Kentin üzerine yağar gibi;
Şu bitkinlik neyin nesi
İşlemekte yüreğime..
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=qhD-eUlUidg
Bir senin gözlerin var zaten daha yok
Ya bu başını alıp gidiş boynundaki
Modiglianı oğlu Modigliani..
Cemal Süreya
ruhunu gördüğümde gözlerinide çizeceğim..her filmin ruhuna inmek çok zordur ona senden bir anlam katabilmek ve sende b ... Devamı
******************************************************************************************************
Yağmur yağıyor yüreğime
Kentin üzerine yağar gibi;
Şu bitkinlik neyin nesi
İşlemekte yüreğime..
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=qhD-eUlUidg
Bir senin gözlerin var zaten daha yok
Ya bu başını alıp gidiş boynundaki
Modiglianı oğlu Modigliani..
Cemal Süreya
ruhunu gördüğümde gözlerinide çizeceğim..her filmin ruhuna inmek çok zordur ona senden bir anlam katabilmek ve sende bıraktığı anları yazabilmek daha zor her ne yazarsam yazayım eksik kalıcak...
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=mFDsKXcRYqU
@dumani
12 yıl önce
@jahr
13 yıl önce