BİR ANI - İlkokulu mimar Kemal İlkokulunda okudum. Ankaralılar bilirler Kızılay merkezde eski bir ilkokul. Velhasıl bir gün teneffüs arasındayız. Nereden duyduk bilmiyorum Kemal Sunal Yüksel Caddesinin girişinde film çekiyor dediler. Hemen demirlerden atladık koşa koşa yükselin girişine geldik. Önceden havuz vardı orada çok güzel. Kat kat bir süs havuzu. Neyse bu havuzun hemen başına bir çakmak tezgahı koymuşlar Kemal Sunal çakmakları dolduruyor. Kadınlarda başında tencere tavayla tempo tutuyor. O zaman tabi anlam veremedik. Bir de hayatımızda ilk kez film çekimi görüyoruz. Tabii bu filminde ileride bir kült olacağını nereden bilebilirdik. Bir tarihe tanıklık etmişiz meğersem : )
mandalina sahnesi çarpıcıdır. yönetmen sahneyi göze sokmaz, özellikle çarpıcı olsun diye dramatize etmez. olduğu gibi yansıtır. bu yüzden çok etkilidir o sahne. finalde ise film delirir.
Kemal Sunal'ın bir başka dram filmi. Pavyonda güreş tutma sahnesinde insan kendinden nefret eder, yok böyle bir sahne. Gecekondu hayatı, çarpık kentleşme, soğuk, mutsuzluk ve 80'ler Ankarası. Kolaya ekmek doğrayan insanlar. Doğruluğu kesin olmayan bir bilgiye göre de Sunal'ın kendi filmleri arasındaki en sevdiği filmmiş. Konusundan haberiniz olmaz da gülmek için beklerseniz çok beklersiniz.
Aç uykusuz uğraş didin, gel eve bir karış surat...Ulan sizin için Kızılay'da çakmaz gazı bile doldurdum...Şerefimiz iki paralık oldu hiç düşünmüyorsunuz, değil mi ?..Bu adamın oradan bir sanatçı arkadaşı geçse ne yapar, utancından yerin dibine geçmez mi ?..Emekçiymişim ben, emek en yüce değermiş...Ha siktir...Ben sanatçı doğmuşum, sanatçı ölürüm...Ben sanatçı doğmuşum, sanatçı ölürüm...Sonradan emekçilikte nereden çıktı ?..
Olgunluk dönemi filmlerinden olan, televizyonda çok izleme fırsatı bulamadığımız, ama DVD satşına rahatlıkla ulaşabileceğimiz mükemmel bir film...
Bazı sahneler şu an yaşadıklarımıza da ziyadesiyle ayna oluyor...Ama şunu düşünmeden de edemiyorum, demek ki aslında çok da değişen bir şey olmamış, hala aynı sorunlar devam etmekte...
Bestelediği şarkıları söylerken ki halleri,, mimikleri, kendinde geçişi ve umut bağladığı o şarkıları...İnsanın umudu olmalı, şu hayatta bir sevdiği olmalı ve o dilekleri uçurumdan aşağı dö... Devamı
Aç uykusuz uğraş didin, gel eve bir karış surat...Ulan sizin için Kızılay'da çakmaz gazı bile doldurdum...Şerefimiz iki paralık oldu hiç düşünmüyorsunuz, değil mi ?..Bu adamın oradan bir sanatçı arkadaşı geçse ne yapar, utancından yerin dibine geçmez mi ?..Emekçiymişim ben, emek en yüce değermiş...Ha siktir...Ben sanatçı doğmuşum, sanatçı ölürüm...Ben sanatçı doğmuşum, sanatçı ölürüm...Sonradan emekçilikte nereden çıktı ?..
Olgunluk dönemi filmlerinden olan, televizyonda çok izleme fırsatı bulamadığımız, ama DVD satşına rahatlıkla ulaşabileceğimiz mükemmel bir film...
Bazı sahneler şu an yaşadıklarımıza da ziyadesiyle ayna oluyor...Ama şunu düşünmeden de edemiyorum, demek ki aslında çok da değişen bir şey olmamış, hala aynı sorunlar devam etmekte...
Bestelediği şarkıları söylerken ki halleri,, mimikleri, kendinde geçişi ve umut bağladığı o şarkıları...İnsanın umudu olmalı, şu hayatta bir sevdiği olmalı ve o dilekleri uçurumdan aşağı dökülmemeli, o güzel deniz gibi umutlar kıyılarını terk etmemeli...
İnsanlar Kemal Sunal'dan hep komedi tarzı filmler beklediğinden,bu film biraz gölgede kalmıştır,hele de günümüzde nerdeyse en az gösterilen filmidir..Aslında ustanın en sağlam filmlerinden biridir..Yoksulluğa,yaşam mücadelesine ve yaşamaya dair en güzel filmlerinden biridir..
@wingsofgod
4 yıl önce
@ozan_taylan
5 yıl önce
@ynr
10 yıl önce
@tutankhom
11 yıl önce
5.9 / 10
@anathema
11 yıl önce
7.5 / 10
@yorgun_nihilist
11 yıl önce
8.3 / 10
@prestigeporfavo
11 yıl önce
9 / 10
Olgunluk dönemi filmlerinden olan, televizyonda çok izleme fırsatı bulamadığımız, ama DVD satşına rahatlıkla ulaşabileceğimiz mükemmel bir film...
Bazı sahneler şu an yaşadıklarımıza da ziyadesiyle ayna oluyor...Ama şunu düşünmeden de edemiyorum, demek ki aslında çok da değişen bir şey olmamış, hala aynı sorunlar devam etmekte...
Bestelediği şarkıları söylerken ki halleri,, mimikleri, kendinde geçişi ve umut bağladığı o şarkıları...İnsanın umudu olmalı, şu hayatta bir sevdiği olmalı ve o dilekleri uçurumdan aşağı dö ... Devamı
Olgunluk dönemi filmlerinden olan, televizyonda çok izleme fırsatı bulamadığımız, ama DVD satşına rahatlıkla ulaşabileceğimiz mükemmel bir film...
Bazı sahneler şu an yaşadıklarımıza da ziyadesiyle ayna oluyor...Ama şunu düşünmeden de edemiyorum, demek ki aslında çok da değişen bir şey olmamış, hala aynı sorunlar devam etmekte...
Bestelediği şarkıları söylerken ki halleri,, mimikleri, kendinde geçişi ve umut bağladığı o şarkıları...İnsanın umudu olmalı, şu hayatta bir sevdiği olmalı ve o dilekleri uçurumdan aşağı dökülmemeli, o güzel deniz gibi umutlar kıyılarını terk etmemeli...
Büyük usta mekanın cennet olsun...
Teşekkürler vaktinizi ayırıp okuduğunuz için...
@lowen
14 yıl önce
7.5 / 10
@ustunkoru
15 yıl önce
7.8 / 10
* Meraklısına : Ankara Film Festivali'nde Kemal Sunal'a En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandırmıştır.