12 yıl önce
7.8
218 OYPUAN VER
5
Imdb: 7.7 (66.842 OY)
KONUSU
Genç bir adam, rüyaların gerçek dünyadan ayrıldığı yeri aramaktadır. Düş, uyanmak, gerçeklik gibi konular üzerine farklı düşünen insanlarla konuşur. Farklı yaşam deneyimleri, dünya görüşleri, rüyalara değişik bakış açıları sunacaktır. Bu ise gündelik yaşamdaki pek çok felsefi konu üzerine düşünmeye
... Devamı
Genç bir adam, rüyaların gerçek dünyadan ayrıldığı yeri aramaktadır. Düş, uyanmak, gerçeklik gibi konular üzerine farklı düşünen insanlarla konuşur. Farklı yaşam deneyimleri, dünya görüşleri, rüyalara değişik bakış açıları sunacaktır. Bu ise gündelik yaşamdaki pek çok felsefi konu üzerine düşünmeye iter izleyiciyi.
Dijital kamerayla çekilen film daha sonra bilgisayar yardımı ile animasyon görüntüsüne yaklaştırıldı. Ortaya çıkan görüntü boyanmış gerçek görüntüleri çağrıştırıyor. Bu yeni animasyon teknolojisi ise Bob Sabiston tarafından yaratıldı. Ortaya çıkan estetik filmin düşsel temalarına gayet uygun.
Richard Linklater son derece şık bir şekilde felsefe yapıyor. Düşler üzerinde gezenirken de son derece ilgi çekici bir görsel dünya yaratıyor.
Dünya prömiyeri, 2001 yılında Sundance Film Festivali’nde yapıldı. Filmde belli belirsiz olsalar da, Ethan Hawke ve Julie Delpy gibi oyuncular projede görev aldılar.
Dijital kamerayla çekilen film daha sonra bilgisayar yardımı ile animasyon görüntüsüne yaklaştırıldı. Ortaya çıkan görüntü boyanmış gerçek görüntüleri çağrıştırıyor. Bu yeni animasyon teknolojisi ise Bob Sabiston tarafından yaratıldı. Ortaya çıkan estetik filmin düşsel temalarına gayet uygun.
Richard Linklater son derece şık bir şekilde felsefe yapıyor. Düşler üzerinde gezenirken de son derece ilgi çekici bir görsel dünya yaratıyor.
Dünya prömiyeri, 2001 yılında Sundance Film Festivali’nde yapıldı. Filmde belli belirsiz olsalar da, Ethan Hawke ve Julie Delpy gibi oyuncular projede görev aldılar.
-
Richard Linklater
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Jesse
Celine
Main Chara...
Boat Car Guy
Man in Car...
Interviewe...
Barmen
Angry Man ...
YORUM YAZ
POPÜLER YORUMLAR
bu filmi önerdiğim insanlar '' filmin konusu ne?'' diyolar. pencereyi açıp bi sigara yakıyorum
Richard Linklater,konuşmayı çok seven bir yönetmen. Akademik geçmişinden olacak,her filminde felsefi bir altmetin bulmak mümkün. "Waking Life" ise bir filmden çok, metinler topluluğu. Monologlar ve diyaloglarla devam eden, en popülerinden en az ilgilinelinine kadar birçok konu hakkında 4 ila 7 dk arasında süren 30'a yakın metin var. Bütün bu metinleri bir arada tutan şeyse, "gerçeklik-rüya" ikilemi.
Çeşitlilik sadece metinlerle sınırlı değil,bilimselden sokak ağzına doğru yayılan bir üslup çeşitliliği de göze çarpıyor. Ancak metinleri tam idrak etmek için bazı önbilgilere ihtiyaç var. Bu bakımdan, felsefe ile ilgilenmiyorsanız,sorun yaşamanız olası. Görsel bakımdan da,yeni nesil bir dijital aktarım tekniği seçilmiş, ki altyazılarla debelenirken sorun olabiliyor gerçekten :) Bu filmi,altyazısız tam anlamıyla anlayabilecek kadar İngilizce bilen fazla insan olmadığını düşünürsek,bizim için büyük bir problem bu.
"Berrak Düşgörü"(Luc ... Devamı
Çeşitlilik sadece metinlerle sınırlı değil,bilimselden sokak ağzına doğru yayılan bir üslup çeşitliliği de göze çarpıyor. Ancak metinleri tam idrak etmek için bazı önbilgilere ihtiyaç var. Bu bakımdan, felsefe ile ilgilenmiyorsanız,sorun yaşamanız olası. Görsel bakımdan da,yeni nesil bir dijital aktarım tekniği seçilmiş, ki altyazılarla debelenirken sorun olabiliyor gerçekten :) Bu filmi,altyazısız tam anlamıyla anlayabilecek kadar İngilizce bilen fazla insan olmadığını düşünürsek,bizim için büyük bir problem bu.
"Berrak Düşgörü"(Luc ... Devamı
Richard Linklater,konuşmayı çok seven bir yönetmen. Akademik geçmişinden olacak,her filminde felsefi bir altmetin bulmak mümkün. "Waking Life" ise bir filmden çok, metinler topluluğu. Monologlar ve diyaloglarla devam eden, en popülerinden en az ilgilinelinine kadar birçok konu hakkında 4 ila 7 dk arasında süren 30'a yakın metin var. Bütün bu metinleri bir arada tutan şeyse, "gerçeklik-rüya" ikilemi.
Çeşitlilik sadece metinlerle sınırlı değil,bilimselden sokak ağzına doğru yayılan bir üslup çeşitliliği de göze çarpıyor. Ancak metinleri tam idrak etmek için bazı önbilgilere ihtiyaç var. Bu bakımdan, felsefe ile ilgilenmiyorsanız,sorun yaşamanız olası. Görsel bakımdan da,yeni nesil bir dijital aktarım tekniği seçilmiş, ki altyazılarla debelenirken sorun olabiliyor gerçekten :) Bu filmi,altyazısız tam anlamıyla anlayabilecek kadar İngilizce bilen fazla insan olmadığını düşünürsek,bizim için büyük bir problem bu.
"Berrak Düşgörü"(Lucid Dreaming)
"Libet Fenomeni"(Kısıtlanmış Özgürlük)
"Jung Teoremi" (Kolektif Bilinçaltı)
"Anarşizm"
"Varoluşçuluk"
"Neo-Darwinizm"
"Kuantum ve Newton fiziği"
"Özel Görelelilik"
Aklıma ilk gelen konu başlıkları. Bu kavramları biraz olsun incelemedikçe,bazı metinlerden anlam çıkarmak oldukça güç. Ne yazık ki,ben de bu tüm konulara nüfuz edebilecek bilgi birikimine sahip değilim. Ancak,çok-çok derin bir takım anlamlandırmalara gitme çabası da yok gibi geldi bana. Daha çok, ilgi uyandırmak,meraklandırmak veya zaten sahip olunan ilgi ve merakı yönlendirmekten fazlasını yapmıyor. Ya da ben bunu anladım. Ya da egom daha derinlere girmeme müsade etmiyor.
"Om Mani Padme Hum" mu desem ki?
Çeşitlilik sadece metinlerle sınırlı değil,bilimselden sokak ağzına doğru yayılan bir üslup çeşitliliği de göze çarpıyor. Ancak metinleri tam idrak etmek için bazı önbilgilere ihtiyaç var. Bu bakımdan, felsefe ile ilgilenmiyorsanız,sorun yaşamanız olası. Görsel bakımdan da,yeni nesil bir dijital aktarım tekniği seçilmiş, ki altyazılarla debelenirken sorun olabiliyor gerçekten :) Bu filmi,altyazısız tam anlamıyla anlayabilecek kadar İngilizce bilen fazla insan olmadığını düşünürsek,bizim için büyük bir problem bu.
"Berrak Düşgörü"(Lucid Dreaming)
"Libet Fenomeni"(Kısıtlanmış Özgürlük)
"Jung Teoremi" (Kolektif Bilinçaltı)
"Anarşizm"
"Varoluşçuluk"
"Neo-Darwinizm"
"Kuantum ve Newton fiziği"
"Özel Görelelilik"
Aklıma ilk gelen konu başlıkları. Bu kavramları biraz olsun incelemedikçe,bazı metinlerden anlam çıkarmak oldukça güç. Ne yazık ki,ben de bu tüm konulara nüfuz edebilecek bilgi birikimine sahip değilim. Ancak,çok-çok derin bir takım anlamlandırmalara gitme çabası da yok gibi geldi bana. Daha çok, ilgi uyandırmak,meraklandırmak veya zaten sahip olunan ilgi ve merakı yönlendirmekten fazlasını yapmıyor. Ya da ben bunu anladım. Ya da egom daha derinlere girmeme müsade etmiyor.
"Om Mani Padme Hum" mu desem ki?
film de ethan hawke,julie delpy rol alıyor daha sonra bu yani son halini almak için bir animasyon programı kullanılmış sonuç mükemmel.görüntüler,efektler çok iyi.şahane bir iş olmuş.görsel algınızın değişeceğine emin ola bilirsiniz.bunun yanısıra bütün replikleri anlamlı,dolu bir film.alıştığımız türden bir animasyon değil zira pek kafa karıştırıcı,düşündürücü.
bir yere varmaktansa hep yolda olmak daha iyidir, tanişmalardan ve elvedalardan tasarruf etmiş olursun
yine de felsefe ile aranız iyi değilse uzak durmakta fayda var
bir yere varmaktansa hep yolda olmak daha iyidir, tanişmalardan ve elvedalardan tasarruf etmiş olursun
yine de felsefe ile aranız iyi değilse uzak durmakta fayda var
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
basmakalıp felsefi sözleri harmanlayarak felsefe filmi yapılırsa ortaya en fazla bu çıkar.
ömrünüz boyunca tekrar tekrar izleseniz aralıksız, her defada farklı anlamlar çıkaracağınız derinlikte bir yapıya sahip. mesaj çıkarıp uygulayabilene helal olsun, film bir garip süper afiyet olsun.
Bilim ve felsefeyle harmanlanmış çok çekici bir yapım. Maymunlardan mı türedik , felsefe denizinde mi boğulduk ? yoksa yer çekimine yenik düşüp bulutlara mı yükseldik kimin umurunda :)) Sonunda belkide savunduğumuz fakat yaşayamadığımız bir hayat şekli beden ve ruh ayrımında ..
Daima merak ettiğim anlardan birisidir rüyaya geçiş anı. Aslında gözle görülür bir kapısı olsa iyi olurdu . Filmi izlemekte geç kaldığım için , güzele geç kalanlardan oldum :) Çizimleriyle , renkleriyle , müzikleriyle rüya içinde rüya tavsiyedir .
Daima merak ettiğim anlardan birisidir rüyaya geçiş anı. Aslında gözle görülür bir kapısı olsa iyi olurdu . Filmi izlemekte geç kaldığım için , güzele geç kalanlardan oldum :) Çizimleriyle , renkleriyle , müzikleriyle rüya içinde rüya tavsiyedir .
Değişik fikirleri içinde barındıran aynı zamanda çizimleri ve müzikleriyle kafanızı uyuşturan bir film.
Ufkunuzu açar, filmi izledikten sonra hayata başka bir açıdan bakarsınız.
Beşyüspuan.
Ufkunuzu açar, filmi izledikten sonra hayata başka bir açıdan bakarsınız.
Beşyüspuan.
Senaryo filmi daraltır,hareketi sınırlar.Filmlerde senaryo olmaması gerekir fikrini kanımca anlatmaya çalıştığı film.Zaten filmin tam ortalarından kutsal an bölümünde bunu görebiliriz.Ayrıca başından beri mantıksız yani doğrultusunu ve yönünü bilmeyen bir karakterin hareketini izleriz.Bu filmi hem çekmiş hemde neden çektiğini anlatmış filmin içinde.
Ayrıca film tamamen alıntılarla dolu.Galiba Linklater yaşam ve evren hakkındaki fikirlerinin dışavurumunu yapmış...
Düşünürken sorgulatıyor,sorgulatırken düşündürüyor...
Varoluşçuluk ve bireyselcilik kokuyor.
Postmodernizme ekmek banmış...
hayatımda izlediğim en orjinal film.
Ayrıca film tamamen alıntılarla dolu.Galiba Linklater yaşam ve evren hakkındaki fikirlerinin dışavurumunu yapmış...
Düşünürken sorgulatıyor,sorgulatırken düşündürüyor...
Varoluşçuluk ve bireyselcilik kokuyor.
Postmodernizme ekmek banmış...
hayatımda izlediğim en orjinal film.
Normalde film izlerken beğendiğim replikleri not alırdım. Bu filmde de not almaya başlamıştım ama bir süre sonra bıraktım çünkü hemen hemen her sözü yazıyordum. Lucid dreaming ve seçilen felsefi konuların anlatılış tarzını beğendim. Filmin sonradan animasyona çevrilmesi de ayrı güzel olmuş, bu filme çok yakışmış. Müziklerinin güzelliğini de unutmamak lazım. Yorucu bir film olsa da kesinlikle filmi izlemeye değer.
oo yalnız kafası şimdi geldi.
Film, kitap okur gibi sürekli konuşma metinlerini takip etme şeklinde geçiyor. Bu açıdan izlemesi yorucu bir film olduğunu kabul ediyorum. Fakat kesinlikle sıkıcı değil. Çünkü çok derin diyebileceğimiz bir film de değil. Felsefeyle ilgilenen biriyseniz, filmde bahsi geçen güzel örnekler ufkunuzu genişletecektir. Bittikten sonra insana garip bir haz verdiği kesin.
Film, kitap okur gibi sürekli konuşma metinlerini takip etme şeklinde geçiyor. Bu açıdan izlemesi yorucu bir film olduğunu kabul ediyorum. Fakat kesinlikle sıkıcı değil. Çünkü çok derin diyebileceğimiz bir film de değil. Felsefeyle ilgilenen biriyseniz, filmde bahsi geçen güzel örnekler ufkunuzu genişletecektir. Bittikten sonra insana garip bir haz verdiği kesin.
animasyon olduğuna kanıp kafa boşaltmak amacıyla açmıştım filmi ama tam tersi sürekli düşünmeye zorlayan bir film çıktı.Her bir konuşma,her bir ayrıntı içinde bir sürü şey daha barındırıyor ki sen daha onu irdelemeye fırsat bulamadan adamımız bambaşka biriyle yeni konulara yelken açmış oluyor.Biraz düşününce hepsinin kesiştiği noktaları yakalayabiliyorsun.Özünde yabancılaşma,kitle kültürü,yalnızlık,rüyalar ve gerçeklik,benlik duygusu,sinema ve edebiyat arasındaki etkileşim/fark,insanlık tarihi,ölüm gibi(yakalayabildiklerim bunlar) pek çok konuyu sorgulamış.Sorgulamış diyorum çünkü bence film bir şey anlatma derdinde değil daha çok düşündürme derdinde.Uçup Platon'un mağarasına kadar gitmek mümkün:)Tekrar tekrar izlemek lazım sanırım:)
düşünmekten kafayı sıyırdığım film, safi felsefe.. film boyunca birçok kez burada ne demek istedi lan :// diye durdurup kafa patlatırken yakaladım kendimi.
before sunrise,before sunset, before midnight'tan tanıdığımız celine ve jesse çiftini görmek çok güzeldi :)
Böylesine derin ve çevreli düşünmek; beynimizdeki bir kapıyı açıp, odaya girip, bağdaş kurup , saatlerce oturmak gibi. Bu kapıyı normal bir insan ya aldatıldığın da, ya hayat tarafından aldatıldığın da ya da çok etkileyici rüya gördüğünde aralamaya kalkar. Normalin dışındaki zat-ı muhteremler zaten hep o odada. Her neyse, film ister istemez kapıyı zorlatan türdendi. Adeta Sartre tarafından tokat yemek gibiydi, kanımca.
Çok ütopik olacak farkındayım ama Heidegger ve Sartre şu filmi izlemeliydi.
Çok ütopik olacak farkındayım ama Heidegger ve Sartre şu filmi izlemeliydi.
Bu film öyledir ki; İngilizce bilmiyorsanız, muhteşem görselleri kaçırmak istemezken, muhteşem diyalogları kaçırırsınız. Bu yüzden filmi en az iki kere izler, üzerine bir de altyazıları kitap gibi okurken bulursunuz kendinizi.
Zihnim açılır diye izlediğim, sonucunda ise kara delik gibi tüm algımı yutmuş yapımdır. Tanrım beni baştan yarat :(
Hayata Uyanmak filmine Benzer Film ekliyorsun.
Hayata Uyanmak filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
Hayata Uyanmak filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL